Rekabet Kurumu Başkanı Küle, üretici ve tedarikçilerin, kendi ürünleri bakımından perakendecilerin nihai satış fiyatlarını ve fiyat artış zamanlarını koordine ettiğini belirterek, bunun sonucu oluşan rekabet ihlallerinin piyasadaki fiyatların suni olarak yükseldiğini söyledi.
Reklam alanı
Rekabet Kurulu'nca 2021 yılının Nisan ayında başlatılan ve 1,5 yıl süren 'tedarikçi soruşturması' kapsamında fiyatlama davranışları incelenen 13 üretici/tedarikçinin, 'topla-dağıt' niteliğine sahip kartele taraf olmak ve perakende seviyesinde faaliyet gösteren teşebbüslerin raf fiyatlarını belirlemek suretiyle kanunu ihlal ettikleri belirlendi.
Bu firmalara 878 milyon TL ceza verildi. Daha önce aynı konuda idari para cezası verilen soruşturma kapsamındaki 5 zincir marketin de topla-dağıt karteline taraf oldukları tespit edildi. Ancak önceki soruşturmada idari para cezası uygulandığından yeni idari para cezası uygulanmadı.
Rekabet Kurumu Başkanı Birol Küle, kararın, hızlı tüketim malları perakendeciliği sektöründe alınan ilk karar olmadığını söyleyerek, "Kurulumuz kamuoyunda 'zincir marketler soruşturması' olarak bilinen soruşturma sonucunda aldığı 28 Ekim 2021 tarihli kararıyla yemeklik yağ üreticisi 1 teşebbüs ile 5 ulusal zincir marketin topla-dağıt niteliğine sahip kartele taraf olduklarını ve ayrıca söz konusu yemeklik yağ üreticisi teşebbüsün perakende seviyesinde faaliyet gösteren teşebbüslerin raf fiyatlarını belirlediğini ve böylelikle anılan teşebbüsler tarafından kanunun 4'üncü maddesinin ihlal edildiğini tespit etmiş ve bu teşebbüslere idari para cezası vermişti. Nitekim bu soruşturmada elde edilen belgeler, 'tedarik soruşturması' olarak anılan 13 üretici/tedarikçinin ceza almasıyla sonuçlanan soruşturmanın açılmasına da yol açmıştı" dedi.
"En ağır rekabet ihlali"
Küle, her iki soruşturmanın da hızlı tüketim malları perakendeciliği sektöründe tedarikçiler ve perakendeciler arasındaki iş yapma biçiminin, rekabet ihlallerine yol açabilecek şekilde oluştuğunu gösterdiğini belirterek, şunları kaydetti:
"Bu yaygın iş yapma biçimi çerçevesinde, ilk olarak üretici/tedarikçi teşebbüsler, kendi ürünleri bakımından perakendecilerin nihai satış fiyatlarını ve fiyat artış zamanlarını koordine ediyor. Bir başka deyişle, perakendeciler ortak tedarikçileri aracılığıyla birbirlerinin geleceğe yönelik fiyatları, fiyat artış tarihleri, dönemsel aktiviteleri ve kampanyaları gibi rekabete hassas bilgilerinden haberdar oluyor ve kendi davranışlarını buna göre şekillendiriyor. Rekabet hukuku terminolojisinde 'topla-dağıt tipi kartel' olarak nitelendirdiğimiz ve en ağır rekabet ihlalleri arasında sayılan bu durum ise perakendeciler arasındaki fiyat rekabetini ortadan kaldırıyor.
İkinci olarak, bu yaygın iş yapma biçimi, tedarikçilerin perakende seviyede faaliyet gösteren teşebbüslerin raf fiyatlarına müdahale etmesini ve perakendecilerin nihai satış fiyatlarını belirlemesini de içeriyor. Nihayetinde, perakende seviyesinde faaliyet gösteren teşebbüslerin nihai satış fiyatlarının aynı düzeyde olmasına yol açan ve yeniden satış fiyatının tespiti olarak nitelendirilen bu durum ise yine benzer şekilde perakende seviyesindeki fiyat rekabetini ortadan kaldırıyor."
"Tüketicilerin doğrudan zarar görmelerine neden oluyor"
Serbest rekabet piyasalarında, teşebbüslerin satış fiyatlarını serbestçe ve birbirleriyle rekabet halinde belirlenmelerinin beklendiğini söyleyen Küle, zira teşebbüsler arasındaki rekabetin, fiyatların düşmesini, ürün ve hizmet çeşitliliği ile kalitenin artmasını sağlayacağını ve nihayetinde tüketiciler bakımından fayda yaratacağı kaydetti.
Ayrıca rekabetin tesisinin dolaylı olarak fiyat istikrarına, ekonomik büyümeye, uluslararası rekabetçiliğe de katkı sağlayacağına dikkati çeken Küle, "Bu nedenle hızlı tüketim malları sektöründe yaygın olarak görülen iş yapma biçimleri sonucunda meydana gelen rekabet ihlalleri, teşebbüslerin fiyatlarını serbestçe belirlemelerini engelliyor ve piyasadaki fiyatların suni olarak yükselmesine ve tüketicilerin bu durumdan doğrudan zarar görmelerine neden oluyor." dedi.
Küle, şöyle devam etti: "Ayrıca, bu davranışlar dolaylı olarak ülke ekonomisi üzerinde de olumsuz etkilere yol açıyor. Üstelik bu rekabet ihlallerinin ekmek, alkolsüz içecekler, atıştırmalık ürünler, kişisel temizlik malzemeleri gibi tüketicilerin bütçesi içerisindeki payı yüksek olan hızlı tüketim malları perakendeciliği sektöründe gerçekleştiği dikkate alındığında, tüketicinin uğradığı zararın büyüklüğü daha da çarpıcı hale geliyor. Bu nedenle sektörde faaliyet gösteren teşebbüslerin iş yapma biçimlerini değiştirmeleri ve rekabet hukuku kurallarına uygun hale getirmeleri zaruri hale gelmiştir. Biz kararlarımız ile piyasa oyuncularına bu konuda farkındalık kazandırdığımızı düşünüyoruz. Rekabet Kurumu olarak soruşturmalar ve rekabet savunuculuğu yoluyla piyasalarda etkin rekabet ortamının tesis edilmesini ve korunmasını sağlamaya yönelik çalışmalarımıza devam edeceğiz."
Bu firmalara 878 milyon TL ceza verildi. Daha önce aynı konuda idari para cezası verilen soruşturma kapsamındaki 5 zincir marketin de topla-dağıt karteline taraf oldukları tespit edildi. Ancak önceki soruşturmada idari para cezası uygulandığından yeni idari para cezası uygulanmadı.
Rekabet Kurumu Başkanı Birol Küle, kararın, hızlı tüketim malları perakendeciliği sektöründe alınan ilk karar olmadığını söyleyerek, "Kurulumuz kamuoyunda 'zincir marketler soruşturması' olarak bilinen soruşturma sonucunda aldığı 28 Ekim 2021 tarihli kararıyla yemeklik yağ üreticisi 1 teşebbüs ile 5 ulusal zincir marketin topla-dağıt niteliğine sahip kartele taraf olduklarını ve ayrıca söz konusu yemeklik yağ üreticisi teşebbüsün perakende seviyesinde faaliyet gösteren teşebbüslerin raf fiyatlarını belirlediğini ve böylelikle anılan teşebbüsler tarafından kanunun 4'üncü maddesinin ihlal edildiğini tespit etmiş ve bu teşebbüslere idari para cezası vermişti. Nitekim bu soruşturmada elde edilen belgeler, 'tedarik soruşturması' olarak anılan 13 üretici/tedarikçinin ceza almasıyla sonuçlanan soruşturmanın açılmasına da yol açmıştı" dedi.
"En ağır rekabet ihlali"
Küle, her iki soruşturmanın da hızlı tüketim malları perakendeciliği sektöründe tedarikçiler ve perakendeciler arasındaki iş yapma biçiminin, rekabet ihlallerine yol açabilecek şekilde oluştuğunu gösterdiğini belirterek, şunları kaydetti:
"Bu yaygın iş yapma biçimi çerçevesinde, ilk olarak üretici/tedarikçi teşebbüsler, kendi ürünleri bakımından perakendecilerin nihai satış fiyatlarını ve fiyat artış zamanlarını koordine ediyor. Bir başka deyişle, perakendeciler ortak tedarikçileri aracılığıyla birbirlerinin geleceğe yönelik fiyatları, fiyat artış tarihleri, dönemsel aktiviteleri ve kampanyaları gibi rekabete hassas bilgilerinden haberdar oluyor ve kendi davranışlarını buna göre şekillendiriyor. Rekabet hukuku terminolojisinde 'topla-dağıt tipi kartel' olarak nitelendirdiğimiz ve en ağır rekabet ihlalleri arasında sayılan bu durum ise perakendeciler arasındaki fiyat rekabetini ortadan kaldırıyor.
İkinci olarak, bu yaygın iş yapma biçimi, tedarikçilerin perakende seviyede faaliyet gösteren teşebbüslerin raf fiyatlarına müdahale etmesini ve perakendecilerin nihai satış fiyatlarını belirlemesini de içeriyor. Nihayetinde, perakende seviyesinde faaliyet gösteren teşebbüslerin nihai satış fiyatlarının aynı düzeyde olmasına yol açan ve yeniden satış fiyatının tespiti olarak nitelendirilen bu durum ise yine benzer şekilde perakende seviyesindeki fiyat rekabetini ortadan kaldırıyor."
"Tüketicilerin doğrudan zarar görmelerine neden oluyor"
Serbest rekabet piyasalarında, teşebbüslerin satış fiyatlarını serbestçe ve birbirleriyle rekabet halinde belirlenmelerinin beklendiğini söyleyen Küle, zira teşebbüsler arasındaki rekabetin, fiyatların düşmesini, ürün ve hizmet çeşitliliği ile kalitenin artmasını sağlayacağını ve nihayetinde tüketiciler bakımından fayda yaratacağı kaydetti.
Ayrıca rekabetin tesisinin dolaylı olarak fiyat istikrarına, ekonomik büyümeye, uluslararası rekabetçiliğe de katkı sağlayacağına dikkati çeken Küle, "Bu nedenle hızlı tüketim malları sektöründe yaygın olarak görülen iş yapma biçimleri sonucunda meydana gelen rekabet ihlalleri, teşebbüslerin fiyatlarını serbestçe belirlemelerini engelliyor ve piyasadaki fiyatların suni olarak yükselmesine ve tüketicilerin bu durumdan doğrudan zarar görmelerine neden oluyor." dedi.
Küle, şöyle devam etti: "Ayrıca, bu davranışlar dolaylı olarak ülke ekonomisi üzerinde de olumsuz etkilere yol açıyor. Üstelik bu rekabet ihlallerinin ekmek, alkolsüz içecekler, atıştırmalık ürünler, kişisel temizlik malzemeleri gibi tüketicilerin bütçesi içerisindeki payı yüksek olan hızlı tüketim malları perakendeciliği sektöründe gerçekleştiği dikkate alındığında, tüketicinin uğradığı zararın büyüklüğü daha da çarpıcı hale geliyor. Bu nedenle sektörde faaliyet gösteren teşebbüslerin iş yapma biçimlerini değiştirmeleri ve rekabet hukuku kurallarına uygun hale getirmeleri zaruri hale gelmiştir. Biz kararlarımız ile piyasa oyuncularına bu konuda farkındalık kazandırdığımızı düşünüyoruz. Rekabet Kurumu olarak soruşturmalar ve rekabet savunuculuğu yoluyla piyasalarda etkin rekabet ortamının tesis edilmesini ve korunmasını sağlamaya yönelik çalışmalarımıza devam edeceğiz."
Kaynak:
Reklam alanı
Son dakika gelişmelerden anında haberdar olmak için WhatsApp haber kanalımıza katılın.
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.
Yasal Uyarı: Yayınlanan haberler, köşe yazıları, fotoğraflar, yazı dizileri ve her türlü eserin tüm hakları
Mirajans Medya İletişim Reklam Haber ve Prodüksiyon A.Ş.'ye aittir. Kaynak gösterilerek bile olsa eserin bütünü veya
bir kısmı özel izin alınmadan kullanılamaz.
⚡ BU HABERE EMOJİYLE TEPKİ VER!
👏
0
❤️
0
😊
3
😡
3
👎
4
😂
0
😢
0
😲
0
Toplam 10 tepki
Alakasi yok halki kine ve nefrete suruklemek icin yapilan bir uygulama bu sabr az kaldi geri dengelencek hepsinin fiyati Temenimiz o yonden
Yorum Yap
Trafikte suikast! 1 kişi öldü: 4 ilde 9 kişi gözaltına alındı
Konya'da hafif ticari araç ile otomobil çarpıştı: 8 yaralı
Hamas: Kudüs'te yeni yerleşim birimi kurması İsrail'in uzun siciline işlenen yeni bir suç
Kız arkadaşı tarafından çalılıkların arasında ölü bulundu
Konya'da park halindeki otomobilde yangın çıktı
Konya’da 3 katlı binada yangın
Konya'da "Birlikte Gülen Çiftler Daha Uzun Yaşar" semineri düzenlendi
Bakan Tunç, hakim ve savcı yardımcılığı sınavına girecek adaylara başarılar diledi
Soykırımcı İsrail'den, Batı Şeria'da taş atan Filistinlileri öldürme emri
8 öğrenciye cinsel istismarda bulunan öğretmene 65 yıl hapis cezası
Öğretmen affetti yönetim affetmedi! Öğretmenlerine zorbalık yapan ve dalga geçen 5 öğrenci okuldan atıldı
ASELSAN'dan NATO üyesi ülkeye ihracat: 410 milyon dolarlık imza