"Duvar da örsek mülteciler Avrupa'ya gitmeye devam edecek"

İSTANBUL (AA) - Eski Yunanistan Başbakanı Yorgo Papandreu, dünyanın Suriyeli mülteciler konusunda ciddi bir sorun yaşayacağını belirterek, "Mülteciler, önlerine duvar da örsek Avrupa'ya gitmeye devam edecek çünkü orayı bir cennet olarak görüyorlar. Dolayısıyla oturup politika belirlemeli ve iş birliği içinde bu soruna nasıl göğüs gereceğimizi tartışmalıyız" dedi. 

Boğaziçi Üniversitesi'nde "Daha İyi Bir Avrupa'yı Tahayyül Etmek" konulu konferansta konuşan Papandreu, Avrupa Birliği (AB) varlığının ciddi şekilde sorgulandığı bir dönemden geçildiğini ifade ederek, özellikle mülteciler konusunda Avrupa'nın tek ses olamadığını söyledi. 

Papandreu, Türkiye ve Yunanistan ilişkilerinin her geçen gün daha da geliştiğini vurgulayarak, Türkiye'den Yunanistan'a yatırım yapmak isteyen çok sayıda iştirakçi bulunduğunu, iki ülke arasında turizm ve enerji alanlarında önemli bir iş birliğinin söz olduğunu ifade etti. 

Yunanistan'ın Türkiye'nin AB'ye girmesi için çok çalıştığını ve Türk Dışişleri ile bu yolda önemli adımlar attıklarını dile getiren Papandreu, Türkiye ve Yunanistan'ın birbirine çok benzeyen iki ülke olduğunu bildirdi.

Ortadoğu ülkelerinde yaşananlar nedeniyle bölgedeki insanların eğitimi konusunda Türkiye ve Yunanistan'a önemli görevler düştüğünü aktaran Papandreu, bu konuda iki ülke arasında yapılacak iş birliğinin yeni fırsatlar doğuracağını vurguladı.

Papandreu, Kıbrıs sorununun çözüme kavuşturulacağına inandığını, bu çözümün diğer ülkelere de örnek teşkil edeceğini ve barışın bölgede yeni iş birlikleri anlamında fırsat doğuracağını ifade ederek, "Kıbrıs sorununun çözülmesi, enerji anlamında Yunanistan, İsrail, Türkiye, Mısır ve bölgenin diğer ülkeleri arsında ortak çalışmalara imkan sağlar. Bu imkanlar hala önümüzde mevcut" diye konuştu. 

 

- "Mülteci sorununun odak noktasında Türkiye bulunuyor"

Yorgo Papandreu, AB ile Türkiye arasında mülteciler konusunda varılan anlaşmaya olumlu baktığını dile getirerek, çok önemli bir adım atıldığını ama bunun sorunu çözümü için yeterli olmadığını söyledi. 

Yapılan anlaşmanın, mülteci krizi konusunda daha yakın bir iş birliğinin oluşmasına imkan sağladığını vurgulayan Papandreu, "Bu anlaşma hem Türkiye'ye bir yardım olur hem de Türk vatandaşlarının Avrupa'da vizesiz dolaşmasına imkan sağlayabilir. Böylece sınır ilişkileri daha iyi kontrol altına alınacak ve insan ticareti engellenecektir. Bunun ötesinde ele alınması gereken daha pek çok konu var zira mülteci konusu yeni bir konu değil ama bugün mültecilerin sayısındaki yoğunluk yeni bir konu. Dünya Suriyeli mülteciler konusunda ciddi bir sorun yaşayacak, hedef Avrupa olacaktır. Mülteciler, önlerine duvar da örsek Avrupa'ya gitmeye devam edecek çünkü orayı bir cennet olarak görüyorlar. Avrupa'ya sadece Suriye'den değil Irak, Afganistan ve Afrika'dan da mülteci geliyor. Bir sonraki mülteci patlaması Yemen'den olabilir. Dolayısıyla oturup politika belirlemeli ve iş birliği içinde bu soruna nasıl göğüs gereceğimizi tartışmalıyız. AB de bunu kapsamlı bir şekilde ele almalı. Avrupa'ya gelen bu insanlara gerekli eğitim verilerek, farklılaştırılmamalı. Radikalleşmelerin önüne geçilmelidir. Mülteci sorununun odak noktasında Türkiye bulunuyor" değerlendirmesinde bulundu. 

  Türkiye ile Rusya arasındaki krize de değinen Papandreu, sözlerini şöyle sürdürdü: 

"Umarım Türkiye ile Rusya arasındaki sorun bir an evvel halledilir. Biz Türkiye, Rusya, İsrail ve Filistin ile dostuz. Artık bölünmüşlük istemiyoruz. Daha fazla bölgesel iş birliği istiyoruz. Evet farklılıklarımız var ama iş birliği istiyoruz. Suriye'deki durum bir vekalet savaşıdır ki biz Balkanlarda yaşayan insanlar olarak bunun ne demek olduğunu gayet iyi biliriz. Konu sadece Suriye değil, bölgesel güçler var orada. İran, Suudi Arabistan, Türkiye ve başkaları var. Artı bir de uluslararası camia var. Yine de hepimiz bir araya gelerek Suriye toplumundaki farklı unsurları görmeli ve bir ortak bir plan oluşturmalıyız. Bunu yapamadığımız takdirde durum kötüleşecektir. Son günlerde Rusya ile Türkiye arasında gördüğümüz gibi pek çok ayrışma başka ülkeler arasında da olacak. Bu fevkalade tehlikeli bir durum. O nedenle bu ülkedeki sorunları çözmek için bir ittifak oluşturmamız gerekiyor."