Başkan Bayındır, ilçede Selçuklu tarihini tekrar canlandırmak ve yörede yaşayan kadınların unutulmaya yüz tutmuş halı dokuma sanatını öğrenerek aile bütçelerine katkı sağlamak amacıyla önemli bir adımı attıklarını söyledi.
Bu kapsamda, Beyşehir Kültür Sanat Evinde bir halı dokuma atölyesi kurulduğunu, burada mesai yapmaya başlayan ev hanımlarının hem meslek öğrendiğini, hem de ev ekonomisine katkı sağladığını vurgulayan Bayındır, atölyelerde dokunan halıların Beyşehir Belediyesi tarafından değerinde satışa sunularak burada emek harcayan evhanımlarına gelir kaynağı olacağını kaydetti.
Beyşehir'de öncelik olarak 'hep birlikte üreten Beyşehir' anlayışıyla hareket ettiklerini vurgulayan Bayındır, bölgenin tarihi ve kültürel potansiyelinden de istifade ederek yöreye daha fazla katkı sağlamayı hedeflediklerini vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Beyşehir Eşrefoğlu Camisi’nde bulunan 3 adet halı da, Konya Alaaddin Camii halıları ile aynı özellikler taşıyan, aynı dönemlerde dokunmuş olması çok muhtemel halılardır. İçinde yıldızlar ve stilize edilmiş rumi geçmelerle iç zeminleri zenginleştirilmiş üç halının bordürleri, kufi yazısı stilinde motiflerle çevrelenmiştir. Beyşehir'i, halı kurslarından tutun aromatik endemik bitkilerine kadar bölgedeki kıraç arazilerinde farklı ürünler ile zenginleştiriyoruz. Kekik, sarı kantaron, lavanta, rezene gibi bir sürü bitkilerin ekilmesine öncü olup bölgemizin insanına yön veriyoruz.
Bu kapsamda ilçemizde tarihi ve kültürel değerlerimizi yaşatmak adına Beyşehir Kültür Sanat Evinde çeşitli atölyeler kurarak bu değerleri tekrar gün yüzüne çıkarıyoruz. Bu bölgede çinicilik, topraktan işlenen saksı türleri, testi türleri ve özellikle Selçuklu motiflerinin olduğu halı dokuma sanatı artık unutulan değerler haline geldi. Bizler bunun önüne geçmek için ahilik felsefesi içinde, dün bu millet Anadolu’yu vatan yapmışsa temelinde değerlerinden ürettiği ve bugün hepimiz için gurur kaynağı olan bu değerler sayesinde yapmıştır. Amacımız Selçuklunun, camilerimiz de, resmi dairelerimizde o zamanın devlet yapısı yada şahıs dolaplarında kullanılan ahşap, toprak, seramik, çinicilik gibi alanlarda yaptığı o eserlerle Beyşehir’i bir yerlere taşımaktır. Bu nedenle halıcılıkta ve diğer alanlarda özveri ile çalışan kadınlarımızı takdir ediyorum. Onların el emeği, göz nuruna saygı duyuyorum. Bu el emekleri, göz nuru olan eserleri de inşallah maddi olarak evlerine, aşının içine benimde katkım var demelerini sağlamak benim boynumun borcu olacaktır. Tüm atölye çalışanlarımızın ellerine sağlık."
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.
