Necmettin Erbakan Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi olarak hizmette 35 yılı dolduran Prof. Dr. Şakir Tavlı, mesleğinde 21 yılı organ nakilleriyle geçirdi.
Reklam alanı
Meslek hayatının büyük kısmını böbrek ve karaciğer nakilleriyle geçiren Tavlı, birçok hayat kurtarmanın yanında hekimler de yetiştirdi.

İnsanların hayatına dokunmanın verdiği mutlulukla emekli olan Tavlı (68), mesleğini yıllarca severek yaptığını söyledi.
Tüm hekimlerin fedakarca çalıştığını ancak cerrahi branşlarda hekime düşen sorumluluk ve meşakkatin daha fazla olduğunu vurgulayan Tavlı, "Bu işi idealist ve genç hekimlerin yürütmesi gerektiği kanısındayım. Çünkü bir yaştan sonra bu yoğunluğa dayanmak kolay değil. Görevi devrettiğim arkadaşların hepsi de genç arkadaşlar. Bu işi daha ileriye götürecekleri kanısındayım. Seviyorsanız her şeyi karşılıksız yapıyorsunuz. İnsanlara hizmetten zevk alıyorsanız, mutluysanız, her şey kolaylaşıyor." diye konuştu.
Hastalarıyla üzülüp, hastalarıyla sevindi
Meslek hayatında, büyük mutluluklara vesile olan ameliyatların yanında, kadavradan nakillerin çok az olması nedeniyle üzücü tablolarla da karşılaştıklarını belirten Tavlı, şöyle konuştu:
"Mesleki hayatımın büyük bir kısmını nakil bekleyen hastaların gözlerindeki umut ışığını söndürmemek için gece gündüz demeden çalışarak geçirdim. Yıllarca, 'Kadavradan böbrek ya da karaciğer çıksın da bana uysun' diye bekleyen hastalarımız var. Onların, çıkan bir organın kendine uymadığını öğrenip de büyük bir hayal kırıklığı yaşaması, hekim olarak bizi çok etkiliyor. O hastalar diyalize girmeye devam ediyor ya da karaciğer yetmezliği nedeniyle hayatını kaybediyor. Bunlar bizi çok üzüyor. Çünkü organ bekleyen hasta sayısı kadar organ yok. Kadavradan organ nakli sayısı çok az. Nakillerin yüzde 90'a yakını canlıdan yapılıyor. Herkes de canlı vericisini bulamıyor."

"Bir cerrahın en büyük mirası kendinden daha iyi yetiştirdiği cerrahlardır"
Hastalarıyla aralarında bir gönül bağı oluştuğuna da dikkati çeken Tavlı, naklettikleri organla hayata tutunanların ziyarete gelmesinin çok mutluluk verici olduğunu ifade etti.
Bir cerrahın yetiştirdiği hekim kalitesinin, yaptığı ameliyatların sayısından daha önemli olduğunu anlatan Tavlı, şöyle devam etti:
"Eğer bir cerrah, kendinden daha iyi cerrahlar yetiştiriyorsa bence bıraktığı en büyük miras odur. Ben de bunu yaptığım kanısındayım. Geri dönüp baktığım zaman mutluluk hissediyorum. Çok kutsal ve insanlara maksimum düzeyde faydalı olabildiğim bir meslek seçtiğimi düşünüyorum. Hekimliğin temelinde insan sevgisi yatar. İnsan sevgisi olmayan kişinin iyi hekim olması mümkün değil. Hekimlik saygın bir meslektir. Bu saygınlığın gururuyla yaşarsınız."

İnsanların hayatına dokunmanın verdiği mutlulukla emekli olan Tavlı (68), mesleğini yıllarca severek yaptığını söyledi.
Tüm hekimlerin fedakarca çalıştığını ancak cerrahi branşlarda hekime düşen sorumluluk ve meşakkatin daha fazla olduğunu vurgulayan Tavlı, "Bu işi idealist ve genç hekimlerin yürütmesi gerektiği kanısındayım. Çünkü bir yaştan sonra bu yoğunluğa dayanmak kolay değil. Görevi devrettiğim arkadaşların hepsi de genç arkadaşlar. Bu işi daha ileriye götürecekleri kanısındayım. Seviyorsanız her şeyi karşılıksız yapıyorsunuz. İnsanlara hizmetten zevk alıyorsanız, mutluysanız, her şey kolaylaşıyor." diye konuştu.
Hastalarıyla üzülüp, hastalarıyla sevindi
Meslek hayatında, büyük mutluluklara vesile olan ameliyatların yanında, kadavradan nakillerin çok az olması nedeniyle üzücü tablolarla da karşılaştıklarını belirten Tavlı, şöyle konuştu:
"Mesleki hayatımın büyük bir kısmını nakil bekleyen hastaların gözlerindeki umut ışığını söndürmemek için gece gündüz demeden çalışarak geçirdim. Yıllarca, 'Kadavradan böbrek ya da karaciğer çıksın da bana uysun' diye bekleyen hastalarımız var. Onların, çıkan bir organın kendine uymadığını öğrenip de büyük bir hayal kırıklığı yaşaması, hekim olarak bizi çok etkiliyor. O hastalar diyalize girmeye devam ediyor ya da karaciğer yetmezliği nedeniyle hayatını kaybediyor. Bunlar bizi çok üzüyor. Çünkü organ bekleyen hasta sayısı kadar organ yok. Kadavradan organ nakli sayısı çok az. Nakillerin yüzde 90'a yakını canlıdan yapılıyor. Herkes de canlı vericisini bulamıyor."

"Bir cerrahın en büyük mirası kendinden daha iyi yetiştirdiği cerrahlardır"
Hastalarıyla aralarında bir gönül bağı oluştuğuna da dikkati çeken Tavlı, naklettikleri organla hayata tutunanların ziyarete gelmesinin çok mutluluk verici olduğunu ifade etti.
Bir cerrahın yetiştirdiği hekim kalitesinin, yaptığı ameliyatların sayısından daha önemli olduğunu anlatan Tavlı, şöyle devam etti:
"Eğer bir cerrah, kendinden daha iyi cerrahlar yetiştiriyorsa bence bıraktığı en büyük miras odur. Ben de bunu yaptığım kanısındayım. Geri dönüp baktığım zaman mutluluk hissediyorum. Çok kutsal ve insanlara maksimum düzeyde faydalı olabildiğim bir meslek seçtiğimi düşünüyorum. Hekimliğin temelinde insan sevgisi yatar. İnsan sevgisi olmayan kişinin iyi hekim olması mümkün değil. Hekimlik saygın bir meslektir. Bu saygınlığın gururuyla yaşarsınız."
Kaynak: AA
Reklam alanı
Son dakika gelişmelerden anında haberdar olmak için WhatsApp haber kanalımıza katılın.
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.
Yasal Uyarı: Yayınlanan haberler, köşe yazıları, fotoğraflar, yazı dizileri ve her türlü eserin tüm hakları
Mirajans Medya İletişim Reklam Haber ve Prodüksiyon A.Ş.'ye aittir. Kaynak gösterilerek bile olsa eserin bütünü veya
bir kısmı özel izin alınmadan kullanılamaz.
⚡ BU HABERE EMOJİYLE TEPKİ VER!
👏
31
❤️
9
😊
0
😡
0
👎
1
😂
1
😢
0
😲
0
Toplam 42 tepki
Saygıdeğer Hocam, sağ olun var olun ömrünüze bereket.Allah razı olsunn.
Yorum Yap
Bakan Memişoğlu: Sağlık bakanı olarak nüfusun üçte birinin sigara içmesini istemiyorum
Konya'da otomobil bahçe duvarına ve park halindeki araca çarptı! 4 yaralı
Konya'da çıkan ev yangınında 1 kişi öldü, 1 kişi yaralandı
Vuslat Törenleri Şeb-i Arus ile sona erdi
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Hazreti Mevlana'nın çağları aşan öğütleri bize yol gösteriyor
ELA RÜMEYSA CEBECİ KİMDİR? NEDEN TUTUKLANDI?
Ela Rümeysa Cebeci tutuklandı!
Görgün: Türkiye, kendi silahını kendi aklıyla tasarlayıp üretmeye kararlılıkla devam ediyor
Konyaspor, Kayserispor maçının hazırlıklarına başladı
TBMM'de 'mezar başında rakı içme' tartışması
Hava yolu taşımacılığında gümrük işlemleri dijitalleşiyor
Türk Tarih Kurumunun 100 eserden oluşan "Genel Okuyucu Dizisi Kitapları" tanıtıldı