Tartışmanın büyümesi üzerine İ.A., yanında getirdiği pompalı tüfekle annesi Serap Bor’a ateş etti. O esnada evde bulunan ve olaya tepki gösteren komşulara da ateş eden İ.A., evin kapısının önündeki arabaya binerek hızla kaçtı. Çevredeki diğer komşular tarafından yapılan ihbar üzerine olay yerine çok sayıda polis ve sağlık ekibi sevk edildi. Olay yerine gelen 112 Acil Servis ekipleri, vücudunun çeşitli yerlerinden yaralanan anne Serap Bor’un hayatını kaybettiğini tespit etti.
Saçmaların hedefi olan komşular Ayşe A. (60), Döndü Ç. (61) ve Türkan Ç. (50) ise yaralandı. 15 yaşındaki cinayet şüphelisi İ.A., azmettiricisi olduğu iddia edilen babası Erkan A. (42) ile birlikte yakalanarak gözaltına alındı. İ.A. ve Erkan A. emniyetteki işlemlerinin ardından çıkarıldıkları sulh ceza hâkimliğince tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Çocuğa 19 yıla kadar, babasına ağırlaştırılmış müebbet hapis talebi
Olayla ilgili Eskişehir Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturmanın tamamlanmasının ardından Erkan A. ve oğlu İ.A. için ayrı hazırlanan iddianameler 1. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi. İddianamede 15 yaşındaki suça sürüklenen çocuk İ.A. hakkında ‘üstsoydan akrabayı töre saiki ile tasarlayarak kasten öldürme’ ve 3 kişiye karşı ‘kasten yaralama’ suçundan 19 yıla kadar hapis cezası talep edildi. Azmettirici olduğu iddia edilen baba Erkan A. hakkında ise ‘üstsoydan akrabayı töre saiki ile tasarlayarak kasten öldürmeye azmettirme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi.
“Seni oğluna vurdururum”
Maktul Serap Bor’un babası Ali Bor savcılıktaki ifadesinde, kızının 3 ay önce Erkan A. hakkında uzaklaştırma kararı aldırdığını ve şüphelinin kızını telefonla tehdit ettiğini belirterek, “7 ay kadar önce damadım Erkan A.’nın kızımı dövmesi üzerine kızım 2 çocuğunu babasına bırakarak bize kalmaya geldi. Kızım 3 ay önce Erkan hakkında uzaklaştırma karar aldırmıştı. Bu karar bitti ve yeni bir ek karar aldırmadık. Kızımdan ve eşinden duyduğum kadarıyla damadım Erkan'ın, kızım Serap'ı telefon ile arayarak tehdit etti ve ‘seni oğluna vurdururum’ şeklinde ifadeler kullandı” dedi.
“Senin kırdığın krediyi ben ödemem, senin ödeyecek vaktin de kalmayacak zaten”
İddianamede, İ.A.’nın babası Erkan A.’nın boşandığı eşi Serap Bor’u cep telefonundan gönderdiği mesajlarla tehdit ettiği, telefonda yapılan incelemelerde, ‘senin kırdığın krediyi ben ödemem ödemeyeceğim de göreceksin ödemem o parayı, ben harcadıysam ben öderim, ben harcamadığım için ben ödemeyeceğim, nereye gidersen ne yaparsan yap bunu sen de bileceksin, ama ödeyecek vaktin de kalmayacak zaten de bekle’ şeklinde mesajların gönderildiği tespit edildi. Ayrıca iddianamede Serap Bor'un anlaşmalı boşanma davasının ardından babasında olan çocuğu İ.A.’nın velayetini almak için avukatı aracılığı ile verdiği dilekçelerde, Erkan A. tarafından tehdit edildiğini belirterek, ‘Seni İ.A.’ya vurduracağım, seni sakat bırakacağım' dediği ve çocuğunun yanlış ve hatalı büyüdüğünü de belirttiğine yer verildi.
Gönül ilişkisini reddetti
Tutuklanan İ.A.’nın annesi Serap Bor ile gönül ilişkisi olduğunu iddia ettiği M.T. ise savcılıktaki ifadesinde bu durumu yalanladı. M.T. ifadesinde, “Serap ile aramızda herhangi bir duygusal ilişki yoktur, bu husustaki söylentiler dedikodudur” dedi.
“2 saat otobüs durağında oturdum, sonra annemi merak edip eve gelirken polis yakaladı”
Savcılıktaki ifadesinde annesi Serap Bor’u bir M.T. isimli erkekle ilişkisi olduğu için çıkan tartışmada öldürdüğünü öne süren İ.A. “Olay günü annemin bir adamla ilişkisi olduğunu düşünerek konuşmak için evine gittim. Annem evde yoktu. Anneannemler komşularıyla ekmek yapıyordu. Bu sırada yemek yiyip annemi bekledim. Annem geldiğinde ilişkisi olduğu adamı sordum, o da bana ‘size ne’ dedi. Ben de sinirlendim ve dayımın evde tüfeği olduğunu hatırladım. Yanımda daha önceden aldığım 4 fişek, tüfeğin içinde 2 tane olmak üzere toplam 6 fişek vardı. Tüfeği aldım, koridorda tartıştığım annemle karşılaştık. Yakın mesafeden ateş ettim. Sonra ekmek yapan anneanneme 4 el ateş ettim. Komşu kadınlara gelip gelmediğini bilmiyorum. O panikle kaçtım, tüfeği de evin karşısındaki bir arsaya attım. 2 saat otobüs durağında oturdum. Sonra annemi merak ettim eve doğru gelirken polis beni yakaladı. Babamın bu olaydan haberi, ilişkisi yok annemi öldürme kastım yoktu. Konuşmaya gitmiştim, pişmanım” dedi.
“Kesinlikle oğlumu yönlendirmedim”
Oğlu İ.A.’yı annesi Serap Bor’u öldürmeye azmettirdiği iddia edilen Erkan A. ise hakkındaki suçlamayı kabul etmedi. İfadesinde tır sürücüsü olduğunu ve oğlu ile birlikte Eskişehir’de buluştuktan sonra birlikte Antalya’ya gitmeyi planladıklarını söyleyen Erkan A., “Serap Bor ile 1 sene önce boşandık. Tır şoförlüğü yapıyorum. 15 Mayıs günü küçük oğlumu da alarak yola çıktım. Oğlum İ.A.’yı da olay günü Eskişehir’de buluşmak üzere Emirdağ’dan çağırdım. Buradan Antalya iline gezmeye gidecektik. Ben daha Eskişehir’e gelmeden bir arkadaşım arayarak oğlum İ.A.’nın kendi annesini ve yanındaki 2-3 kişiyi de vurduğunu söyledi. Kesinlikle oğlumu yönlendirmedim. Ancak oğlum İ.A’nın, annesinin M.T. isimli şahıs ile görüştüğünü duyduğunu ve bu nedenle annesine karşı sinirli olduğunu biliyorum, hakkımdaki iddialar gerçek değildir” diye konuştu.
İlk duruşmada ‘kapalı’ celse kararı
Eskişehir 1. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davanın ilk duruşması, sanıklardan İ.A.’nın 18 yaşından küçük olması nedeniyle ‘kapalı’ olarak görüldü. İ.A. duruşmaya SEGBİS ile bağlanırken, Erkan A. ise mahkeme huzurunda bulundu. Duruşmaya taraf avukatları katıldı.
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.