Aşıklık geleneğinin önemli temsilcilerinden Aşık Veysel Şatıroğlu, vefatının 50. yılında törenle yad edildi.
Reklam alanı
Gülhane Parkı'ndaki Aşık Veysel heykelinin başında düzenlenen törene, ünlü ozanın ailesi, yakınları ve sevenleri katıldı.
Törende konuşan gazeteci ve yazar Ahmet Özdemir, aradan geçen yıllarda Aşık Veysel'in unutulmadığına dikkati çekerek, "Unutmuş olsaydık, onun adı okullara, mahallelere, sokaklara verilmezdi ve UNESCO da bu yılı ona adamazdı." dedi.
Özdemir, Atatürk'ün "Efendiler, hepiniz mebus olabilirsiniz, vekil olabilirsiniz, hatta reisicumhur olabilirsiniz fakat sanatkar olamazsınız." sözüne işaret ederek, "Aşık Veysel sevgisi giderek büyüyor. Bunun nedeni, Veysel'in gerçek anlamda bir halk şairi olmasıydı. 20. yüzyılın yeni Türkiye'sinde cumhuriyetçi bir halk aşığı oldu. Birlik, beraberlik, sevgi ve hoşgörü kaynağıydı." ifadelerini kullandı.
"Aşık Veysel'in tasavvufi yönünü keşfettim"
Aşık Veysel'in tasavvufi yönüne de dikkati çeken Özdemir, "Aşık Veysel'i araştırmaya başlayıp iç dünyasını keşfettikçe yeni şeyler buldum. Azerbaycanlı yazar Bahtiyar Vahapzade, Aşık Veysel'in tasavvuf tarafını keşfetmemi sağladı. Sonra anladım ki onun sesinde Ahmet Yesevi'den, Yunus'tan gelen bir tını var." şeklinde konuştu.
Ahmet Özdemir, Aşık Veysel'in yüzyıllardır süren ozanlık ve dervişlik geleneğini yaşattığına işaret ederek, "Bana göre Yunus'tan 700 yıl sonra Türk halkının bağrından Aşık Veysel'in sesi yükselmiş ve Yunus, onun aracılığıyla yeniden konuşmaya başlamıştır." değerlendirmesinde bulundu.
Aşık Veysel'e göre ayrımcılığın, Türk milletinin birliğinin temeline konulan en büyük dinamit olduğunu kaydeden Özdemir, "Ozanımız her zaman birliği öğütledi, hilenin zararlarını işledi ve ahlakın erdemini yansıttı." dedi.
Programda, müzisyenler Neşe Demir ve Tekin Büyükkaya, Aşık Veysel'in sevilen eserlerini yorumladı.
Törende konuşan gazeteci ve yazar Ahmet Özdemir, aradan geçen yıllarda Aşık Veysel'in unutulmadığına dikkati çekerek, "Unutmuş olsaydık, onun adı okullara, mahallelere, sokaklara verilmezdi ve UNESCO da bu yılı ona adamazdı." dedi.
Özdemir, Atatürk'ün "Efendiler, hepiniz mebus olabilirsiniz, vekil olabilirsiniz, hatta reisicumhur olabilirsiniz fakat sanatkar olamazsınız." sözüne işaret ederek, "Aşık Veysel sevgisi giderek büyüyor. Bunun nedeni, Veysel'in gerçek anlamda bir halk şairi olmasıydı. 20. yüzyılın yeni Türkiye'sinde cumhuriyetçi bir halk aşığı oldu. Birlik, beraberlik, sevgi ve hoşgörü kaynağıydı." ifadelerini kullandı.
"Aşık Veysel'in tasavvufi yönünü keşfettim"Aşık Veysel'in tasavvufi yönüne de dikkati çeken Özdemir, "Aşık Veysel'i araştırmaya başlayıp iç dünyasını keşfettikçe yeni şeyler buldum. Azerbaycanlı yazar Bahtiyar Vahapzade, Aşık Veysel'in tasavvuf tarafını keşfetmemi sağladı. Sonra anladım ki onun sesinde Ahmet Yesevi'den, Yunus'tan gelen bir tını var." şeklinde konuştu.
Ahmet Özdemir, Aşık Veysel'in yüzyıllardır süren ozanlık ve dervişlik geleneğini yaşattığına işaret ederek, "Bana göre Yunus'tan 700 yıl sonra Türk halkının bağrından Aşık Veysel'in sesi yükselmiş ve Yunus, onun aracılığıyla yeniden konuşmaya başlamıştır." değerlendirmesinde bulundu.
Aşık Veysel'e göre ayrımcılığın, Türk milletinin birliğinin temeline konulan en büyük dinamit olduğunu kaydeden Özdemir, "Ozanımız her zaman birliği öğütledi, hilenin zararlarını işledi ve ahlakın erdemini yansıttı." dedi.
Programda, müzisyenler Neşe Demir ve Tekin Büyükkaya, Aşık Veysel'in sevilen eserlerini yorumladı.
Kaynak:
Reklam alanı
Son dakika gelişmelerden anında haberdar olmak için WhatsApp haber kanalımıza katılın.
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.
Yasal Uyarı: Yayınlanan haberler, köşe yazıları, fotoğraflar, yazı dizileri ve her türlü eserin tüm hakları
Mirajans Medya İletişim Reklam Haber ve Prodüksiyon A.Ş.'ye aittir. Kaynak gösterilerek bile olsa eserin bütünü veya
bir kısmı özel izin alınmadan kullanılamaz.
⚡ BU HABERE EMOJİYLE TEPKİ VER!
👏
0
❤️
0
😊
0
😡
0
👎
0
😂
0
😢
0
😲
0
Toplam 0 tepki