Ebola, virüsü taşıyan maymun, yarasa, antilop gibi hayvanların organ, kan ve vücut sıvılarına temasla bulaşıyor. İnsandan insana geçiş ise hasta kişilerin kan ve vücut sıvılarına temasla veya bunların bulaştığı eşyalarla gerçekleşiyor. Demokratik Kongo Cumhuriyeti gibi ebola salgını olan ülkelere seyahat edenlerin bu bölgelerde yaşayanların ve hasta kişilerle temas şüphesi olanların ebola açısından değerlendirilmesi gerekiyor. Bu öyküye eşlik eden 38 derecenin üzerinde ateş, ciddi baş ve kas ağrısı, aşırı halsizlik, bulantı, kusma ve açıklanamayan kanamalar ebola şüphesini kuvvetlendiriyor.
Olası vaka şüphesinde rehberde yer alan kişisel koruyucu donanım kullanımı ve izolasyon önlemleri büyük önem taşıyor.
Ebola ile ilgili detaylı bilgiye https://sagligim.gov.tr/ebola-virüs-hastalığı.html adresinden, Ebola Virüs Hastalığı Bilgilendirme ve Vaka Yönetim Rehberi’ne ise https://hsgm.saglik.gov.tr/depo/birimler/zoonotik-vektorel-hastaliklar-db/zoonotik-hastaliklar/12-_Ebola-Virus-Hastaligi/6-Rehbler/EVH_Vaka_Yonetim_Rehberi_24_Temmuz_2019.pdf adresinden ulaşılabiliyor.
Ebola ilk kez 1976'da Sudan ve Kongo’da ortaya çıktı
Bir tür kanamalı ateşe yol açan ebola virüsü, ilk kez 1976'da Sudan ve Kongo’da eş zamanlı iki salgınla ortaya çıktı. Gine, Liberya ve Sierra Leone'de 2014-2017 yıllarında görülen salgında 30 bin kişiye virüs bulaştı, 11 binden fazla kişi hayatını kaybetti. Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nde geçen yıl başlayan salgında ise bugün itibariyle 2 bin 500’ü aşkın kanamalı ateş vakası görüldü ve bin 700’e yakın kişi hayatını kaybetti. Ebola hastalığının henüz tedavisi ya da aşısı bulunabilmiş değil.
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.