İSTANBUL (AA) - ABDOLSALAM SALIMI POOR - İran'ın eski Londra Büyükelçisi Celal Sadatiyan, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) Yönetim Kurulunda ABD, İngiltere, Fransa ve Almanya'nın öncülüğünde alınan İran aleyhinde kararın, Tahran'ın nükleer dosyasını Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyine (BMGK) taşımayı amaçladığını söyledi.
İran'da UAEA'ya bildirilmemiş 3 yerde nükleer bulguların tespit edilmesi ve söz konusu nükleer bulgulara ilişkin Tahran yönetimine yöneltilen soruların istenilen düzeyde yanıtlanmaması taraflar arasında gerginliğe neden oldu.
Ajansın, Tahran'ın bu 3 yere ilişkin yaptığı açıklamayı teknik olarak inandırıcı bulmadığını açıklaması üzerine, 8 Haziran'da UAEA Yönetim Kurulu, İran'a karşı karar aldı.
Bu gelişme üzerine İran, 9 Haziran'da Kapsamlı Ortak Eylem Planı olarak adlandırılan nükleer anlaşma kapsamında bu ülkenin nükleer programını denetlemek amacıyla Ajansın kullandığı kamera sistemleri başta olmak üzere çeşitli ekipmanları kaldırmaya başladığını duyurdu.
İran, 2 Kasım'da UAEA ile farklılıkları azaltmak için Viyana'ya bir heyet gönderdiğini duyurmuş, UAEA Başkanı Rafael Mariano Grossi ise 9 Kasım'da yaptığı açıklamada, İran'ın son toplantıda "yeni bir şey sunmadığını" söylemişti.
İran'ı nükleer programı konusunda UAEA ile iş birliği yapmamakla suçlayan ABD, Fransa, Almanya ve İngiltere, UAEA Yönetim Kuruluna, İran'ın "UAEA ile derhal iş birliği yapmasını" vurgulayan bir karar hazırladı.
İran'ın Birleşmiş Milletler Viyana Ofisi Daimi Temsilcisi Büyükelçi Muhsin Naziri, önceki gün konuyla ilgili yaptığı açıklamada, kararın "siyasi" olduğunu ve kabul edilmesinin İran ile UAEA arasındaki yapıcı ilişkileri etkileyebileceği uyarısında bulundu.
UAEA Yönetim Kurulunda 17 Kasım Perşembe günü oylanarak 35 ülkeden 26'sının oyunu alan kararda, UAEA ile yeterli iş birliği yapmamakla suçlanan İran'a, "bildirilmemiş 3 yerde bulunan uranyum izlerinin varlığına ilişkin derhal kabul edilebilir bir teknik açıklama sağlama" çağrısı yapıldı.
İran, nükleer müzakereler sonuca ulaşana kadar bu anlaşmadaki yükümlülüklerine geri dönmeyeceğine dair bir şart koymuştu. İran Atom Enerjisi Kurumu Başkan Yardımcısı Behruz Kemalvendi başkanlığındaki bir heyet geçen haftalarda bu sorunları çözmek için müzakerelerde bulunmak üzere Viyana'ya gitmesine rağmen söz konusu karar onaylandı.
Tahran'ın nükleer faaliyetlerini denetleyen UAEA'nın Yönetim Kurulunda İran aleyhinde alınan karara ilişkin AA muhabirine değerlendirmede bulunan İran'ın eski Londra Büyükelçisi Sadatiyan, "ABD ve Avrupalı müttefiklerinin Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı Yönetim Kurulunda kabul edilen karardaki amacı, İran'ın nükleer dosyasını Güvenlik Konseyine havale etmek ve nihayetinde de nükleer anlaşmadaki tetik mekanizmasını (Tahran'a yönelik BMGK yaptırımlarının geri getirilmesi) kullanmaktır." dedi.
- Karar, İranlı yetkili Kemalvendi müzakere için Viyana'ya gittiği sırada alındı
Kararın, İran Atom Enerjisi Kurumu Başkan Yardımcısı Kemalvendi başkanlığındaki bir heyetin UAEA ile Tahran arasındaki anlaşmazlıkları çözmek için müzakerelerde bulunmak üzere Viyana'ya gitmesine rağmen onaylandığına dikkati çeken Sadatiyan, Batı'nın İran'ın nükleer faaliyetlerine ilişkin tavrını sertleştirdiği yorumunu yaptı.
Bu durumun öngörüldüğünü söyleyen Sadatiyan, şöyle devam etti:
"Avrupa Birliği, İran'ın nükleer programının sınırlı ve kontrol altında olması için nükleer anlaşmayı yeniden canlandırmak istiyordu. Bu kapsamda İran ile ABD arasında arabulucu rolü oynadılar. AB, bunun yanı sıra İran'a yönelik yaptırımların kaldırılmasından faydalanmayı ve ülkemizin petrol ve doğal gazına erişebilmeyi hedefliyordu çünkü her iki Kuzey Akım hattında da sorun vardı ve ikinci hat için 12 milyar dolar harcayan Rusya'ya da yaptırım uygulandı.
Avrupa, İran ile Türkiye arasındaki uzun süredir kullanılmayan ve şu anda onarım çalışmaları devam eden eski gaz boru hattı üzerinden ülkemizden büyük miktarda gaz alabilmeyi umuyordu. Avrupalıların nükleer anlaşmayı canlandırmak için diğer bir motivasyonu da İran'ın, Rusya saflarına katılmasını engellemekti."
Nükleer anlaşmaya varılamadığını ve bu süreçte İran'ın Rusya'ya Ukrayna savaşında kullanması için silahlı insansız hava araçları sağlamakla suçlandığını hatırlatan İranlı eski diplomat, "Sonuç olarak ne nükleer anlaşmaya ulaşıldı ne de Avrupa İran'ın gazına erişebildi. Batılı ülkeler son dönemde İran'daki protestolara destek vererek İran ile gerginliğe yenilerini ekledi. Amerikalı yetkililer de nükleer anlaşma konusunun artık bu ülke için bir öncelik olmadığını açıkladı." ifadelerini kullandı.
Sadatiyan, İran ile müzakerelerin olumlu sonuçlanmaması halinde BMGK yaptırımlarını yeniden devreye sokabilecek "tetik mekanizmasının" uygulanabileceğine dikkati çekerek, bu durumda İran'ın daha büyük sorunlarla karşılaşabileceğini ancak bu aşamaya gelinip gelinmeyeceğinin henüz belli olmadığını söyledi.
İranlı diplomat, "İran Dışişleri Bakanı da bir sonuca varabilmek ve nükleer anlaşmayı yeniden canlandırabilmek için ABD'den bir mesaj almayı umduğunu söyledi. Katar gibi bazı ülkeler de bu alanda aracılık rolü oynuyor. Umman Dışişleri Bakanı da bir süre önce Tahran'a geldi ve Umman da bu konunun çözümü için çaba gösteriyor." diye konuştu.
Kaynak: