PEKİN (AA) - Çin, ABD'li Senatör Marsha Blackburn'ün, egemenlik ihtilafı içinde olduğu Tayvan'ı ziyaret etmesine tepki gösterdi.
Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, ziyaretin, "tek Çin" ilkesini ve ABD-Çin diplomatik ilişkilerinin temelini oluşturan 3 Ortak Bildiri'nin hükümlerini ihlal ettiği ve ABD'nin Tayvan ile yalnızca resmi olmayan bağlar kurma taahhüdüne aykırı olduğu belirtildi.
Tayvan'ın Çin'in ayrılmaz parçası ve Çin Halk Cumhuriyeti hükümetinin Çin'in bütününü temsil eden tek meşru hükümet olduğu vurgulanan açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
"Tayvan'ın bağımsızlığını savunan ayrılıkçı faaliyetlere ve dış müdahaleye karşı durmaktan ödün vermeyeceğiz. İlgili ABD'li politikacıyı 'tek Çin' ilkesine bağlı kalmaya ve Tayvan ile her türlü resmi teması derhal keserek Tayvan'ın bağımsızlığını savunan ayrılıkçı güçlere yanlış mesajlar vermeyi bırakmaya çağırıyoruz. Çin ulusal egemenliğini ve toprak bütünlüğünü korumak için kararlı ve güçlü tedbirler alacaktır."
Öte yandan, Çin devlet televizyonu CCTV, bugün yayımladığı haberde, "Çin ordusunun, Tayvan Boğazı'ndaki değişen duruma karşı "normalleştirilmiş askeri operasyonlarını sürdürdüğünü" bildirdi.
Haberde, Çin Halk Kurtuluş Ordusu Doğu Cephesi Komutanlığının Ada çevresinde hava ve deniz unsurlarının katıldığı "ortak askeri devriyeler ve gerçek muharebe tatbikatları" yürüttüğü kaydedildi.
Habere eşlik eden kısa videoda savaş uçaklarının kalkışının ve savaş gemilerinin hareketinin görüntüleri yer aldı.
Tayvan Savunma Bakanlığı, gün içinde Çin'e ait 35 savaş uçağı ve 8 savaş gemisinin Ada çevresinde görüldüğünü, uçaklardan 18'inin Tayvan Boğazı'nda tarafların etki alanlarını sınırladığı kabul edilen hava ve deniz hattının doğusuna ve Tayvan'ın "Hava Savunma Tanımlama Bölgesi" ilan ettiği yerin güneybatı bölümüne uçtuğunu bildirilmişti.
- ABD'li senatörün ziyaret ettiği günde uçuşların sayısı arttı
Senatör Marsha Blackburn'ün Ada'yı ziyaret ettiği günde uçuşların sayısının artması dikkati çekti.
Dün gece Ada'ya gelen Senatör Blackburn, bugün Tayvan lideri Tsai Ing-wen ile görüşmesinde, ABD'nin, "Tayvan'ın bağımsız bir ülke olma yolundaki çabasını destekleyeceği" mesajını vermişti.
Senato Silahlı Kuvvetler Komitesinin üyesi olan Blackburn'ün ziyareti, ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi'nin ay başında ziyaretinden bu yana ABD'den Ada'ya üçüncü üst düzey ziyaret olmuştu.
Pelosi'nin ardından Demokrat Partili Massachusetts Senatörü Ed Markey başkanlığında 5 kişilik bir heyet ve ardından Indiana eyaleti Valisi Eric J. Holcomb Tayvan'ı ziyaret etmişti.
- Pelosi'nin ziyareti
Pelosi, Çin ile egemenlik ihtilafı içindeki Ada'yı 25 yıl aradan sonra ziyaret eden ilk ABD Temsilciler Meclisi Başkanı olmuştu. Daha önce 1997'de Newt Gingrich, bu görevi yürütürken Tayvan'ı ziyaret etmişti. Ziyaret, Ada'yı topraklarının parçası olarak gören Pekin'in tepkisini çekmişti, Çin ordusu ziyaretin ardından Ada çevresi askeri tatbikatlara başlamıştı.
Çin ordusu, ziyaretin ardından Ada çevresinde askeri tatbikatlar başlatmıştı. 7 gün süren tatbikatlar, Ada'nın çevresinde fiili abluka oluşturmuştu. Gerçek silah ve mühimmatın kullanıldığı tatbikatlar sırasında Çin ana karasından ateşlenen güdümlü füzeler, Tayvan yakınlarındaki sulara düşmüştü.
Ordu sözcüsü, 10 Ağustos'ta tatbikatların tamamlandığını duyurmuş ancak Tayvan Boğazı'ndaki askeri devriye faaliyetinin devam edeceğini bildirmişti.
Pelosi'nin ay başındaki ziyaretinden bu yana Çin tarafının, Tayvan Boğazı'nı ayıran itibari "orta çizgi"yi geçtiği uçuşları ve gemi devriyelerini düzenli hale getirdiği gözleniyor.
- Çin-Tayvan anlaşmazlığı
Çin ana karası ile Tayvan arasındaki ayrılık, İkinci Dünya Savaşı'nın ardından Çin'de çıkan iç savaştan bu yana devam ediyor. Çin Halk Cumhuriyeti'nin kendi topraklarının parçası olduğunu savunduğu Tayvan, 1949'dan bu yana fiili bağımsızlığa sahip.
İç savaşta Mao Zıdong liderliğindeki Çin Komünist Partisinin (ÇKP) 1949'da iktidarı ele geçirmesi ve Çin Halk Cumhuriyeti'nin kuruluşunu ilan etmesi üzerine Çan Kayşek liderliğindeki Çin Milliyetçi Partisi (Kuomintang) üyeleri, Tayvan'a yerleşip 1912'de kurulan "Çin Cumhuriyeti" iktidarının Ada'da devam ettiğini ileri sürerek bağımsızlık ilan etmişti.
Bu girişim, Çin tarafından kabul edilmese de Tayvan temsilcileri, 1971'e kadar Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulunda Çin'i temsil etmişti. 1950'ler ve 1960'larda çok sayıda ülkenin diplomatik ilişki tercihini Çin Cumhuriyeti'nden Çin Halk Cumhuriyeti'ne çevirmesinin ardından 1971'de BM Genel Kurulunda yapılan oylamada, Pekin hükümetinin Çin'in tek meşru temsilcisi kabul edilmesiyle Tayvan'ın uluslararası örgütlerdeki konumu belirsiz hale gelmişti.
Pekin yönetimi, "tek Çin" ilkesini benimseyerek Tayvan'ın kendi topraklarının parçası olduğunu savunuyor. Çin, boğaz ve çevresindeki askeri varlığının yanı sıra Tayvan'ın dünya ülkeleriyle müstakil diplomatik ilişkiler kurmasına, BM'de ve diğer uluslararası kuruluşlarda temsil edilmesine karşı çıkıyor, kendisini tanıyan ülkelerin Tayvan ile diplomatik ilişkilerini kesmesini şart koşuyor.
Kaynak: