35 yaşındaki Danimarkalı bilim insanı Ane Andresem, Paludan'ın insanlar arasında gerilime neden olmak için provokasyona başvurduğunu söyledi.
Andresem, "O bunu yalnızca insanları öfkelendirmek için yapıyor. Bu yüzden yaptığı şeyin hiç mantıklı olmadığını düşünüyorum. Yasal olarak İstediği her şeyi yapabilir, her şeyi söyleyebilir ancak bu, o hareketin doğru olduğu anlamına gelmez. İncil de yakabilirdi. Kişisel olarak bu konu beni ilgilendirmiyor ancak birçok Müslüman'ın öfkelendiğine şahit oldum." diye konuştu.
Andresem, İsveç, Norveç ve Danimarka gibi ülkelerde, böyle eylemlere "aptalca da olsa ifade özgürlüğünün korunması için izin verildiğini" belirtti.
51 yaşındaki Danimarkalı girişimci Dorchemie Svain de Paludan'ı "kaçık biri" olarak nitelendirerek, polisin ve devletin bu adama bu kadar zaman ayırmasına neden izin verildiğini anlamadığını söyledi.
Svain, Paludan'ın Kur'an-ı Kerim yakmasının Müslümanları ve diğer insanları provoke etmesiyle ilgili, "Eğer bu insanları provoke ediyorsa, yapmayacaksın. Bunu neden yapıyorsun? Bence yapmamalısın. Böyle bir davranış insanları kızdırıyor veya üzüyorsa bunu neden yapasın?" dedi.
Svain, Danimarka'da farklı yasalar olduğunu, ifade özgürlüğü adı altında, "aptalca da olsa bu tür eylemlere izin verildiğini" belirtti.
İsmini vermek istemeyen bir Danimarkalı da "Paludan'ın yaptığı bu eylem sadece soruna neden oluyor. Danimarkalılar böyle davranışları sevmiyor. Çok üzücü. Bu bir çılgınlık ve her yerde sorun yaratıyor." ifadesini kullandı.
Danimarkalı, Paludan'ın normal bir insan olmadığını ve akıl sağlığı problemi olduğunu ve bu eylemin, Müslümanların yanı sıra Danimarka toplumunu da provoke ettiğini söyledi.
"Kur'an-ı Kerim'in yakılması çok kötü bir durum"
39 yaşında dijital pazarlama sektöründe çalışan Teis, "Kur'an-ı Kerim'in yakılması çok kötü bir durum. Danimarka'nın neredeyse yüzde 99'unun bunu desteklediğine inanmıyorum." dedi.
Danimarka'da Kur'an-ı Kerim'in ilk kez yakılmadığını, bunun insanları provoke etmeyi amaçladığını dile getiren Teis, "Danimarka'daki ifade özgürlüğü, bu eylemin yapılmasına izin veriyor. Bunu kimse desteklemese de ifade özgürlüğünün bir parçası." diye konuştu.
Onlarca polisin Paludan'ı Kur'an-ı Kerim yakarken korumasının saçma olduğunu söyleyen Teis, aksi takdirde kötü şeyler yaşanabileceğinden de endişe edildiğini söyledi.
Danimarka'da iletişim teknolojisi alanında çalışan 60 yaşındaki Norveçli Paul Byberg de ifade özgürlüğü kavramının dine küfretmekle sınırlandırılması gerektiğine değinerek, "Müslümanların önünde Kur'an-ı Kerim'i yakmak, yasa dışı olmalı. Bence Paludan hapse girmeli." dedi.
Byberg, yasaların değişmesi ve dine küfretmenin ifade özgürlüğünün bir parçası olmaması gerektiğini vurgulayarak "Paludan'ın Kur'an-ı Kerim yakması, ifade özgürlüğü değil dine bir hakarettir. Aynı zamanda bu, Müslümanlara karşı bir küfürdür. Kur'an-ı Kerim'in yanı sıra diğer dini kitapların da yakılması, dine küfür ve hareket içeriyor." dedi.
Paludan, İsveç'te de Kur'an-ı Kerim yakmıştı
İsveç'in başkenti Stockholm'de 21 Ocak'ta Danimarkalı aşırı sağcı Sıkı Yön Partisi lideri Rasmus Paludan, Türkiye'nin Stockholm Büyükelçiliği önünde Kur'an-ı Kerim yakmış, kalabalık polis korumasında gerçekleştirilen eylem sırasında Paludan'ın yanına kimsenin yaklaşmasına izin verilmemişti.
Paludan, 27 Ocak'ta da Danimarka'da cami karşısında ve Türkiye'nin Kopenhag Büyükelçiliği önünde Kur'an-ı Kerim yakmıştı.
Hollanda'da da ırkçı Batı'nın İslamlaşmasına Karşı Vatansever Avrupalılar (PEGIDA) hareketi lideri Edwin Wagensveld, Lahey kentinde tek başına yaptığı eylemde, Kur'an-ı Kerim yırtmıştı.
Türkiye ve birçok ülkede, İsveç, Hollanda ve Danimarka'da Kur'an-ı Kerim'e yapılan saldırılar protesto ediliyor.
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.
