İZMİR (AA) - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açılışını gerçekleştirdiği Dokuz Eylül Üniversitesince (DEÜ) düzenlenen "Göç: Önümüzdeki Yirmi Yılın Projeksiyonu ve Ötesi" başlıklı konferansın sonuç bildirisinde, göç konusunda "gönüllü dönüş politikası" oluşturulması gerektiği ifade edildi.
DEÜ'den yapılan açıklamaya göre, 35 ülkeden 140'a yakın bilim insanının katılımıyla 22-24 Şubat'ta gerçekleştirilen konferansta hakem değerlendirmesi sonucu seçilen tebliğlerin bir kısmı kitap, bir kısmı ise DEÜ Sosyal Bilimler Enstitüsünde "Özel Göç" sayısı olarak sunulacak.
Bu kapsamda, açılış konuşmasını Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yaptığı konferansta ulaşılan genel sonuçlara ilişkin 33 maddelik bildiri yayımlandı.
AB'nin insan haklarına ilişkin temel değerlerinin göçmenler söz konusu olunca gündeme getirilmediğine dikkat çekilen bildiride, bazı hükümetlerin zorla göç ettirme politikasına yönelmesinin Uluslararası Ceza Mahkemesi sözleşmesine aykırılık teşkil ettiği ve yargılanma gerekçesi olduğu belirtildi.
Bildiride, göç konusunun ülkeler arasında politikadan arınmış şekilde çözüme kavuşturulması gerektiği ifade edildi.
Dünyada süren çatışmaların sona erdirilebilmesi için uluslararası hukuk mekanizmalarının yeterince işletilmediğine değinilen bildiride, mülteciler ve sığınmacılar konusunda Avrupa tarafından yükü paylaşmak konusunda daha çok çaba gösterilmesi gerektiği gündeme getirildi.
Cenevre Sözleşmesi'nin günün koşullarına uygun şekilde güncellenmesi gerekliliğinin altı çizilen bildiride, şu ifadeler yer aldı:
"Türkiye, gönüllü dönüşler açısından uluslararası örgütler, sivil toplum kuruluşları ve AB ile iş birliğini geliştirerek devam ettirmeli. Gönüllü dönüş politikası oluşturmalı ve bu politika, sahadan toplanan verilere dayanmalı.
Geri dönüşler sırasında ve sonrasında Uluslararası Göç Örgütünün rehber ilkeleriyle uyumlu hareket edilmeli. Bir taraftan da Türkiye'deki Suriyelilerin sosyal uyumu için şimdiye kadar mevcut hukuki düzenlemeler çerçevesinde uygulanan ve başarılı olarak değerlendirilen politikalar sürdürülmeli."
- Türkiye'nin katlandığı ağır sorumluluk
AB Mali Yardım Programı'nın yöntem ve politikalarının da analiz edildiği bildiride, bu konuda Türkiye'nin yükünün paylaşılmadığı, mülteci krizinde AB'nin üzerine düşeni yapmadığı vurgulandı.
Türkiye'nin örnek göçmen politikasına işaret edilen bildiride, bu kapsamda katlanılan ağır insani ve mali sorumluluğun ısrarla ve düzenli olarak dünya kamuoyunda gündemine getirilmesi gerekliliğine vurgu yapıldı.
Bildiride Türkiye'nin Suriyeli sığınmacılarla ilgili yaptığı fedakarlık ve harcamaların tamamının tazmin ve telafi edilmesi konusunda BM ve AB'nin gerekli mali yardımları tümüyle karşılamasının lütuf değil mevzuattan kaynaklanan bir sorumluluk olduğunun defaten gündeme getirilmesi gerektiğini de kaydedildi.
Bildiride, göçmenler için yapılan konutlardan bulaşıcı hastalıklara karşı alınması gereken önlemlere, toplumsal kabul ve ayrıştırıcı dille ilgili saptamalardan göçmen kadınların yaşadıkları sıkıntılar ile göçmen ve sığınmacıların hukuksal sorunlarına kadar uzanan yelpazede görüş, öneriler dile getirildi.
Kaynak: