Selçuk Üniversitesi Müzesi Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen sempozyumun açılış konuşmasını Selçuklu Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Mustafa Demirci yaptı. Hz. Mevlana’nın yaşadığı dünyadaki temaslarına, ilişkilerine eğilen bir program hazırladıklarını belirten Demirci, “Bu program merkeze Mevlana’yı alsa da Selçuklu Anadolu’sundaki başkent Konya’nın entelektüel, ilmi, dini hayatına da projeksiyon tutuyor. Selçuklu tarihiyle ilgili önemli bir açılım sağlıyor. Sempozyumda öncelikle Mevlana’nın ailesinden başladık; yaşadığı dönemdeki devlet adamları, sık sık bir araya geldiği ulemalara yoğunlaşarak tebliğler hazırladık” diye konuştu.
Mevlâna Celaleddin-i Rumi'nin, zaman ve mekân sınırlarını aşarak çağlar boyunca yankılanan mesajının, bugün hâlâ insanlığa rehberlik etmeye devam ettiğini vurgulayan Selçuk Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Haldun Soydal da “Selçuklu Devleti’nin bilimde, sanatta ve düşüncede zirveye ulaştığı bir dönemde, Mevlâna’nın bu büyük medeniyetin ruhuna kattığı değerler, medeniyetimizin temel taşlarını oluşturuyor. Mevlâna yalnızca Anadolu’nun değil, tüm insanlığın kalbine dokunan büyük bir İslam âlimi ve gönül insanı” dedi.
Batının, Anadolu’nun her köşesindeki bilgeleri ciddiye aldığını ve onlarla ilgili bilimsel araştırmalar yaptığını dile getiren İslam Tarih, Sanat ve Kültür Araştırma Merkezi (IRCICA) Genel Direktörü Prof. Dr. Mahmud Erol Kılıç ise “Biz ise bunları hafife alıyoruz. Gayriciddi kişiler olarak görüyoruz ancak öyle değil. Bugün rasyonalist yöntemler, pozitif bilimlerde dahi tartışmaya açıldı. Fizik teorilerini alt üst eden kuantum fiziği içerisindeki sicim teorisinin, Hz. Mevlana’nın ‘Evrende her nesne birbirine sicimle bağlıdır’ beyitinden ilhamla oluşturulduğuna dair itiraflar yapıldı” şeklinde konuştu.
Açılış konuşmalarının ardından başkanlığını Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Haldun Soydal’ın yaptığı birinci oturuma geçildi.
Sempozyum, 13 Aralık’ta sona erecek.
Kaynak: Haber Merkezi
