İSTANBUL (AA) - Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) Çevre, Biyoçeşitlilik ve İklim Değişikliği Çalışma Grubunca (ÇBİD) hazırlanan "İklim Değişikliği Çerçevesinde Su Kaynaklarının Mevcut Durumu ve Geleceği Çalıştayı", İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Süleyman Demirel Kültür Merkezi'nde başladı.
TÜBA'dan yapılan açıklamaya göre, 2 gün sürecek çalıştayın açılışını, İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, İTÜ Rektörü Prof. Dr. İsmail Koyuncu, TÜBA Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Şeker ve TÜBA Asli Üyesi ve ÇBİD Çalışma Grubu Yürütücüsü Prof. Dr. Mehmet Emin Aydın gerçekleştirdi.
Vali Yerlikaya, açılıştaki konuşmasında, bilim insanlarının yıllardır bıkmadan, usanmadan yaptıkları uyarıların, kaleme aldıkları bilimsel makalelerin sadece bugünü değil geleceği de yakından ilgilendirdiğini vurguladı.
İstanbul'da 2021 itibarıyla kişi başına düşen günlük su tüketim miktarının 186 litre, şehrin günlük genel su tüketiminin ise yaklaşık 3 milyar litre olduğuna işaret eden Yerlikaya, şu bilgileri verdi:
"Su konusundaki her olumsuzluk gıda ve sanayi üretimimize de yansıyacak. Bu noktada, her alanda olduğu gibi su ve enerji konularında da Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde şehrimizi geleceğe hazırlıyoruz. Geçtiğimiz 19 yıla baktığımızda, İstanbul'umuzda, sadece su alanında günümüz rakamlarıyla yapılan yatırım miktarı yaklaşık 19 milyar lira. Sel baskınlarına karşın 210 bin 900 metre dere yatağı ıslah edildi. Atık su arıtma tesisi sayısı 12'den 119'a çıktı yani 9 kat arttı."
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın öncülüğünde ilan edilen "2053 Net Sıfır Emisyon ve Yeşil Kalkınma Devrimi" rehberliğinde kısa, orta ve uzun ölçekli stratejiler belirlenerek iklim değişikliğinin yıkıcı etkilerinin azaltılmasına çalışıldığını aktaran Yerlikaya, "Raylı ulaşım sistemlerinden elektrikli araçlara, bisiklet yollarından elektrikli şarj istasyonlarına, yeşil üretimden yenilenebilir enerjiye yapılması gerekenleri el birliğiyle hayata geçireceğiz." ifadelerini kullandı.
- "Suyun olmadığı yerde hayat olmuyor"
İTÜ Rektörü Prof. Dr. Koyuncu da bugün geri dönüşüm ve sürdürülebilirlik kavramlarının tarihte hiç olmadığı kadar önem kazandığına işaret ederek, bunun en belirgin nedeninin, insanların bilinçsiz tüketim yapması ve artık dünyanın kaynaklarının da belirgin şekilde azaldığının gittikçe görünür hale gelmesi olduğunu kaydetti.
Birçok açıdan geri dönülmez bir yola girilmek üzere olunduğuna dikkati çeken Koyuncu, "Örneğin küresel ısınma bu meselelerin başında geliyor. Dolayısıyla kullandığımız eşyanın bir şekilde geri dönüştürülebilir olması, hayatın içinde başka bir role bürünerek hizmet etmesi ve kullanım ömrünü sürdürmesi, hatta bunu birçok kere yapabilmesi geri dönüşüm prensibinin en odak konusudur. Çalıştayın konusu olan su kaynakları açısından da suyun geri dönüşümü çok önemli bir hal alıyor." değerlendirmesinde bulundu.
TÜBA Başkanı Prof. Dr. Şeker ise doğal kaynaklar ve doğanın kullanımında sadece bireysel ihtiyaç olan alana saygı gösterilse bile yeterli geleceğini ancak insanların hırslarının, arzularının dünyayı daha yaşanmaz hale getirdiğini belirtti.
Suyun hayati bir değer olduğunu vurgulayan Şeker, "Suyun olmadığı yerde tarım ve hayvancılık, sağlık, enerji yani kısacası hayat olmuyor. Bu konudaki farkındalığımız günlük hayatımızda zaman ayırdığımız pek çok şeyden daha değerli. Bilim insanları, üzerlerine düşen sorumluluğu kısmen yapıyor. Araştırmalarda elde edilen sonuçlar gerekli mercilere iletilirken artık zamanımızın kalmadığını gösteriyor." ifadelerini kullandı.
Çağrılı konuşmacı olarak çalıştaya katılan Devlet Su İşleri Genel Müdürü Lütfi Akca "İklim Değişikliği, Türkiye Yeraltı ve Yüzeysel Su Kaynakları" hakkında konuşurken, Prof. Dr. Mehmet Emin Aydın da iklim değişikliğinin neden olacağı küresel sonuçlar ve Türkiye özelinde karşılaşılacak sorunlar hakkında bilgi verdi.
Altı oturumdan oluşan çalıştayda, çeşitli başlıklar altında bilim insanı, uzman ve kamu yöneticilerince 19 sunum gerçekleştirilecek.
Kaynak:
