Son Dakika Haberler

Bu haberi daha sonra okumak için kaydedebilir ve sağ üst köşedeki butona basarak haberi okuyabilirsiniz!

Bakan Çavuşoğlu AA Editör Masası'na konuk oldu

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu: (4) "(Anayasa Komitesi) İlk toplantısını 30 Ekim'de gerçekleştirecek. Bir gün öncesi, belki 29'unda da biz üç dışişleri bakanı olarak oraya gideceğiz" "Suriye Milli Ordusu önceki harekatlarda da bu harekatta da çok büyük katkı sağlamışlardır" "(Yakalanan DEAŞ'lılar) Teröristlerin salınması mümkün değil. Çünkü saldığın zaman ilk kime saldırır, bize saldırır"

Anadolu Ajansı haberine göre;

ANKARA (AA) - Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Suriye krizine siyasi çözüm arayışları kapsamında Anayasa Komitesi'nin ilk toplantısını 30 Ekim'de yapacağını belirterek, "Bir gün öncesi, belki 29'unda da biz (Türkiye, Rusya ve İran) üç dışişleri bakanı olarak oraya gideceğiz." dedi.


Çavuşoğlu, Anadolu Ajansı (AA) Editör Masası'nda gündeme ilişkin açıklamalar da bulundu ve soruları yanıtladı.


Suriye Milli Ordusu'nun (SMO) teröristlerin işgal ettiği yerlere dönmek için Türkiye ile beraber mücadele verdiğini aktaran Çavuşoğlu, "Bu insanlar esasen kendi topraklarına dönme mücadelesi veriyorlar." dedi.


Çavuşoğlu, SMO'nun terör örgütü DEAŞ'ın kalıntısı olduğu yönündeki iddialara ilişkin olarak, "Bu insanlar DEAŞ'e karşı mücadele etti mi? Orada, Fırat Kalkanı'nda da şehit verdi mi? Evet verdi. DEAŞ'a karşı mücadele ederken iyi, YPG/PKK'ya karşı mücadele ederken birden DEAŞ artığı oluyor. Biz bunlara izah etmekten yorulmadık ama onlar da bunları çarpıtmaktan yorulmadılar." diye konuştu.


SMO'nun harekata çok katkı sunduğunun altını çizen Çavuşoğlu, "Suriye Milli Ordusu önceki harekatlarda da bu harekatta da çok büyük katkı sağlamışlardır." dedi.


- "DEAŞ'ın bir kere canlanması en çok Türkiye'ye tehdittir"


Çavuşoğlu, DEAŞ'ın yeniden canlanma iddialarının kart olarak kullanıldığına ve DEAŞ'ın canlanmasını en çok Türkiye'nin istemediğine işaret ederek, "Elbette bir boşluk oluşursa en çok terör örgütleri yararlanır. DEAŞ'ın bir kere canlanması en çok Türkiye'ye tehdittir." ifadelerini kullandı.


DEAŞ içinde çok sayıda yabancı terörist savaşçının olduğunu aktaran Çavuşoğlu, bu savaşçıların kendi ülkelerine gidip gitmeyeceği ve ne zaman gideceğinin bilinmediğini söyledi.


Türkiye'nin DEAŞ unsurlarıyla mücadelede ne gerekiyorsa yapmaya hazır olduğunu belirten Çavuşoğlu, "Hiç bir ülke DEAŞ'lı teröristlerle göğüs göğüse çatışmamıştır. 4 bin civarında DEAŞ'lı teröristi biz etkisiz hale getirdik." dedi.


Çavuşoğlu, Fırat Kalkanı bölgesindeki DEAŞ'lılerin yargılama süreçlerinin devam ettiğini söyledi.


Fırat'ın doğusunda Türkiye'nin kontrolü altındaki bölgelerde ele geçirilen DEAŞ'lılar hakkında konuşan Çavuşoğlu, şunları kaydetti:


"Eğer Türk vatandaşıysa ki az sayıda Türk vatandaşı da var, geçmişte Türkiye'de de birkaç terör saldırısı olmuştu hatırlarsanız, Türk vatandaşıysa zaten hemen getirip hapishanelere koyuyoruz yargılama süreci başlıyor. İkincisi yabancı terörist savaşçı ve Suriye kökenli, Irak kökenliyse orada zaten hapishaneler var onlar oralarda tutuluyor."


Çavuşoğlu, ABD Başkanı Donald Trump'ın yabancı savaşçıların ülkelerine geri götürülüp yargılanması gerektiğini sürekli gündeme getirdiğini hatırlatarak, "Bu ülkelerin alıp kendi ülkelerinde yargılaması lazım. Kaynak Avrupa olabilir, başka bir yer olabilir. Sadece Avrupa'dan değil her yerden var. Bizim yakaladığımız yabancı terörist savaşçıların etnik kökenine vatandaşlığına baktığımız zaman 125'ten fazla ülkeden yabancı terörist savaşçı gelmiş." diye konuştu.


Türkiye'nin yakaladığı yabancı terörist savaşçıları ülkelerine geri gönderdiğini aktaran Çavuşoğlu, şunları söyledi:


"Hatırlarsanız başlangıçta bunlarla ilgili hiçbir işlem yapmıyorlardı. Ne zaman Paris ve Brüksel saldırıları olana kadar. İki saldırıda da bizim onlara iade ettiğimiz teröristler vardı. Dolayısıyla esasen herkes kendi vatandaşını alsa, kendi ülkesinde yargılasa meselenin büyük bir bölümü çözülür."


Çavuşoğlu, bazı ülkelerin DEAŞ mensuplarını geri almamak için vatandaşlıktan çıkardığını belirterek, bu durumun bir çözüm olmadığını vurguladı.


Bakan Çavuşoğlu, Dışişleri Bakanlığı, Adalet Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Milli Savunma Bakanlığı ve Milli İstihbarat Teşkilatının içinde olduğu çalışma grubunun kurularak, her ihtimale karşı değerlendirme yapmaya hazırlık yaptığını aktardı.


- "(Yakalanan DEAŞ'lıların) Teröristlerin salınması mümkün değil"


DEAŞ'lı kadınlar ve çocuklar meselesinin önemli olduğuna değinen Çavuşoğlu, "Teröristlerin salınması mümkün değil. Çünkü saldığın zaman ilk kime saldırır, bize saldırır." dedi.


Bakan Çavuşoğlu, şöyle devam etti:


"Şimdi kadın ve sonuçları ne yapacağız? Bazı kadınlar savaşmak için geldi onlar da terörist. Bazıları ise 14-15 yaşında çocuklar bunların ideolojisine kanarak bunlarla evlendiler. Şimdi ortada kaldılar, çocuklar var. Şimdi bunları topluma kazandıracak mıyız, rehabilite edecek miyiz, ne yapacağız? Özellikle çocukları topluma kazandırabilecek miyiz? Bunu da yapmamız lazım."


Türkiye'nin kadın ve çocukların kendi ülkelerine gitmesi konusunda her ülkeye yardımcı olduğunu söyleyen Çavuşoğlu, Irak'tan Türk vatandaşı çok sayıda DEAŞ mensubu kadın ve çocuğun Türkiye'ye getirildiğini aktardı.


Çavuşoğlu, Irak'tan Türkiye'ye getirilen kadınların bazılarının yargılandığını söyleyerek, "Neticede bu kadınların ve çocukların topluma tekrar kazanılması gerekiyor. Bunun birçok boyutu var. Sadece terörle mücadele değil insani boyutu. Türkiye olarak da insani boyutu konusunda en hassas ülke biziz. İnsani konularda devletimiz ve milletimizle gurur duyuyorum. İnsani konularda kimse bize ders veremez ve şu anda örnek gösteriliyoruz." ifadelerini kullandı.


- "Kimse güvende değilse sen de güvende değilsin"


Bakan Çavuşoğlu, Barış Pınarı Harekatının bazı ülkeleri yumuşattığını söyleyerek, ABD'nin bu ülkelere daha fazla sorumluk almaları yönünde yaptığı baskının haklı olduğunu söyledi.


Terörle mücadele konusunda tüm ülkelerin sorumluluk alması gerektiğine işaret eden Çavuşoğlu, şunları aktardı:


"Sadece transit bir ülke diye Türkiye'nin, komşu ülke diye Türkiye ve diğer komşu ülkelerin, sorumluğunda değil. Hani terörle mücadele konusunda uluslararası iş birliği çok önemliydi. O zaman sen de üzerine düşeni yap. Hem göçmen gelmesin. Efendim benim vatandaşım da olsa bunları geri almayayım, suya sabuna dokunmayayım, güven içinde yaşayayım, böyle bir dünya yok. Kimse güvende değilse sen de güvende değilsin."


- "Terörün tamamen temizlenmesi lazım"


Çavuşoğlu, sahadan alınan bilgiler ışığında Barış Pınarı Harekatına devam etmeme kararı alındığını aktararak, "Fakat burada net olmayan şeyler var. Dün hemen Soçi'den döner dönmez askerlerimiz ve istihbaratımız bir araya geldi ve tüm bilgileri değerlendirdi. Diğer taraftan da ABD'den de 'tamamen çektik' açıklaması geldi ve ABD'nin 'tamamen çektik' açıklamasının tekrar değerlendirilmesiyle birlikte bu karar alındı." dedi.


Gelinen aşamanın, bundan sonra teröristlerle mücadele edilmeyeceği anlamına gelmediğini bildiren Çavuşoğlu, şunları söyledi:


"Bu ABD ile ile vardığımız mutabakatla da teyit edildi. Soçi muhtırasında da son derece net bir şekilde var. 3. maddede Tel Abyad ve Rasulayn'ı içine alan 32 kilometrelik derinliğindeki mevcut Barış Pınarı Harekatının alanındaki yerleşik statüko muhafaza edilecektir. Bunun bir süresi yoktur."


ABD ile varılan mutabakat kapsamında buralarda kalan terör kalıntılarının temizleneceğini ve iki güvenli bölge oluşturulması gerektiğine işaret eden Çavuşoğlu, "Burada Afrin ve Cerablus, El Bab bölgesinde olduğu gibi mültecilerin dönmesi için gerekli zeminin oluşturulması lazım. Tabii şu anda bu teröristlerin burada sığınakları var ondan sonra mühimmatları var, birçok farklı tuzakları var. Bunların tamamen temizlenmesi lazım, varsa silahları bunlara tamamen el konulması lazım ve temizlik yapılması lazım." ifadelerini kullandı.


Çavuşoğlu, Türkiye'nin YPG/PKK'ya ait birçok bölgeyi havadan yok ettiğini söyleyerek, sahada yapılacak çok işin olduğunu vurguladı.


Güvenli bölgede atılacak adımları aktaran Çavuşoğlu, "Askerlerimiz burada var, Suriye Milli Ordusu ile beraber. Tabii ki AFAD'ımız olacak, Kızılayımız olacak. Eğitimle ilgili çalışmalarımız olacak. Aynı şekilde buralarda yine istikrar oluşturmak için yerel yönetimlerin kurulması lazım." dedi.


Çavuşoğlu, Barış Pınarı Harekatı bölgesinde de Afrin ve El Bab ve Cerablus bölgesinde yapılanların uygulanacağını belirtti.


- "Öncelik, insanların temel ihtiyaçları"


Suriye'de terörden arındırılmış bölgelerde hayatın yeniden normale dönmesi için ortaya konacak çabaların önemine dikkati çeken Çavuşoğlu, "Donörler toplantısının yapılması önemli. Bu, sadece Türkiye'nin sorumluluğunda olan bir şey değil. Bu insanların temel ihtiyaçlarının karşılanması lazım." diye konuştu.


Çavuşoğlu, en öncelikli konunun dönen insanların temel ihtiyaçlarını karşılamak olduğunu belirten Çavuşoğlu, "Bugüne kadar sözlü olarak Suudi Arabistan'dan, Avrupa ülkelerinden epeyce taahhütler oldu ama sonuçta bugüne kadar herhangi bir somut adım da atılmadı. Belki bu donörler konferansıyla beraber bunun ilk somut adımını atmış oluruz." dedi.


- "İkiyüzlülük ve kraldan çok kralcılık yaptılar"


Bakan Çavuşoğlu, Avrupa'nın ve Avrupalı liderlerin Barış Pınarı Harekatı'na yönelik tutumunun "samimiyetsiz ve gerçeklerden çok uzak" olduğunu vurgulayarak, "Özellikle Fransa'nın, burada bir YPG/PKK devleti kurmak için çok çaba sarf ettiğini biliyoruz. Harekatımızla birlikte büyük bir hüsrana uğradıklarını, hayal kırıklığı yaşadıklarını da biliyoruz." dedi.


Gerçeklerden çok uzak bir şekilde kara propaganda yapıldığını söyleyen Çavuşoğlu, "Özellikle (Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel) Macron bu teröristlerin önde gelenlerini de, daha önce olduğu gibi Elysee Sarayı'nda ağırladı. Macron Elysee Sarayı'nda gazetecilerin bürosunu kapattı ama teröristleri ağırlıyor." diye konuştu.


