ANKARA (AA) - Yazar Musa Anter'in 1992'de öldürülmesi ve AK Parti MKYK Üyesi Orhan Miroğlu'nun yaralanması ile bazı eylemlerden sorumlu tutulan "Yeşil" kod adlı Mahmut Yıldırım'ın da arasında olduğu 18 sanık hakkındaki dava, zaman aşımı gerekçesiyle düşürüldü.
Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya sanıklar katılmazken, sanık ve müdahil avukatları ile HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar ve bazı milletvekilleri salonda hazır bulundu.
Mahkeme Başkanı, dava dosyasına gelen evrakı okuduktan sonra taraflara söz verdi.
Müşteki avukatları davanın "zaman aşımı" nedeniyle bitirilmemesini, dosyanın "insanlığa karşı işlenen suç" kapsamında değerlendirilmesini ve süreden muaf tutulmasını talep etti.
Sanık avukatları da "zaman aşımı" kararının uygulanmasını talep etti.
Cumhuriyet savcısı, mütalaasında Musa Anter ve Ayten Öztürk'ün öldürülmesi ve Orhan Miroğlu'nun yaralanmasına ilişkin kamu davasının zaman aşımı süresi dolduğundan düşmesine karar verilmesini talep etti.
Savcı, sanıkları arasında "Yeşil" kod adlı Mahmut Yıldırım'ın da olduğu Diyarbakır 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen ve daha sonra dava dosyasıyla birleştirilen "JİTEM davası"nın dosyadan ayrılmasını talep etti.
Beyanların ardından kararını açıklayan mahkeme, savcılık mütalaası doğrultusunda karar vererek davanın "zaman aşımı" gerekçesiyle düşürülmesine karar verdi.
Mahkeme, önceki celselerde dava dosyasıyla birleşen, suç tarihi 1996 olan 16 sanıklı "JİTEM davası"nın ayrılmasına hükmetti.
- Sancar'ın açıklaması
Duruşmanın ardından adliye önünde basın açıklaması yapan HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, düşme kararının hukuksuz olduğunu ve bu durumun kendileri için sürpriz olmadığını söyledi.
Evrensel hukuk ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne göre Anter cinayetinin "insanlığa karşı işlenen" suçlar kapsamında olduğunuz belirten Sancar, buna rağmen Anter cinayeti başta olmak üzere bütün faili meçhul dosyaların takipçisi olacaklarını ifade etti.
- Davanın geçmişi
Anter'in ölümü, Miroğlu'nun yaralanmasıyla sonuçlanan saldırıya ilişkin dava Diyarbakır'da açılmış, güvenlik gerekçesiyle Ankara'ya nakledilmişti.
İddianamede, eylemi Mahmut Yıldırım'ın planladığı ve yönettiği, Hamit Yıldırım'ın eylemi gerçekleştirdiği, dönemin Jandarma İstihbarat Grup Komutan Vekili Savaş Gevrekçi'nin ise emri altında bulunan Abdülkadir Aygan'ı faillere yardım için görevlendirdiği öne sürülmüştü.
Sanıkların, "taammüden adam öldürmek" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapsin yanı sıra "halkı isyana teşvik ve birbiri aleyhine silahlandırarak mukateleye (vurmaya) teşvik etmek" ve "adam yaralamak" suçlarından da cezalandırılmaları istenmişti.
Dava görüldüğü sırada sanıklardan Mahmut Yıldırım ve Abdülkadir Aygan'ın da arasında bulunduğu Diyarbakır 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki 16 sanıklı JİTEM davası ile Elazığ 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılan ve Ayten Öztürk'ün 1992'de kaybolduktan iki ay sonra ölü bulunmasına ilişkin dava da Anter ve Miroğlu ile ilgili davayla birleştirilmişti.
Kaynak: