Tıp alanındaki teknolojik gelişmeler ile birlikte kısırlık tedavilerinin çeşitlendirilmesi ve geliştirilmesi konusunda önemli aşamalar kaydedilmiştir. 1970’lı yıllarda uygulanmaya başlayan tüp bebek tedavisi, çok sayıda bireyin ebeveyn olma hayalini gerçeğe dönüştürmüştür. Tüp bebek süreci kişisel ihtiyaçlara uygun bir şekilde yönetildiği takdirde, verimli sonuçların alınabilme şansı yüksek olacaktır. Kıbrıs tüp bebek merkezi ile klasik tüp bebek yöntemlerinin yanı sıra, birçok ek prosedürler yardımıyla başarı oranı arttırılabilmektedir.
Tüp bebek tedavisi nasıl uygulanır?
Tüp bebek tedavisi süreci, kadının adet döngüsünün kontrol altına alınmasıyla başlayan ve gebelik testiyle sonlanan önemli adımlardan oluşur. Bu adımlar boyunca kadın, özenli bir izlemeye tabi tutulmalı ve doktor önerilerine tamamen bağlı kalmalıdır.
Yumurtalık stimülasyonu: Bu aşamadaki amaç, kadının yumurtalıklarını daha fazla sayıda yumurta üretebilmesi için teşvik etmektir. Bunun için yumurtalık rezervinin tamamen tükenmediğinden emin olunmalıdır. Gonadotropin ilaçları, FSH (folikül stimüle edici hormon) ve LH (luteinize edici hormon), stimülasyona yardımcı olmak için kullanılır. Yumurta gelişimi; kan taramaları ve ultrason görüntülemeleriyle birlikte takip edilir.
Yumurtalıkların uyarılmasına yardımcı olurken, yumurtaların kısa sürede serbest kalmamasını sağlamak önemlidir. Bu nedenle, yumurtlamanın bastırılması için GnRH antagonisti (cetrotide, antagon, ganirelix) veya bir GnRH agonisti (leuprolid) gibi ilaçlar gerekebilir. Foliküller yeterli büyüme gösterdiğinde, yumurtlama hazırlığına yardımcı olmak için hCG (insan koryonik gonadotropin) veya löprolid verilir.
Yumurta toplama: Yumurtlamadan sonra oositler, her folikülden sıvı ve yumurta hücresi çeken transvajinal ultrason kılavuzlu bir iğne alınır. Yumurta toplama prosedürü, yaklaşık 10-15 dakika sürer ve anestezi yardımıyla yapılır.
Döllendirme: Yumurtalar, sperm ile klasik döllendirme yoluyla veya tek bir spermin yumurtaya enjekte edildiği mikroenjeksiyon (ICSI) yöntemiyle döllendirilir. Klasik yöntemde, sperm ve yumurta bir kap içerisinde bir araya getirilir ve etkileşim beklenir. Sperm özelliklerinin yeterli düzeyde olmaması halinde bu yöntem yerine mikroenjeksiyon tercih edilmelidir.
Embriyo Transferi: Döllendirme sonrası oluşan embriyolar kültür sıvısı içerisinde 3 veya 5 gün bekletilir. Bekleme süresi kadının yaşına, embriyoların sayısına ve kalitesine bağlı olarak değişkenlik gösterir. Transfer edilen embriyoların sayısı da kadının yaşı ve embriyoların durumuna göre belirlenir. Embriyo transferi, abdominal ultrason rehberliğinde yapılır. İnce ve esnek bir kateter içerisinde bulunun embriyo, rahim boşluğuna bırakılır. Basit ve ağrısız bir işlem olduğu için herhangi bir anesteziye gerek yoktur.
Gebelik testi: Embriyo transferinden 2 hafta sonra kan numunesi alınarak yapılacak olan gebelik testine göre hamilelik sonucu pozitif veya negatif olarak belirlenebilir. Yanlış sonuçlar almamak için bekleme süresinden daha erken dönemde gebelik testinin yapılması önerilmemektedir.
Tüp bebekte başarı şansını arttıran teknikler nelerdir?
Klasik tüp bebek aşamalarının gebeliğin pozitif sonuçlanması için yeterli olmadığı durumlarda, tüp bebek tedavisi için geliştirilmiş başlıca teknikler şöyledir:
Mikroenjeksiyon (ICSI): İntrasitoplazmik sperm enjeksiyonu olarak bilinen prosedür, yumurta toplanma aşamasından sonra uygulanır. Tek bir sperm, sitoplazma adı verilen yumurta hücresinin sıvı içeriğine enjekte edilir. Döllenmiş embriyolar daha sonra kadının rahmine aktarılır. Sperm sayısının düşük olması, spermde morfolojik veya hareketlilik sorunlarının bulunması, spermin cerrahi olarak toplanması gibi durumlarda tercih edilmektedir. Mikroenjeksiyon yöntemiyle sperm ile yumurtanın döllenme başarısı yaklaşık %75 oranındadır.
PGT (Preimplantasyon Genetik Tanı): PGT, genetik hastalıklar ve kromozomal anormallikler için embriyoların değerlendirilmesinde kullanılan bir tekniktir. Embriyo transfer edilmeden önce bir veya daha fazla hücre embriyodan çıkarılır ve ailede taşındığı bilinen herhangi bir genetik hastalık için taranır. PGT, tek gen hastalıkları ve kromozomal translokasyonları aramak için kullanılabilir. Test sonrası belirlenen sağlıklı embriyolar transfer aşamasıyla rahime yerleştirilir.
İntrasitoplazmik morfolojik olarak seçilen sperm enjeksiyonu (IMSI): Tüp bebek tedavisi için gerekli olan sağlıklı spermlerin, semen içerisinde tespit edilebilmesine olanak tanıyan bir prosedürdür. Yumurta hücresini dölleyebilecek düzeyde olmayan spermler, bu teknikte kullanılan özel bir mikroskop aracılığıyla sağlıklı spermlerden ayrıştırılabilmektedir. IMSI tekniğiyle başarılı bir gebeliğe ulaşılabilme şansı yüksek oranda artacaktır.
Yumurta, sperm veya embriyo donasyonu: Başarılı bir hamileliğin gerçekleşebilmesi için sağlıklı sperm ve yumurta hücrelerinin oluşturduğu embriyolara ihtiyaç vardır. Herhangi bir etkenin yetersiz olması ya da bulunamaması durumunda donör aracılığı ile sperm, yumurta veya embriyo temin edilebilir.
Yumurta, sperm ve embriyo dondurma: Bir tüp bebek döngüsü esnasında elde edilen sağlıklı yumurtalar, spermler ve embriyolar; daha sonraki döngülerde kullanmak üzere dondurulabilir. Bu işlem, gerçekleşmesi muhtemel tüp bebek tedavisi esnasında maliyetin ve tedavi süresinin azalmasına olanak tanımaktadır. Ebeveyn olmayı erteleyen fakat gelecekte kaliteli sperm ya da yumurta hücrelerinin bulunamamasından endişe duyan bireyler için de bu yöntem tercih edilmektedir.
Kıbrıs tüp bebek merkezi neden tercih edilmelidir?
Tüp bebek tedavisinde başarı şansını arttırabilecek veya olumsuz yönde etkileyebilecek birçok faktör bulunmaktadır. Bu faktörlerden biri de, tedavinin yapılacağı sağlık merkezinin seçimidir.
Tüp bebek tedavisi uygulanacak olan merkezde bulunması gereken kriterler şöyledir:
Resmi kurumlar tarafından özenle yapılmış denetimler sonucunda verilen sertifikalar ve yetki belgeleri bulunmalıdır. Kalite standartlarının belirlenmesi ve en iyi hizmetin sunulduğundan emin olunması için bu belgelerin önemi oldukça fazladır.
Tüp bebek tedavisinin en önemli aşamaları laboratuvar ortamında gerçekleştirilmektedir. Bu nedenle, son teknolojik donanımlara sahip laboratuvarların mevcut olması gerekmektedir. Ayrıca, tedavi sürecinde uygulanabilen PGT, IMSI, mikroenjeksiyon gibi ek prosedürler de laboratuvar destekli olarak yürütülmektedir.
Tüp bebek merkezi ile hasta arasında sağlıklı bir ilişkinin kurulabilmesi, tedavinin düzenli bir şekilde yürütülebilmesinde büyük önem taşımaktadır. Güven, gizlilik anlayışı ve doğru iletişim; tedavinin başarıya ulaşabilmesi için gerekli olan stres faktörünün azaltılmasında büyük bir rol oynamaktadır.
Kıbrıs tüp bebek merkezi üstün hizmet anlayışı ve yüksek başarı oranlarıyla, tüp bebek tedavisinde önemli tecrübelere imza atmaktadır.
Kaynak:
