Son Dakika Haberler

Bu haberi daha sonra okumak için kaydedebilir ve sağ üst köşedeki butona basarak haberi okuyabilirsiniz!

Adalet Bakanı Gül, canlı yayında soruları yanıtladı: (3)

"Kimse kanun önünde ayrımcılığa tabi tutulamaz, herkes eşittir. Katilini, tecavüzcüsünü, hakaretçisini 'Şu benden, bu senden' gibi ayrım yaparak bakan anlayışı çok zararlı, yanlış buluyoruz. Hakim, savcı, gözü kapalı bir şekilde faile değil, fiile bakar, dosyadaki delile bakar." "Özel hayata, kişisel verilere saygı var ama elbette hiçbir şeyin üstünün örtülmemesi, adaletin de tecelli etmesi, bu konuda hiç kimsenin bir ihmal göstermemesi gerekir. Millet olarak yargıdan beklentimiz de budur. Bu ko

Anadolu Ajansı haberine göre;

İSTANBUL (AA) - Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, kimsenin kanun önünde ayrımcılığa tabi tutulamayacağını, herkesin eşit olduğunu belirterek, "Katilini, tecavüzcüsünü, hakaretçisini 'Şu benden, bu senden' gibi ayrım yaparak bakan anlayışı çok zararlı, yanlış buluyoruz. Hakim, savcı, gözü kapalı bir şekilde faile değil, fiile bakar, dosyadaki delile bakar." dedi.


CNN Türk canlı yayınında soruları yanıtlayan Gül, cinayet ve tecavüz olaylarının televizyon programlarında konuşulduğunun hatırlatılması üzerine, gazetecilik ve medya çabalarının kamusal bir hizmet olduğunu, bu konularda sosyal medyada duyarlılığın ortaya konmasının ve ulaşan bilginin ihbar niteliği taşımasının adaletin tecellisi anlamında faydalı olduğunu ifade etti.


Bu konularda eleştiri de olabileceğine işaret eden Gül, "Yeri geliyor, 'Bu nasıl bir savcılık, nasıl bir mahkeme kararı' ben de bunu diyebiliyorum ama şunu da diyorum: Bir hukuk sistemi var, ona inanıyorum. Bu karar, itiraz yoluyla bir başka mahkemenin denetimine açık, hatta Yargıtay denetimine açık. O da yetmez, Yargıtay'ın kararı da Anayasa Mahkemesi'ne hatta Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne açık. Yanlış bir karar verilmişse, takdir edilmişse bile bu bir başka merci tarafından düzeltilir. Dolayısıyla burada daha olayın ilk başında o zaman hiç savcı olmaz, karakolda bu iş biter ama karakoldaki tüm işlemler savcı denetimi, oradakiler mahkeme denetimi ve üst mahkeme hatta AYM'ye... bu sürecin taşındığı bir süreç var." diye konuştu.


Adalet Bakanı Gül, Rabia Naz cinayetinin hatırlatılması üzerine, konuyla ilgili hakim ve savcıların ihmali ve mevzuata aykırılık olup olmadığına ilişkin bir inceleme yaptırdıklarını aktardı.


Yargısal takdirin verebilecekleri bir yetki olmadığını belirten Gül, şöyle devam etti:


"Bu konuda bir yetkimiz yok ama bir ihmal, hakim, savcı, kolluk yapması gereken bir şeyi eksik yapmış mı, bu yönüyle ilgili teftişi tamamlamak üzere o yönleriyle ilgili kimse kanun önünde ayrımcılığa tabi tutulamaz, herkes eşittir. Mesleği ne olursa olsun, düşüncesi ne olursa olsun... Katilini, tecavüzcüsünü, hakaretçisini 'Şu benden, bu senden' gibi ayrım yaparak bakan anlayışı çok zararlı, yanlış buluyoruz. Hakim, savcı, gözü kapalı bir şekilde faile değil, fiile bakar, dosyadaki delile bakar. Mesela, bazen de savcı talimat vermiş, yakalama istemiş ama savcı basın açıklaması yapmaz ki gazetelere konuşmaz. 'Şu kişiyi yakalamak için talimat verdim' demez. Bu esnada adam kaçabilir. Polis 2-3 gün arıyor sonra buluyor. 'İşte biz yazdık, çizdik, görüntüleri verdik, savcı tutukladı.' Halbuki 2-3 gündür aranıyordur. Genel itibarıyla burada büyük bir hassasiyet var."


Geçen günlerde küçük bir çocuğa cinsel saldırı olayından medyanın 3-4 gün sonra haberinin olduğunu ama yargının öncesinde gereğini yaptığını kaydeden Gül, "Yargı gereğini yapıyor. Neden gizli? Çünkü tarafların özel halleri, hayatları, özellikle mağdur rencide olmasın, örselenmesin diye. Bu konuda özel hayata, kişisel verilere saygı var ama elbette hiçbir şeyin üstünün örtülmemesi, adaletin de tecelli etmesi, bu konuda hiç kimsenin bir ihmal göstermemesi gerekir. Millet olarak yargıdan beklentimiz de budur. Bu konuda da sistemin ayakta kalması, eksikliğin yapılmaması hepimizin ortak düşüncesi, beklentisi." değerlendirmesini yaptı.


- "Kadına şiddet asla tolerans gösterilecek bir konu değildir"


Adalet Bakanı Gül, İstanbul Sözleşmesi tartışmalarının hatırlatılması üzerine, şunları söyledi:


"Türkiye'de 6284 sayılı kanun ile AK Parti döneminde Cumhurbaşkanımız'ın ve hükümetlerimizin kadın ve aile konusunda hassasiyeti çok hat safhada ve bu konuda büyük bir duyarlılık söz konusu. Bir çok Avrupa ülkesinden daha ileri noktada kanunlarımız, güvenceler var. Kadına şiddet asla tolerans gösterilecek bir konu değildir. Hiçbir kimseye sadece kadına değil hiçbir bireye, hiçbir canlıya, hayvana şiddet kabul edilemez. Burada özellikle aile ve kadına yönelik daha da bu anlamda pozitif ayrımın olması gerekti. Çok önemli düzenlemeler yapıldı. Bunun da ötesinde ısrarlı takip gibi daha cezaların artırılması, yani yolda gidiyorsun fiili takip, telefonla iletişim araçlarıyla takip gibi konularda da daha etkin, caydırıcı düzenlemelerin yapılması hususunda çalışmalar yapılıyor. Mesela, mahkemelerde tedbirle ilgili konular yaşanıyordu. Mahkeme gidiyor, 3 ay sonra diğer mahkeme, sonra diğer mahkeme, hepsinin birbirinden haberi olmuyordu. Oysa bu kadın gelmiş 5 defa şiddete uğradığını söylemiş. Şimdi aldığımız bir kararla tedbirle ilgili daha önce hangi olaylar yaşanmış, hikayesi nedir, bir mahkeme bakacak. Kadınların şiddete maruz kalmaması için her türlü adımı gözden geçiriyoruz."


İcra müdürlüğü mülakat sonuçlarının hakimlikle beraber bu hafta içerisinde açıklanacağını bildiren Gül, adliyelerdeki ve cezaevlerindeki personel ihtiyaçlarını belirlelediklerini, yakın zamanda 10 bin civarında personel alımına çıkılacağını ve netleşince kamuoyuyla paylaşılacağını dile getirdi.


Duygu Delen cinayeti sorulan Gül, çok acılı, elim bir hadise olduğunu ifade ederek, Delen'in ailesine taziyede bulunduğunu, sürecin devam ettiğini kaydetti.


Bakan Gül, Kadir Şeker konusunda ise savcının mütalaasını verdiğini ve karar aşamasına geldiğini aktardı. Her iki dosyanın da hakim ve savcısının bellli olduğunu, kararı onların vereceğini belirten Gül, adaletin gecikmeksizin tecelli etmesi temennisinde bulundu.


- "Hayvanlarla ilgili düzenleme umarım önümüzdeki dönem kanunlaşır"


Hayvanlara şiddete değinen Gül, hayvanları koruma kanunu düzenlemesinin yapıldığını ama bu konuda Türk Ceza Kanunu'nda ancak sahipli hayvanın ceza kanununun muhatabı olduğunu, bunu yanlış bulduğunu ifade etti.


Sahipli hayvanın "mal" gibi değerlendirildiğini aktaran Gül, "Bu bir mal değildir, candır. Bununla ilgili çalışmalar yapıldı, önerilerimizi de sunduk. Biz orada bir mal değil can olarak değerlendirilmesi ve idari cezalardan ziyade yine Türk Ceza Kanunu konusu olması gerektiği hususunda önerilerimizi söyledik. Meclis'te bir komisyon da kuruldu. Parlamentonun da bu konudaki duyarlılığı yüksek safhada. Ben hayvanları bir mal değil can gibi gören ve bu anlamda ceza hukukunda da caydırıcı müeyyide düzenlemesinin önümüzdeki dönem gündeme geleceğine inanıyorum. Her türlü teknik desteğimizi verdik. Bunu yapanların da en ağır ve caydırıcı şekilde cezalandırılmasını istiyoruz. Umarım önümüzdeki dönem bu kanunlaşır." diye konuştu.


İnsan Hakları Eylem Planı'na da değinen Bakan Gül, şunları kaydetti:


"Yargı reformu strateji belgesini neden hazırladık? 'Türkiye'de her şey yargı adına da dört dörtlük, istediğimiz gibi değil, eksiklerimiz var. Ev ödevimiz budur.' diye hazırlayarak, bu misyonla çıktı. 2023'e kadar neler yapılması lazım, ev ödevimizi çıkardık. Orada eğitimden mesleğe girişlere varıncaya kadar somut adımlar atıldı. Bunlardan birisi de İnsan Hakları Eylem Planı. Burada artık geldiğimiz dönemde insanların hukuk devletine güveneceği, akşam yastığa kafasını koyduğunda hiçbir şekilde şüphe bile duymayacağı her türlü güvencelerle ilgili varsa uygulamadan kaynaklı hususların uygulama, varsa mevzuattan kaynaklı düzenlemelerin mevzuatla ilgili bir eylem planının ortaya çıkması için çalışma yaptık. Bu konuda toplumun her kesimiyle insan hakları anlamında kurumların dikkat etmesi gereken, yapılması gereken hangi eylemler var? Bunları tüm paydaşlarla aydınlarla gazetecilerle Avrupa'yla bakanlıklarla kamu kurumlarıyla sivil toplum kuruluşlarıyla barolarla oturduk, insan hakları bağlamında Türkiye'nin yol haritasındaki önerilerini aldık, yakın zamanda da herkesin hukuk devletine, hukukun üstünlüğüne daha da güveneceği reformları ve eylem planını ortaya koyacağız. İnanıyorum ki güvenilebilir bir adalet sistemine, güçlü bir hukuk devleti ilkesine hep beraber sahip çıkacağız."


- "TEKNOFEST, göğsümüzü kabartan işlerden birisi"


Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, bu yıl Gaziantep'te düzenlenecek TEKNOFEST'e ilişkin soru üzerine ise, "Herkes büyük bir heyecan içerisinde. Hedefimiz 2 milyonluk Gaziantep'te TEKNOFEST coşkusunu yaşamaktı ama pandemi girdi. Pandemi girse de dijital uygulamalarla oradaki tüm heyecanı gençlerimize, çocuklarımıza ve herkese yaşatmak istiyoruz. Bayraktar ailesi de Türkiye için önemli kazanımlar elde etti, çok büyük katkılar yaptı. TEKNOFEST de beyinlerin keşfedilmesi açısından çok önemli bir değer. TEKNOFEST, göğsümüzü kabartan işlerden birisi." şeklinde konuştu.


(Bitti)









Kaynak:

Google News Takip Et
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? ’te KONHABER'e abone olun.
Google News Takip Et
Son dakika gelişmelerden anında haberdar olmak için WhatsApp haber kanalımıza katılın.

Yasal Uyarı:

Yayınlanan haberler, köşe yazıları, fotoğraflar, yazı dizileri ve her türlü eserin tüm hakları Mirajans Medya İletişim Reklam Haber ve Prodüksiyon A.Ş.’ye aittir. Kaynak gösterilerek bile olsa eserin bütünü veya bir kısmı özel izin alınmadan kullanılamaz.

Bu İçeriğe Emoji İle Tepki Ver!

  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • Begendim
  • Kalp
  • Begenmedim
  • Gülen Surat
  • Kalpli Göz
  • Kızgın
  • Şokta
  • Üzgün

Yorumlar (0)

Önemli Not: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir. Yazılan yorumlardan konhaber.com hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
X
Yorum Yazma Sözleşmesi
“Sayfamızın takipçileri suç teşkil edecek, yasal olarak takip gerektirecek,hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, ahlaka aykırı, müstehcen, toplumca genel olarak kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir yorumu bu web sitesinin hiçbir sayfasında paylaşamazlar. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk yorumu gönderen takipçiye aittir. KONHABER yapılan yorumlar arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Konhaber başta yukarıda sayılan hususlar olmaz üzere kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen yorum yapan takipçilerine ait ip bilgilerini ve yapmış olduğu yorumları paylaşabileceğini beyan eder ”
Türkçe العربية English