Peki, binasının riskli olduğunu düşünen kişi bireysel olarak ne yapabilir?
Hem özel hem de büyükşehir belediyesinden alınan raporda taşınmazın kaydına bir işlem yapılmıyor.
En garanti yol bakanlığa başvurmak
Üçüncü yöntem ise en kesin sonuç...
Avukat Çiğdem Kezer, üçüncü yöntemle ilgili TRT Habere şu bilgiyi verdi: "Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından lisanslandırılan kuruluşlar var. Bu kuruluşlar marifetiyle binanın karotu aldırılarak riskli yapı tespiti yapılabilir ve akabinde eğer çürük çıkarsa yani riskli yapı tespit edilirse bu sefer yasal süreç başlar."
Yüzde bir hisse payına sahip tapu sahibi bile, bir binanın riskli yapı tespitini yaptırabiliyor. Rapor riskli çıkarsa, taşınmaz yıkılmak ya da güçlendirilmek zorunda.
Kiracılar oturdukları binanın hukuken riskli yapı tespitini yaptıramıyorlar. Sadece ihbarda bulunabiliyorlar. Peki, ihbar ve şikayet dilekçeleri nerelere verilebiliyor?
Kezer, başvuruların Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü Altyapı ve Kentsel Dönüşüm Müdürlüğü'ne, ilçe belediyelerine veya belediyeler şikayet dilekçesiyle yapılabileceğini söyledi.
Riskli yapılar ya yıkılacak ya da güçlendirilecek. Güçlendirme kararı, kat maliklerinin çoğunluğunun 5'te 4 çoğunluğu ile alınabiliyor. Yıkıp yeniden yapmayla ilgili de kanun oy birliğini istiyor.
Yıkım için oy birliği şart mı?
Yani oy birliği demek yüzde 100 muvafakat, yüzde 100 mutabakat anlamına geliyor.
Kezer, oy birliğinin sağlanamaması durumunda olacak gelişmeleri şöyle aktardı: "Oy birliği sağlanamayan durumlarda 3'te 2 arsa payı çoğunluğuyla iş ve işlemler yürütülüyor. Bu durumda geri kalan yani uzlaşamayan ve belki bu karara muhalif olan kişilerin bu sefer kanunda bakanlıkça belirlenecek rayiç bedelden az olmamak üzere bir bedelle imzalayanlara veya bu konuda karar alanlara pay satışı işlemleri yapılır diye bir madde var."
Kaynak: