Türkiye'nin deprem kuşağında olduğunu, kısa süre önce Denizli ve Aydın'da büyük depremler meydana geldiğini hatırlatan Şahin, "Bu da bize şunu gösteriyor, depremle yaşamayı öğrenirken, aldığımız konutlara da dikkat etmeliyiz." ifadesini kullandı.
Şahin, konut alırken genellikle fiyatına ve cephesine bakıldığına dikkati çekerek, "Konut alırken fiyatına, cephesine, salonuna ve mutfağına bakmak yetmiyor. Ev alırken mutfağından önce depreme dayanıklılığına bakılmalı. Binanın kimler tarafından, nasıl yapıldığı, yapı denetimli olup olmadığı ve depreme dayanıklılığı göz ardı edilmemeli. İkinci el, hatta sıfır araba alırken bile araştırıyoruz. Hangi araba az yakıyor, hangi araba daha konforlu, ikinci el ise boyasını, motorunu uzun uzun inceliyoruz ancak milyon liralık ev alırken bu özeni göstermiyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
- "Yapı denetim firması da sorulmalı"
Şahin, konut alırken yapı denetim firmalarına ulaşılarak, binanın sağlam olup olmadığına ve kullanılan malzemeye kadar her şeyin öğrenilebileceğini belirterek, şöyle konuştu:
"Tüketicilerin de konut alacakları zaman yapı denetim firmasını sorması gerekir. Bu yöndeki talepler artarsa müteahhitler de bu konuda daha hassas olur. Bizler binanın doktoruyuz, her şeyini biliyoruz. Kadromuzda ilgili tüm mühendisler var. Çevre ve Şehircilik Bakanlığının sisteminde de yapının kimliği niteliğini taşıyan, yapıya ilişkin bilgi formları bulunuyor. Orada da her binayı kimin yaptığı ve binanın nasıl yapıldığıyla ilgili fotoğraflı bilgiler var. Ayrıca, denetimli binalarda, binanın girişinde hangi yapı denetim firmasının denetlediğine yönelik sertifikanın görünür şekilde asılması gerekiyor. Bu şekilde vatandaşlar ilgili firmaya ulaşarak binaya ilişkin bilgi edinebilir."
Betonun, binanın en önemli taşıyıcı sistemi olduğunu ve bu sistemden ödün verilmemesi için çipli kontrol sistemi getirildiğini hatırlatan Şahin, inşaatlarda kullanılan betonun, numunelere yerleştirilen çiplerle elektronik ortamda takibini sağlayan Elektronik Beton İzleme Sistemi'nin bu yıl devreye alındığını söyledi.
Şahin, şu an yeni dökülen tüm betonların çiple izlendiğini ve betonu döken firmadan, özelliklerine kadar her şeyin izlenebildiğini dile getirdi.
- "Denetimin bağımsızlığı güvence altında"
Yapı denetimi uygulamasının 2000 yılında 19 ilde pilot olarak başladığını ve 1 Ocak 2011’de de ülke çapında uygulamaya konulduğunu aktaran Şahin, şunları kaydetti:
"Bu tarihten sonra Türkiye'nin hangi ilinde yeni binadan daire alırsanız alın bilin ki yapı denetimlidir. Yapı denetiminin öncelikli amacı, yapıların fen, sanat ve sağlık kurallarına uygun yapılması, güvenlik ve estetik bakımdan yaşanabilir yerler olmasını sağlamaktır. Etkili ve kaliteli bir yapı denetim sistemi, proje aşamasıyla başlayıp yapının tamamlanmasına kadar devam eden planlı bir sürecin uygulanması demektir. Yapı denetimi, yer seçimi, zemin etüdü, projenin ve yapının denetlenmesi gibi çok boyutlu bir sistemdir. Bu sistemin işleyebilmesi için ilgili tüm tarafların üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmesi zorunludur."
Şahin, müteahhitleri ve yapı denetim firmalarını kurayla buluşturan bir e-dağıtım sisteminin de hayata geçirildiğini belirterek, bu sistemin, denetimin bağımsızlığını güvence altına aldığını sözlerine ekledi.
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.