Çavuşoğlu, Barış Pınarı Harekatına yönelik tutumlarına ilişkin, "İkiyüzlülüğün yanında kraldan çok kralcılık yaptılar. Yani ABD'ye de yaranmak için burada, böyle bir adım attılar. Şimdi ne oldu? Biz ABD ile de mutabakata vardık. İşleri yoluna koyduk, bunlar ortada kaldı." değerlendirmesinde bulundu.


Ortada kalan Avrupa ülkelerinin, "kenarda kalma hissiyatıyla" Türkiye ile görüşmek için yarıştığını söyleyen Çavuşoğlu, şöyle devam etti:


"Burada özellikle (İngiltere Başbakanı) Boris Johnson'ı ben ayrı tutmak isterim. Meclisten ya da medyadan negatif şeyler oldu ama, İngiltere yönetimi gayet dengeli bir tutum sergiledi. Bunu BM ve diğer yerlerdeki çabalarında gördük. Dolayısıyla Boris Johnson'ın bu teklifi üzerine de Cumhurbaşkanımız böyle dörtlü bir görüşmenin olabileceğini, bir artı üçlü bir görüşmenin olabileceğini söyledi."


- "Anayasa Komitesi'nden bir gün önce üç dışişleri bakanı olarak orada olacağız"


Çavuşoğlu, Suriye krizine siyasi çözüm arayışları ve Anayasa Komitesi'ne ilişkin bir soru üzerine, dün Soçi'de Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ile bu konuyu da görüştüklerini söyledi.


Anayasa Komitesi'nin oluşturulmasının, Astana sürecinin bir sonucu olduğunu vurgulayan Çavuşoğlu, "Sonuçta isimlerin bir kısmı değişti, bir kısmı üzerinde orta yol bulundu ve Komisyon kuruldu. İlk toplantısını 30 Ekim'de gerçekleştirecek. Bir gün öncesi, belki 29'unda da biz üç dışişleri bakanı olarak oraya gideceğiz. Dün Lavrov da gidelim diye teklifte bulundu. Daha önce New York'ta da üçlü dışişleri bakanları toplantısında da bunu değerlendirmiştik." diye konuştu.


Çavuşoğlu, özellikle Suriye rejiminin yeni bir anayasa yazılması konusunda samimi adımlar atması halinde Anayasa Komitesi'nin siyasi çözüm bakımından çok önemli bir dönüm noktası olacağının altını çizdi.


Yıllardır birbiriyle çatışan insanların bir araya gelerek Suriye'nin birliği ve beraberliği ve seçimin önünün açılması için gerekli adımları masada atmış olacağını söyleyen Çavuşoğlu, "İlk defa kendi başlarına oturup bir anayasa çalışması yapacaklar." dedi.


(Sürecek)



Kaynak:

Google News Takip Et
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? ’te KONHABER'e abone olun.
Google News Takip Et
Son dakika gelişmelerden anında haberdar olmak için WhatsApp haber kanalımıza katılın.

Yasal Uyarı:

Yayınlanan haberler, köşe yazıları, fotoğraflar, yazı dizileri ve her türlü eserin tüm hakları Mirajans Medya İletişim Reklam Haber ve Prodüksiyon A.Ş.’ye aittir. Kaynak gösterilerek bile olsa eserin bütünü veya bir kısmı özel izin alınmadan kullanılamaz.

Bu İçeriğe Emoji İle Tepki Ver!

  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • Begendim
  • Kalp
  • Begenmedim
  • Gülen Surat
  • Kalpli Göz
  • Kızgın
  • Şokta
  • Üzgün

Yorumlar (0)

Önemli Not: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir. Yazılan yorumlardan konhaber.com hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
X
Yorum Yazma Sözleşmesi
“Sayfamızın takipçileri suç teşkil edecek, yasal olarak takip gerektirecek,hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, ahlaka aykırı, müstehcen, toplumca genel olarak kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir yorumu bu web sitesinin hiçbir sayfasında paylaşamazlar. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk yorumu gönderen takipçiye aittir. KONHABER yapılan yorumlar arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Konhaber başta yukarıda sayılan hususlar olmaz üzere kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen yorum yapan takipçilerine ait ip bilgilerini ve yapmış olduğu yorumları paylaşabileceğini beyan eder ”
Türkçe العربية English