Konya Aydınlar Ocağı’nın bu haftaki konuğu, 70. yaşına giren şair ve yazar Osman Uzunkaya oldu.
Konya Aydınlar Ocağı’nın tertip ettiği Selçuklu Salı Sohbetlerinin bu haftaki programında, şair ve yazar Osman Uzunkaya hayatını ve hatıralarını anlattı.
Konevi Derneği Salonundaki programın açılış konuşmasını yapan Aydınlar Ocağı Başkanı Dr. Mustafa Güçlü, şair ve yazar Osman Uzunkaya’nın başarının sembolü bir isim olduğuna vurgu yaptıktan sonra şöyle konuştu: “Abraham Lincoln, otuz yaşından itibaren sürekli kaybetmeye başlar ve yaptığı birçok işte, girdiği seçimlerde başarılı olamaz. Ama altmış yaşına geldiğinde Amerika Başkanı seçilerek asla vazgeçmemenin karşılığını alır. Zira başarının temelinde azim vardır ama hırs yoktur. Azim ve hırsı birbirine karıştırmamak lazımdır. Hırs, yedikçe devenin ağzını kanatan harese dikeninden üretilmiş bir kelimedir. Deve bu dikenli otu yedikçe ağzı daha çok kanar ve onu ölüme kadar götürebilir.”
Daha sonra kürsüye gelen şair ve yazar Osman Uzunkaya, şahsı için düzenlenen program sebebiyle Aydınlar Ocağı Başkanı ve yönetim kuruluna ile katılımcılara teşekkür ettikten sonra şunları söyledi: “1955 yılında dünyaya geldim. Babam kadrosuz imamlık yapıyordu. Annem Yunus Emre hayranıydı ve onun eserlerini okurdu. Ben de ondan etkilenmiş olmalıyım ki, çocukluk yaşlarımdan itibaren şiire karşı ilgi duymaya başladım.”
1963 yılında Konya’ya taşınarak Sedirler Mahallesi’ne yerleştiklerini ve ilkokulun ilk üç sınıfını burada okuduğunu anlatan Uzunkaya, babasının başka bir köye imam olarak gittiğini belirtti: “Ben de son iki sınıfı Yağlıbayat’ta okudum. 1968’de Konya’ya tekrar döndük ama babam beni ortaokula yazdırmak yerine Kur’an Kursu’na ve mobilyacı çıraklığına gönderdi. Sonra babam başka bir köye imam olarak giderken ben ortaokula kaydolup iki sene yurtta kaldım. Üçüncü yıl anneannemle kaldık. O sene kara kışta ninem hastalandı ve evde kaynatıp ona içirecek bir şey yoktu. Çöpe atılmış portakal kabuklarını kaynatıp içirdim.”
Karatay Lisesine kaydolmasına rağmen geçim zorluğu nedeniyle birinci sınıfta okulu terk ettiğini belirten Uzunkaya, 1974’te Zafer’de yapımına başlanan GİMA mağazasının inşaatında amelelik yaptığını söyledi: “Aynı zamanda daktilo kursuna yazıldım. Lise yıllarında şiir yazmaya da başlamıştım ve ilk yazılarımı Yeni Meram gazetesine gönderdim, burada yayımlandı. Bu arada Ova Tuz’da puantör olarak işe başladım. 1975’te askere gittim. Döndükten sonra aynı firmanın bir başka kuruluşunda işbaşı yaparken Akşam Lisesi’ne kaydoldum. Bu arada İş ve İşçi Bulma Kurumu’na da müracaat etmiştim. Krom Magnezit Fabrikası’nın sınavını kazanıp orada çalışmaya başladım. 1980 yılında da Manada Yücelmek adlı ilk şiir kitabım basıldı.”
Çalışarak okumanın zorluğuna da işaret eden Uzunkaya, şöyle devam etti: “Akşam iş çıkışı Mevlana Meydanı’nda servisten inip okula yürüyordum. Gece de okuldan sonra Sedirler’deki evimize yürüyerek gitmek zorundaydım. Aslında hukuk okumak istiyordum ama 9 Eylül Üniversitesi İktisat Fakültesi’ni kazandım. Burada iki yıl okudum ama şartlarım elverişli değildi ve kaydımı dondurmak zorunda kaldım. Sonra bir af çıkınca Anadolu Üniversitesi’ne devam ederek oradan mezun oldum. Bu mezuniyetten sonra da iş yerimde şefliğe yükseltildim. Hayatının bir dönemini bedel olarak ödemeyenler, kalan hayatlarını bedel olarak ödüyorlardı. Ben de bu bedeli galiba o dönemde ödemiş oldum.”
Selçuk Üniversitesi’nde yüksek lisansını yaptıktan sonra doktora yapmak istediğini ancak ilk listede yer alamadığını anlatan Uzunkaya şunları aktardı:
“Kurum doktorumuz rahmetli Hulusi Baybal Efendi beni Ahmet Taşgetiren’e yönlendirdi. O da Çemberlitaş’taki Birlik Vakfı’nda Şerafettin Yiğitbaşı ile görüştürdü ama yabancı dil notum düşük olduğu için buna imkân olmadı. Bu arada Bozüyük Seramik Sanayii’nde çalıştım. Burası özelleşince BOTAŞ Eskişehir İşletme Müdürlüğü’ne nakledildim. Burada çalışırken 2002 yılında Hasretimsin adlı şiir kitabımı yayımladım. ESGAZ’ın özelleştirilmesiyle de Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’na müşavir olarak atandım. İki yıl sonra da emekli olarak Konya’ya taşındım.”
Emeklilik yıllarındaki çalışmalarına dair bilgiler de veren Uzunkaya, “Gazi Lisesi’nde iki yıl Okul Aile Birliği Başkanlığı yaptım. 2017’de Yeni Haber’de köşe yazarlığına başladım. 2018’de Hayat Aşktan İbaret, 2019’da Yüreğim Kâbe’de Kaldı adlı kitaplarım basıldı.” diyerek konuşmasını tamamladı.
Şiirlerinden örnekler sunup, istek üzerine bir de ilahi seslendiren şair ve yazar Osman Uzunkaya’ya hediyesini Aydınlar Ocağı Başkanı Dr. Mustafa Güçlü takdim etti.
Kaynak: Haber Merkezi
Son dakika gelişmelerden anında haberdar olmak için WhatsApp haber kanalımıza katılın.
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.