ANKARA (AA) - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Hiç kimsenin partisinde, kendi dost ortamında, evinde nasıl davrandığına elbette karışmayız ama buradan herkesi Türkiye Büyük Millet Meclisinin asaletine, nefasetine, nezahetine, nezaketine, izzetine, velhasıl bu yüce kurumun faziletine uygun davranışlar sergilemeye davet etmek de bizim görevimizdir." dedi.
Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde yapılan Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısı'nın ardından millete seslendi.
TBMM Genel Kurulunda sürmekte olan bütçe görüşmelerinin ülke ve millet için hayırlara vesile olmasını dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi:
"Bütçe hakkı, yasama, yürütme, yargı erklerinin bağımsızlığı üzerine kurulu, demokratik sistemin Meclise verilmiş en önemli yetkilerinden biridir. Gerek komisyon gerekse Genel Kurul aşamasında tüm milletvekilleri bütçe konusundaki görüşlerini, özgürce dile getirirler. Tabii bu özgürlüğün sınırı Meclis İç Tüzüğü'nde yer alan hususlar ile genel ahlak ve adabımuaşeret kurallarıdır.
Türkiye, şehit yakınlarına galiz küfürler eden bir milletvekilinin yaptığı terbiyesizliğin şokunu henüz üzerinden atamamışken bu defa da Genel Kurulda yaşanan bir başka edepsizlik örneğiyle sarsılmıştır. Üstelik bu edepsizlik, Meclisin ikinci büyük partisinin genel başkanı tarafından sergilenmiştir. Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunu, partisinin genel merkezi veya kafaları dumanlı dostlarıyla atıp tuttuğu bir ortam sandığı anlaşılan bu zata Yunus'un diliyle cevap vermek istiyorum. 'Girdim ilim meclisine, eyledim kıldım talep. Dediler ilim geride, illa edep illa edep.' Evet, milleti kendi yalanlarıyla, iftiralarıyla, çarpıtmalarıyla kandırabileceğini sananların, birileri tarafından şişirildiği anlaşılan egolarıyla geldikleri yer, nokta burasıdır."
- "Ne gibi felaketler getireceğinin takdirini milletimize bırakıyoruz"
Millete söyleyecek hiçbir sözü, ortaya koyacak hiçbir projesi, programı ve vizyonu olmayanların içlerindeki kiri, kini, nefreti bu tarz davranışlarla dışa yansıttıklarının görüldüğünü ifade eden Erdoğan, "Hiç kimsenin partisinde, kendi dost ortamında, evinde nasıl davrandığına elbette karışmayız ama buradan herkesi, Türkiye Büyük Millet Meclisinin asaletine, nefasetine, nezahetine, nezaketine, izzetine, velhasıl bu yüce kurumun faziletine uygun davranışlar sergilemeye davet etmek de bizim görevimizdir. İktidarın sadece hayalini kurmakla bile bu derece kendini kaybedenlerin, ülkenin başına ne gibi felaketler getireceğinin takdirini milletimize bırakıyoruz." ifadelerini kullandı.
TBMM Genel Kurulunda süren bütçe görüşmelerinin de bir an önce hayırlısıyla tamamlanmasını dilediğini belirten Erdoğan, bu vesileyle yeni Hazine ve Maliye Bakanı Nurettin Nebati'ye bir kez daha başarılar diledi.
Bakan Nebati'nin bugüne kadar iş dünyasından sivil toplum faaliyetlerine, milletvekilliğinden genel başkan yardımcılığına ve bakan yardımcılığına kadar farklı alanlarda farklı görevleri başarıyla yaptığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Kendisinin üstlendiği görevi, maliye politikalarımızı, yeni ekonomik programımız doğrultusunda güçlü bir şekilde yürüteceğine inanıyorum." dedi.
- "Katar ile bugüne kadar 84 mutabakat imzalayarak iş birliğimizi sürekli ileriye taşıdık"
Katar Emiri Şeyh Temim'in davetine icabetle pazartesi ve salı Katar'da, Yüksek Stratejik Komitesinin 7'nci toplantısını gerçekleştirdiklerini hatırlatan Erdoğan, şöyle devam etti:
"Katar ile bugüne kadar son ziyaretimizle birlikte siyasi, askeri, ticari, ekonomik ve kültürel konuları kapsayan, toplam 84 mutabakat imzalayarak iş birliğimizi sürekli ileriye taşıdık. Cumartesi günü Siirt'te 102 milyon dolarlık ilk etabını hizmete açtığımız tamamı 500 milyon doları bulacak çinko izabe tesisi yatırımı, Katar ile ahenkli bir şekilde yürüttüğümüz ekonomik ilişkilerimizin örneklerinden biridir. Ziyaretimiz sırasında Katar'ın ülkemize yapması konusunda daha önce mutabık kaldığımız 15 milyar dolarlık yatırıma ilave edilecek hususlarda da muhataplarımızla kapsamlı görüş alışverişinde bulunduk.
Doha'da yaptığımız baş başa ve heyetler arası görüşmelerin ardından Türk-Katar Birleşik Müşterek Kuvvet Komutanlığındaki askerlerimizi ziyaret ettik. Önceki hafta Abu Dabi Veliaht Prensi Muhammet Bin Zayid Al Nahyan'ın ülkemizi ziyareti de Körfez bölgesiyle yeniden yükselme sürecine giren ilişkilerimizin bir başka işaretiydi. Bu ziyaret sırasında, Birleşik Arap Emirlikleri'nin ülkemize yapacağı 15 milyar dolarlık yatırımın müjdesini de kamuoyuyla paylaştık."
- "Ülkemizin dört bir yanındaki dev yatırımları yakından takip ediyoruz"
Önümüzdeki aylarda yapacakları mukabil ziyaretle Birleşik Arap Emirlikleri ile başlattıkları yeni dönemi, hızla daha ileriye taşımanın gayreti içinde olacaklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:
"Türkiye'nin yatırım atağı, her alanda hızla sürmektedir. Geçtiğimiz aylarda Adana'da 1,4 milyar dolar yatırım bedeli olan uluslararası ortaklı bir petrokimya tesisinin de temelini atmıştık. Cezayir-Türkiye. Ülkemizin dört bir yanında kimi kendi vatandaşlarımız tarafından, kimi uluslararası yatırımcılar tarafından yürütülen yüzlerce dev yatırımı yakından takip ediyoruz.
Türkiye'nin kurtuluşunu, küresel çıkar odaklarının güdümündeki reçetelerde değil, işte bu örneklerde olduğu gibi kendi kaynaklarını harekete geçirecek yatırımlarda, istihdamda, üretimde, ihracatta, cari fazlada görüyoruz. Biz 19 yıldır yoluyla, köprüsüyle, havalimanıyla, barajıyla, santraliyle, arıtma tesisiyle, sulama sistemleriyle sahip olduğumuz muazzam altyapıyı işte bunun için inşa ettik. Biz 19 yıldır bunca okulu, bunca üniversiteyi, bunca mesleki eğitim kurumunu, bunca hastaneyi, bunca adliye saraylarını, bunca güvenlik sistemini işte bunun için kurduk. Biz 19 yıldır ülkemizi her alanda bölgesinin ve dünyanın yükselen yıldızı yapmak için onca mücadeleyi işte bunun için verdik. Şimdi gelin hep beraber bu imkanları ülkemizin ve milletimizin aydınlık geleceğinin sembolleri olan 2023 hedeflerimizi hayata geçirmek, 2053 vizyonumuzu şekillendirmek için kullanalım. Bir olarak, iri olarak, diri olarak, kardeş olarak, hep birlikte Türkiye olarak inşallah bunu da başaracağız."
(Sürecek)
Kaynak: