TRABZON (AA) - Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Huriye Martı, "Peygamberimizin daveti dürüstlüğe, doğruluğa ise, nezakete, edebe ise biz o davete kulak vereceğiz ve Peygamber Efendimizin yolundan giderken elimizden ve dilimizden hiç kimsenin zarar görmediği müminler olmak için gayret edeceğiz." dedi.
Martı, Camiler ve Din Görevlileri Haftası ile Mevlid-i Nebi Haftası dolayısıyla Hamamizade İhsan Bey Kültür Merkezi'nde düzenlenen "Peygamberimiz, Cami ve İrşat" konulu programda, Hz. Muhammed'in hayatı hakkında bilgi verdi.
Hz. Muhammed'in son derece mütevazi olduğunu vurgulayan Martı, "Sevgili Peygamber Efendimizin biliyoruz ki adı güzeldi, kendi güzeldi. Sevgili Peygamberimizin özü güzeldi, sözü güzeldi, yüzü güzeldi. Efendimizde insanları rahatsız edecek en ufak bir hal olmazdı. Bağırıp çağırmazdı, küfretmez, lanet okumaz, bedduadan nefret ederdi. Peygamber Efendimiz çok öfkelendiğinde bile sabrederek sakince uyarırdı." diye konuştu.
Martı, Hz. Muhammed'in çok cesur bir insan olduğuna işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Güçlü, kudretli ve cesur bir erkekti ama daima yumuşak huylu ve sakin olmayı sever, asla şiddetli ve öfkeli davranmazdı. Peygamber Efendimiz alemlere rahmet olsun diye gönderilmişti ve o merhamet hayatının her anında hissedilirdi. Biz bugün Peygamber Efendimizin çağrısını konuşmak için buradayız. Onun ümmeti olmakla duyduğumuz şeref bizlere yeter. Ne zengin olmakla, ne soylu olmakla, ne makam sahibi, ne yüce gönüllü olmakla elde edilemeyecek bir şereftir Peygambere ümmet olmak. Allah bu şerefin değerini bilenlerden eylesin bizi."
Martı, Hz. Muhammed'in Medine'ye hicret ettiğinde ilk yaptırdığı işlerden birisinin mescit inşa ettirmek olduğunu belirterek, "Bugün o yeşil kubbesiyle hepimizin bildiği o Medine mescidi, Mescid-i Nebevi Peygamber Efendimiz tarafından bizzat inşaatında kendisi de çalışarak inşa edilen ilk mescitti." dedi.
Mescidin yapım amacına değinen Martı, şöyle devam etti:
"Çünkü orada Allah Resulü İslam'ı anlatacaktı. Kime anlatacaktı? Erkeklere, kadınlara, yaşlılara, gençlere, çocuklara. İslam'ı kabul edenlere, etmeyenlere. Kendisini ziyarete gelen, uzak yollardan gelip de 'Bir peygamber gelmiş, onu bir dinleyeyim.' diye merak edenlere, Medine'nin yerlilerine, herkese ama herkese bu mescitte Peygamberimiz İslam'ı anlatacaktı."
Martı, Hz. Muhammed'in hiç usanmadan, aynı kararlılıkla ve azimle İslam'ı anlatmaya devam ettiğini aktararak, şunları kaydetti:
"Peygamber Efendimiz iman esaslarını, Allah'a imanı, peygambere imanı, kitaplara imanı, ahirete imanı, kaza ve kadere imanı, meleklere imanı hep o mescitte anlattı. Peygamberimiz mescitte ilim ve irfan, hikmet dağıtıyordu. İşte o süreçlerde mescidin son derece herkesi birleştiren, buluşturan, kaynaştıran bir rolü vardı. Şehrin kalbi mescitte atıyordu. Dolayısıyla bugün bizim de camilerimizin, mescitlerimizin ve din görevlilerimizin son derece büyük bir vazifeyi icra ettiğini, Peygamber mesleğini devam ettirdiğini söyleyebiliriz."
- "Peygamberimiz mescidinin kapılarını kadınlara ve çocuklara kapatmadı"
Hz. Muhammed'in mescidinin kapılarını herkese açtığını örnekleriyle anlatan Martı, "Peygamber Efendimizin arkasında saf tutup namaz kıldılar. Sadece erkekler değil, hanımlar da beş vakit Peygamberimizin arkasında namaz kılabiliyordu. Peygamberimiz mescidinin kapılarını kadınlara ve çocuklara kapatmadı." diye konuştu.
Martı, Hz. Muhammed'in insanlara davetine dikkati çekerek, sözlerini şöyle tamamladı:
"Peygamberimizin daveti dürüstlüğe, doğruluğa ise, nezakete, edebe ise biz o davete kulak vereceğiz ve Peygamber Efendimizin yolundan giderken elimizden ve dilimizden hiç kimsenin zarar görmediği müminler olmak için gayret edeceğiz. Peygamber davetine kulak vermek müminin vazifesidir. Çünkü sünnete ittiba farzdır. Allah bizi onun yolundan ayırmasın."
Trabzon Valisi İsmail Ustaoğlu, Büyükşehir Belediye Başkanı Murat Zorluoğlu ile İl Müftüsü Osman Aydın'ın da açılış konuşması yaptığı programda, Kur'an-ı Kerim tilaveti gerçekleştirildi, il ve ilçe müftülükleri tarafından hazırlanan dini yayınlar ve el sanatları sergisi gezildi.
Kaynak: