İSTANBUL (AA) - Modacı Barbaros Şansal'ın, Atatürk Havalimanı apronunda darbedilmesine ilişkin davada, 13 sanığın yargılanmasına devam edildi.
Bakırköy 26. Asliye Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tarafların avukatları katıldı.
Duruşmada tanık olarak dinlenilen C.Ö., polis memuru olduğunu, olay günü de Atatürk Havalimanı Suç Önleme ve Araştırma Şube Müdürlüğünde görev yaptığını ifade ederek, şunları anlattı:
"Güvenlik Şube Müdürlüğünde bağlı bir polis ekibi, hakkında gözaltı kararı bulunan kişinin uçakla geleceğini ve bizim uçağa kadar eşlik etmemiz gerektiğini söyledi. Aprona görevli dışında kimse giremeyeceği için biz de Güvenlik Şube Müdürlüğü ekipleriyle inen uçağın oraya gittik. Uçaktaki yolculardan bir kısmı indirildikten sonra müştekiyi uçaktan almak için merdivenden çıktılar. Uçağın kapısında kararı okuyarak müştekiyi aldılar. Ben de o esnada ekiplerin yanındaydım. Müşteki merdivenlerin ortasına geldiğinde bir kargaşa meydana geldi ve herkes bağırıyordu. Bağıranlar arasında küfür duymadım."
Kargaşa çıkaran kişilerin orada bunun yer hizmetlileri olduğunu, bu kişilerin olaydan sonra ifadelerini aldıklarını aktaran tanık C.Ö., bir anda arbedenin çıktığını, 7-8 kişinin müştekiye saldırdığını, kendilerinin de kalabalığın içine girerek müştekiyi kurtardıklarını, kurtarırken kendisinin de yaralandığını ve olaydan uzun zaman geçtiği için olayda saldıran kişileri hatırlamadığını belirtti.
Arbede esnasında destek isteme durumu olmadığını da söyleyen tanık C.Ö., müştekiyi olay yerinden alarak ayrıldıklarını ve araçta müştekiye "İyi misiniz, doktora ihtiyacınız var mı?" diye sorduğunu, müştekinin de "Hayır, istemiyorum." dediğini anlattı.
Duruşmada tanık olarak dinlenen D.K. de olay günü müştekinin bindiği uçağın kaptan pilotu olduğunu, KKTC'den kalkıştan önce uçak içerisinde sözlü sataşmanın olduğunun tarafına bildirildiğini ancak uçuşa engel herhangi bir olaydan bahsedilmediğini ifade etti.
Tanık D.K., Atatürk Havalimanı'na indiklerini dile getirerek, "Kabin amirleri, yakalama veya gözaltı olan bir şahsın olduğunu ve polislerin alacağına dair bilgi vermedi. Hatırladığım kadarıyla müşteki diğer yolcularla birlikte indirildi. Ben herhangi bir olağanüstü kalabalık görmedim. Gördüğüm kalabalık standart kalabalıktı. Şahıs uçaktan inerken ben kabinde olduğum için iniş esnasını görmedim. Ortam karanlıktı, ben de kokpitte olduğum için şahsa vurulup vurulmadığını görmedim, küfür edilip edilmediğini duymadım." diye konuştu.
Mahkeme, eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.
- İddianameden
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, müşteki Barbaros Şansal hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca "halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama" suçundan yürütülen soruşturma kapsamında gözaltı kararı verildiği, Şansal'ın 2 Ocak 2017'de KKTC'den THY'ye ait uçakla saat 22.50 sıralarında Atatürk Havalimanı'na geldiği anlatılıyor.
İddianamede, Şansal'ın uçaktan indirilerek ekip otosuna bindirileceği esnada havalimanında yer hizmeti sağlayan şirketin personeli tarafından darbedildiği, tehdit ve hakaret içerikli sözler söylendiği, Şansal'ın da şikayetçi olduğu kaydediliyor.
Müştekiyi darbettikleri, hakaret ve tehdit içerikli sözler söyledikleri tespit edilen sanıkların üzerlerine atılı suçlamayı kabul etmedikleri aktarılan iddianamede, müştekinin alınan Adli Tıp Kurumu raporunda, yaralanmasının basit tıbbi müdahaleyle giderilebilecek ölçüde olduğu ve uzlaştırma raporuna göre tarafların uzlaşmadıklarının görüldüğü bildirildi.
İddianamede, 13 sanık hakkında, "basit yaralama", "hakaret" ve "tehdit" suçlarından 1 yıldan 5 yıl dörder aya kadar hapis cezası isteniyor.
Kaynak: