ANKARA (AA) - Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, 6. Dönem Toplu Sözleşmesine ilişkin, "Bu toplu sözleşmede kapsam genişledi, kazanım sayısı arttı, görüşülemez ve teklif edilemez denilen konular masada görüşüldü ve karara bağlandı. Bundan önceki 5 toplu sözleşmeden çok daha fazla kazanımımızın olduğu şu ana kadarki en iyi toplu sözleşme diye ifade ediyorum." dedi.
Konfederasyonun genel merkezinde basın mensupları ile kahvaltılı toplantıda bir araya gelen Yalçın, 6. Dönem Toplu Sözleşmesi kapsamında elde edilen kazanımlara ve eleştirilere ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Yalçın, görüşmelerin disiplinli bir şekilde yürütüldüğünü belirterek hizmet kazanımlarıyla birlikte toplam kazanım sayısının 350 olduğunu söyledi.
Toplu sözleşmenin sadece oransal rakamlarla değerlendirilmesinin yanlış olduğunu vurgulayan Yalçın, "Oransal rakamla bile değerlendirilmiş olsa yüzde 28,61'in maaşlara 2 yıllık yansıması olacak bir genel toplu sözleşme de var. Örgütler açısında burada 400 liralık bir toplu sözleşme ikramiyesiyle birlikte yüzde 30'un altında bir iyileştirme hiç kimsede yok. Sözleşmede yüzde 30 ila 40 arasında iyileştirme var." diye konuştu.
Yalçın, memurları temsil eden Kamu-Sen ve KESK'e görüşmeleri ortak yürütmek için bir mektup yazdığını ifade ederek KESK'in çağrıya nezaket kurallarından uzak bir şekilde olumsuz cevap verdiğini söyledi.
- "Müzakerede bereket, sözleşmede nezaket..."
Türkiye Kamu-Sen ile 51 maddeyi birlikte hazırladıkları bilgisini veren Yalçın şöyle devam etti:
"Masada uzlaşmasaydık yüzde 23 ile hakeme gidilecekti. Hizmet kollarında elde ettiğimiz yıllık maliyeti 7 milyarı aşan bir rakam yok sayılacaktı. Bize 'Gidin hakemde hakkınızı arayın.' denilecekti. Genel toplu sözleşmelerinde bu maliyetin dışında başka kazanımlar da elde ettik. Bizim toplu sözleşmemizi anlamlandırmak ve ne olduğunu anlamak için 11 hizmet kolundaki tüm sözleşme metinlerine ve kazanımlarına ayrı ayrı bakmak gerekiyor. Bunun hepsi bir oransal büyüme getiriyor.
Bu toplu sözleşmede kapsam genişledi, kazanım sayısı arttı, görüşülemez ve teklif edilemez denilen konular masada görüşüldü ve karara bağlandı. Bundan önceki 5 toplu sözleşmeden çok daha fazla kazanımımızın olduğu şu ana kadarki en iyi toplu sözleşme diye ifade ediyorum. Mücadelede heybet, müzakerede bereket, sözleşmede nezaket ile bitmiş bir süreçten bahsediyorum."
- "Bazen yetkili olmamak daha büyük avantajdır"
İşçi ile memur sözleşmesinin kıyaslanmasını doğru bulmadığını aktaran Yalçın, işçi sözleşmesinde kamuda 700 bin işçi için çalışma yürütüldüğünü, memur görüşmelerinde ise emekliler ile birlikte 6 milyon insan için çalışma yapıldığını kaydetti.
İşçi sendikalarının, 6 aylık enflasyon rakamının ortaya çıkmasıyla masaya oturduğunu kaydeden Yalçın şöyle devam etti:
"Bizde önümüzdeki 2 yıla 6 ay kala sözleşme süreci başlıyor. Yani ortada gerçekleşmiş enflasyon rakamı yok. Hedef enflasyon ve büyüme rakamları üzerinde masaya gelinen bir sistem söz konusudur. Onun için işçi ve memur sözleşmelerini birebir kıyaslamak düğmeleri baştan yanlış iliklemektir. Biz bu konudaki kargaşayı ortadan kaldırma konusunda istekliyiz. Konfederasyon olarak 4688 sayılı yasanın değişmesi konusunda uzun süredir gündem oluşturuyoruz. Bizim toplu sözleşmelerimiz de işçi sözleşmeleri gibi aynı döneme denk gelsin ve aynı sistem ile yürütülsün.
Bir diğer konu da işçi sendikalarında sözleşmeyi imzalayan yetkili sendikaya kendi üyesi herhangi bir ödeme yapmadan toplu sözleşmeden istifade eder. Diğer sendikalar da dayanışma aidatı ödeyerek toplu sözleşmeden faydalanırlar."
Memur toplu sözleşmesinde yetkili olmanın, örgütlü olmanın bir öneminin olmadığına işaret eden Yalçın, "Bazen yetkili olmamak daha büyük avantajdır. Çünkü aynı hakları alıyorsunuz. Memur sözleşmeleri açısından böyle bir adaletsiz zeminimiz var." dedi.
- "Bir manipülasyonla operasyon yapılmak isteniyor"
Konfederasyon olarak sözleşme sürecindeki en büyük eylemlerini 1997'de Anadolu Meydanı'nda gerçekleştirdiklerini aktaran Yalçın, sürece katkı sunmaları için görüşmelerden önce ve sonra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan'ın yanı sıra AK Partili yetkililerle de toplu sözleşmelerin önemine ilişkin müzakerelerde bulunduğunu belirtti.
Teşkilatının sözleşmelerden memnun olduğunu ifade eden Yalçın, toplu sözleşmelere ilişkin kirli bir algı yürütüldüğünü dile getirerek şunları kaydetti:
"Siyasal gündemi beslemeye yönelik buradan bir kargaşa ve kavga ortamı bekleniyor olabilir. Bu rakamlar, bu tip şeyleri imkansız kılıyor. Bir manipülasyonla operasyon yapılmak isteniyor. Bizim aldığımız 400 lira iyileştirme, sendikanın kasasına değil üyenin kesesinedir. 31 Mart yerel seçimleri sonrasında partinize bağlı sözleşmelileri, emekçileri, sözleşmeli memurları iki satır yazı ile kapının önüne koydular. Adana'da 468 olmak üzere toplam 1400 kişi kapının önünde konuldu. 'Hiçbir emekçinin emeğine dokunmayacağız, emeğe saygımız var.' derken emeği katlettiler ve mücadeleyi kundakladılar. Bizim adımız derman dediler ama ferman çıktı. Bahar dediler, kara kış çıktı. Peki bu belediyeler bunları ortaya koyarken cümle kurmayan, sus pus olan siyasiler şimdi emekçileri mi düşünerek cümle kuruyor? Emekçiler konusunda samimi olacaklarsa önce belediyelerinden attıkları adamların tamamını işçiler dahil iade etmeleri lazımdır."
- 3 bin 600 ek gösterge
Ali Yalçın, 4 meslek grubundaki memurlar için uygulanacak 3 bin 600 ek gösterge çalışmasının kapsamına ilişkin gelen soru üzerine, "Bu konuda bazı meslek grupları üzerinden ifade edilen hükmü genişletme konusunda bir mücadelemiz söz konusuydu. '3 bin 600 ek gösterge dahil ek göstergelerin düzenlenmesi' diye maddenin hükmü bu şekilde geçti. Bu konuda bir sınırlamayı asla uygun bulmadık." diye konuştu.
Kaynak: