Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi'nin ziyarete kapalı bölümüne girdiği sırada kapıyı kırdığı iddia edilen sanık Atif Kasar'ın, "ibadethanelere ve mezarlıklara zarar verme" ve "konut dokunulmazlığını ihlal" suçlarından 1 yıl 6 aydan 5 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanmasına devam edildi.
Reklam alanı
İstanbul 12. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki ikinci duruşmaya, sanık Kasar ve müşteki Tuncay Ramazan ile avukatları katılırken, İstanbul Vakıflar 1. Bölge Müdürlüğü adına bir avukat da hazır bulundu.
Müşteki Tuncay Ramazan, Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi sorumlu müdürü olduğunu, kapının kırıldığını öğrendiklerinde kameralardan yapılan inceleme sonucu görüntülerdeki kişinin mahkemede bulunan sanık olduğunun tespit edildiğini kaydetti.
Ramazan, sanık Kasar'dan kurum adına şikayetçi olduğunu belirterek, davaya katılma talebinde bulundu.
Duruşmada tanık olarak dinlenen caminin güvenlik görevlisi Turgay Benek, sabah caminin girilmemesi gereken bölümündeki kapının kırık olduğunu fark ettiğini söyledi.
Tanık Benek, kamera görüntülerini incelediklerinde bir kişinin yaklaşık 10 dakika kapıyı zorladığını ve kapıyı kırarak bu bölmeden geçtiğini, üst kata çıkarak yaklaşık 3 saat burada uyuduğunu gözlemlediklerini anlattı.
Sanığın görüntülerdeki kişiye benzediğini ifade eden Benek, ancak olay günü söz konusu kişide şapka olduğu için teşhis etmekte zorlandığını kaydetti.
Benek, olayın ardından ilgili yerlere başvurduklarını ancak zararla ilgili henüz tespit yapılmadığını aktaran Benek, halihazırda kapının tamir edilmediğini, kültür varlığı olduğu için bilirkişi raporunun gelmesinin beklendiğini söyledi.
Tanığın beyanı üzerine söz alan İstanbul Vakıflar 1. Bölge Müdürlüğü avukatı Vural Şamil Şahin, kapının kültür varlığı olup olmadığı ve hasarın boyutuna dair tespit yapılmadan direkt müdahalede bulunamayacaklarını ifade etti.
Bu tespitler henüz gerçekleştirilmediği için tamir işlemi yapılamadığını belirten Şahin, zarar tespiti için dosyanın bilirkişiye gönderilmesini talep etti.
Ara kararını açıklayan mahkeme, kapının kültür varlığı olup olmadığının tespit edilmesi için ilgili kültür müdürlüğüne yazı yazılmasına karar vererek duruşmayı erteledi.
İddianameden
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, sanık Atif Kasar'ın Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi'nin girilmemesi gereken bölümüne 3 Temmuz 2022 günü sabah saatlerinde girdiği anlatıldı.
Müşteki Tuncay Ramazan'ın ifadesine yer verilen iddianamede, Ramazan'ın, cami içerisinde bulunan ve üst kata çıkış kapısı olan asma kilitli ahşap kapının bir kişi tarafından kırıldığı bilgisini aldığı ve hemen buraya geldiğini söylediği belirtildi.
İddianamede Ramazan'ın, söz konusu kapının kırık olduğunu belirlemelerinin ardından kamera görüntülerini incelediklerini, sabah saat 05.30'da caminin üst katına çıkarak yaklaşık 2 saat burada yatan kişinin, daha sonra aynı yolu takip ederek camiden ayrıldığını gördüklerini anlattığı aktarıldı.
Sanık Atif Kasar'ın ifadesine de yer verilen iddianamede, Kasar'ın, depresyon ilacı kullandığını, camide namaz kıldıktan sonra çıkışı bulamadığını, bir süre sonra uyuyakaldığını, kapıya zarar verip vermediğini hatırlayamadığını beyan ettiği kaydedildi.
İddianamede sanığın, "ibadethanelere ve mezarlıklara zarar verme" ve "konut dokunulmazlığını ihlal" suçlarından 1 yıl 6 aydan 5 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edildi.
Müşteki Tuncay Ramazan, Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi sorumlu müdürü olduğunu, kapının kırıldığını öğrendiklerinde kameralardan yapılan inceleme sonucu görüntülerdeki kişinin mahkemede bulunan sanık olduğunun tespit edildiğini kaydetti.
Ramazan, sanık Kasar'dan kurum adına şikayetçi olduğunu belirterek, davaya katılma talebinde bulundu.
Duruşmada tanık olarak dinlenen caminin güvenlik görevlisi Turgay Benek, sabah caminin girilmemesi gereken bölümündeki kapının kırık olduğunu fark ettiğini söyledi.
Tanık Benek, kamera görüntülerini incelediklerinde bir kişinin yaklaşık 10 dakika kapıyı zorladığını ve kapıyı kırarak bu bölmeden geçtiğini, üst kata çıkarak yaklaşık 3 saat burada uyuduğunu gözlemlediklerini anlattı.
Sanığın görüntülerdeki kişiye benzediğini ifade eden Benek, ancak olay günü söz konusu kişide şapka olduğu için teşhis etmekte zorlandığını kaydetti.
Benek, olayın ardından ilgili yerlere başvurduklarını ancak zararla ilgili henüz tespit yapılmadığını aktaran Benek, halihazırda kapının tamir edilmediğini, kültür varlığı olduğu için bilirkişi raporunun gelmesinin beklendiğini söyledi.
Tanığın beyanı üzerine söz alan İstanbul Vakıflar 1. Bölge Müdürlüğü avukatı Vural Şamil Şahin, kapının kültür varlığı olup olmadığı ve hasarın boyutuna dair tespit yapılmadan direkt müdahalede bulunamayacaklarını ifade etti.
Bu tespitler henüz gerçekleştirilmediği için tamir işlemi yapılamadığını belirten Şahin, zarar tespiti için dosyanın bilirkişiye gönderilmesini talep etti.
Ara kararını açıklayan mahkeme, kapının kültür varlığı olup olmadığının tespit edilmesi için ilgili kültür müdürlüğüne yazı yazılmasına karar vererek duruşmayı erteledi.
İddianameden
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, sanık Atif Kasar'ın Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi'nin girilmemesi gereken bölümüne 3 Temmuz 2022 günü sabah saatlerinde girdiği anlatıldı.
Müşteki Tuncay Ramazan'ın ifadesine yer verilen iddianamede, Ramazan'ın, cami içerisinde bulunan ve üst kata çıkış kapısı olan asma kilitli ahşap kapının bir kişi tarafından kırıldığı bilgisini aldığı ve hemen buraya geldiğini söylediği belirtildi.
İddianamede Ramazan'ın, söz konusu kapının kırık olduğunu belirlemelerinin ardından kamera görüntülerini incelediklerini, sabah saat 05.30'da caminin üst katına çıkarak yaklaşık 2 saat burada yatan kişinin, daha sonra aynı yolu takip ederek camiden ayrıldığını gördüklerini anlattığı aktarıldı.
Sanık Atif Kasar'ın ifadesine de yer verilen iddianamede, Kasar'ın, depresyon ilacı kullandığını, camide namaz kıldıktan sonra çıkışı bulamadığını, bir süre sonra uyuyakaldığını, kapıya zarar verip vermediğini hatırlayamadığını beyan ettiği kaydedildi.
İddianamede sanığın, "ibadethanelere ve mezarlıklara zarar verme" ve "konut dokunulmazlığını ihlal" suçlarından 1 yıl 6 aydan 5 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edildi.
Kaynak: AA
Reklam alanı
Son dakika gelişmelerden anında haberdar olmak için WhatsApp haber kanalımıza katılın.
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.
Yasal Uyarı: Yayınlanan haberler, köşe yazıları, fotoğraflar, yazı dizileri ve her türlü eserin tüm hakları
Mirajans Medya İletişim Reklam Haber ve Prodüksiyon A.Ş.'ye aittir. Kaynak gösterilerek bile olsa eserin bütünü veya
bir kısmı özel izin alınmadan kullanılamaz.
⚡ BU HABERE EMOJİYLE TEPKİ VER!
👏
2
❤️
0
😊
0
😡
0
👎
0
😂
0
😢
0
😲
0
Toplam 2 tepki
Geçmişi, yaşam tarzı, s.medya hesapları niyetini ortaya çıkaracaktır. Kasıt varsa, büyük ceza almalıdır. Cehaletin den yaptıysa, kutsal mekanlar hakkında bilgi donanamı şartıyla affedilebilir.
Yorum Yap
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Hazreti Mevlana'nın çağları aşan öğütleri bize yol gösteriyor
ELA RÜMEYSA CEBECİ KİMDİR? NEDEN TUTUKLANDI?
Ela Rümeysa Cebeci tutuklandı!
Görgün: Türkiye, kendi silahını kendi aklıyla tasarlayıp üretmeye kararlılıkla devam ediyor
Konyaspor, Kayserispor maçının hazırlıklarına başladı
TBMM'de 'mezar başında rakı içme' tartışması
Hava yolu taşımacılığında gümrük işlemleri dijitalleşiyor
Türk Tarih Kurumunun 100 eserden oluşan "Genel Okuyucu Dizisi Kitapları" tanıtıldı
Bosna Hersek Temsilciler Meclisi Başkanı Denis Zvizdić: Kalbimiz her zaman Türkiye’yle beraber
Mevlana şehrinde "Şebiarus" yoğunluğu devam ediyor
Türkiye Taşkömürü Kurumu 263 yeni personel alacak
Konya'da tuvalette silah bulundu! Devreye polis girdi