İSTANBUL (AA) - İki gün önce hayatını kaybeden usta oyuncu Fatma Girik için, Şişli Belediyesi'nin ardından İstanbul Büyükşehir Belediyesi Cemal Reşit Rey Konser Salonu'nda da tören düzenlendi.
Kültür, sanat ve siyaset dünyasından birçok ismin katıldığı törende konuşan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Fatma Girik'in Türk sinemasının çok önemli bir ismi olduğunu söyleyerek, "Sanatçılığının yanı sıra sosyal yönü çok güçlü bir insandan bahsediyoruz. Daima halkın ve emekçinin yanında, toplumsal sorunları takip ederdi. Aynı zamanda dürüst, halkçı, Atatürkçü bir sanatçı Fatma Girik. Sağlam karakteriyle örnek gösterilen bir şahsiyetten bahsediyoruz. İnsanların ruhunda böyle bir duruşu simgeliyordu. Kendisini ve aynı tarihte ölen o çok kıymetli insanları da rahmetle, minnetle yad ediyorum." dedi.
İBB olarak Fatma Girik'le ilgili bir kitap hazırlığı içerisinde olduklarını aktaran İmamoğlu, şöyle devam etti:
"Bu çalışmalar sürerken çalışma arkadaşlarım, kendisiyle kitap için röportaj gerçekleştirecekti. Ben de kendisiyle buluşmak istediğimi söylemiştim arkadaşlarıma. Hatta arkadaşlarım o isteği iletince, duyduğu sevinci ve güzel gözlerindeki ışığı bana aktardıklarında ben de çok büyük onur ve mutluluk duymuştum. Ne yazık ki bu buluşma gerçekleşemedi,. Böyle buluştuk. Kitap çalışmaları şu anda devam ediyor. Yayınlandığında hep birlikte Fatma Girik'i anmaya devam edeceğiz."
- "Cesur yürekli bir efsaneydi"
Oyuncu Hülya Koçyiğit, "İçimiz yanıyor. Hani 'Gözler insanın kalbinin aynasıdır' derler ya, o masmavi gözlerle sanki içinden bir ışık yanarmış gibi pırıl pırıl sevgiyle, iyilikle bakan o güzel gözleri, girdiği ortama hemen bir enerji, canlılık getirir, neşelendirirdi. Türk sineması deyince hepimizin aklına ilk o gelirdi. Çünkü o mesleğine tutkuyla, aşkla bağlı bir sanatçıydı. Cesur yürekli bir efsaneydi." diye konuştu.
Girik'i çok özleyeceğini vurgulayan Koçyiğit, şöyle devam etti:
"Sinemaya olan tutkusunu, o güzelim filmleri yaparken duyduğu heyecanı, korkularını, beklentilerini hepimiz biliyoruz. O filmleriyle kendi tarzını yaratmış bir sanatçı. Her ne kadar farklı siyasi kulvarlarda görünüyor olsak da biz Atatürk'e, onun ilke ve inkılaplarına, bütün kalbimizle bağlı cumhuriyet kadınlarıydık. Anaç ve çocuk yürekli, dost canlısı bir insandı. Her ölüm erken. Önemli olan, ardımızdan 'İyi insandı.' dedirtebilmek. Fatma onu başardı. Fatma, iyi bir insan olarak aramızdan ayrıldı ve bugün biz onu ebediyete yolcu ediyoruz. Daha doğrusu en büyük aşkına, ömrünü paylaştığı Memduh'unun yanına yolcu ediyoruz. Türkiye, onu filmleriyle sonsuza kadar yaşatacaktır. Nur içinde yat canım arkadaşım, Allah rahmet eylesin. Allah sevenlerine de sabır versin."
- "Çok dürüst karakterli, son derece mükemmel bir insandı"
Oyuncu Ediz Hun, Girik'le 1964'te tanıştıklarını belirterek, "58 yıl geçti. Olağanüstü bir kadındı. Dürüsttü, mertti. Menfaat peşinde hiç koşmadı. Tolstoy'un çok önemli bir özdeyişi var, 'İnsanın gerçek gücü, sıçrayışlarda değil, sarsılmaz duruştadır.' Böyle bir kadın, böyle bir sanatçıydı. Çok dürüst karakterli, son derece mükemmel bir insandı. Dostluğumuz bugüne kadar devam etti. Türk sanat alemi için çok büyük bir kayıptır. Teşrif ettiğiniz, geldiğiniz için sizlere minnettarız." ifadelerini kullandı.
Usta sanatçının kardeşi Günay Girik de 56 yıllık yaşamında, annesinden daha çok ablasını gördüğünü belirterek, "Başımıza bela olan bu koronavirüs salgını, aramızdan onu kopardı, aldı. Bodrum'u çok seviyordu. Hep Bodrum aşkını dilinden düşürmüyordu. Şimdi Memduh Ağabey'e, en büyük aşkının yanına gidiyor. Söylenecek bir laf bulamıyorum. Hepimizin başı sağ olsun." dedi.
- "Vicdanıyla, şefkatiyle yol göstericim oldu"
Fatma Girik'in yeğeni Fatma Ahu Turanlı da teyzesinin her zaman yanında olduğunu söyleyerek, şunları kaydetti:
"Vicdanıyla, şefkatiyle yol göstericim oldu, gerektiğinde sırtımı dayadığım koskocaman bir dağ oldu. Tüm kötülüklerin karşısında her zaman beni sevip, sarıp sarmaladı. Sevincimle sevinip, üzüntümle üzüldü. Bana her zaman bir anne oldu, yeri geldi dostum, arkadaşım, yeri geldi sırdaşım oldu. Anne olmak da böyle bir şey değil mi zaten? O beni belki karnında büyütmedi ama kalbinde büyüttü. Seni her zaman çok seveceğim. İçtenlikle söyleyebilirim ki, o ülkesinin her bir ferdini, dağını, taşını, toprağını, kedisini, köpeğini, ağacını, kuşunu, çiçeğini, böceğini her şeyini çok severdi. Hiçbir canlıya zarar gelsin istemezdi. Her zaman haksızlık ve vicdansızlıkların karşısındaydı. Ne mutlu ki o büyük sevgisi de hiçbir zaman karşılıksız kalmadı."
Çocuk Esirgeme Kurumundan koruyucu aile olarak 12 yaşında yanına aldığı manevi kızı Ahu Aşkar ise anneliği usta sanatçıdan öğrendiğini dile getirerek, "İyi ki annem oldu. İyi ki onun kızıyım. Onunla gurur duyuyorum. Onu çok seviyorum. O hala benim annem, benim çınar ağacım." ifadelerine yer verdi.
Beyoğlu Belediye Başkanı Haydar Ali Yıldız'ın da katıldığı törende, oyuncu Ümit Efekan ve Nur Sürer, yazar Zeynep Oral ve Şişli Belediye Başkanı Muammer Keskin de konuşma yaptı.
Sanatçının cenazesi, öğle vaktini müteakip Teşvikiye Camisi'nde kılınacak namazın ardından, Bodrum'a götürülecek.
Kaynak: