Büyükaşık, ipek böceğinin yetiştirilmesinden, ipeğin dokunması, boyanması ve satışa sunulmasına kadar her aşamasını kendisi yapıyor.
İpek böcekçiliğine çocukluğunda ilgi duymaya başlayan Büyükaşık, ailesinden öğrendiklerini sanata dönüştürerek dokuduğu ürünleri Amerika, Avustralya ve Almanya gibi ülkelere ihraç ediyor.
Büyükaşık, dede mesleği olan bu işle büyüdüğünü, ipek böcekçiliğini ve dokumacılığını ailece 1950 yılından bu yana yaptıklarını söyledi.
Nisan-mayıs aylarında ipek böceğini yetiştirmeye başladıklarını ifade eden Büyükaşık, ipek böcekçiliğinin uzun zaman emek harcadıktan sonra sonuç verdiğini belirtti.
Büyükaşık, ipek böcekçiliğinin çok meşakkatli bir iş olduğunu anlatarak şunları kaydetti: "Dut yapraklarıyla beslediğimiz ipek böcekleri, ilerleyen zamanlarda ağzından ip çıkarıp kendini kozanın içine hapseder. İpek böceklerini koza örme işlemlerini tamamladıktan sonra, toplayarak sıcak suyun içine atar ve ipliğini çekeriz. Çektiğimiz bu ipliği, şallarda, yatak örtülerinde ve farklı kumaş çeşitlerinde kullanırız. Ürettiğimiz bu kumaşları isteğe ve siparişe göre boyuyoruz. Yaptığımız ürüne göre bitirme süresi de değişiklik gösteriyor. Ancak her ürün titizlikle ve uzun uğraşlar sonucu ortaya çıkıyor."
"Yıllık yaklaşık 550-600 bin lira ihracat yapıyoruz"
İpek böcekçiliğine ve ürünlerine yerli ile yabancı ilginin iyi durumda olduğunu belirten Büyükaşık, "Dededen kalma tahta tezgahımızda ve yeni teknoloji motorlu tezgahlarımızda ipek böceğinden elde ettiğimiz ipeği dokuyarak insanların beğenisine sunuyoruz. Ürettiğimiz ürünleri Amerika, Avustralya ve Almanya gibi ülkelere ihraç ediyoruz. Yıllık yaklaşık 550-600 bin lira civarında ihracat yapıyoruz." diye konuştu. Büyükaşık, işini severek yapmaya devam edeceğini sözlerine ekledi.
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.
