HANAU (AA) - Almanya'nın Hanau kentinde 19 Şubat 2020'de gerçekleştirilen ve aralarında Türklerin de bulunduğu 9 kişinin yaşamını yitirdiği ırkçı terör saldırısının 2. yılında Heumarkt Meydanı'nda anma etkinliği düzenlendi.
Ellerinde kurbanların resimleriyle meydanı dolduran binlerce kişi, ırkçı terör saldırısında yaşamını yitirenlerin isimlerini bir ağızdan söyledi.
Meydana kurulan sahnede, ırkçı terörün yaşamdan kopardığı kişilerin yakınları konuşma yaptı, katılımcılar dövizlerle her türlü terörü, İslam düşmanlığını, ırkçılık ve ayrımcılığı lanetledi.
2 yıl önce saldırının düzenlendiği kafenin önünde düzenlenen anma törenine, Almanya Sosyal Demokrat Parti (SPD) Eş Genel Başkanı Saskia Esken, Hanau Belediye Başkanı Claus Caminsky ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri ile çevre sakinleri katıldı.
Olay yerine çelenkler bırakılarak dua edildi, ırkçılık ve terörizm lanetlenirken, birlik ve beraberlik mesajları verildi.
Anma etkinliklerinin ardından düzenlenen yürüyüşe katılanlar, ırkçı teröristin yaşamdan kopardığı 9 gencin resimlerini taşıdı, sloganlarla ırkçılara geçit vermeyecekleri mesajı verdi.
Hanau'daki camilerde yaşamını yitirenler için dua edildi ve hayatını kaybedenlerin anısına futbol turnuvası düzenlendi.
Etkinlikler, bu gece ırkçı terör saldırısının yaşandığı kafelerin önünde yaşamını yitirenleri temsilen uçurulacak balonlarla sona erecek.
- 9 can kaybı
Hanau kentinde 19 Şubat 2020 gecesi iki kafeye düzenlenen saldırıda, aralarında 4 Türkün de bulunduğu 9 kişi yaşamını yitirmiş, düzenlenen operasyonda, saldırıyı gerçekleştiren 43 yaşındaki ırkçı terörist Tobias Rathjen ve 72 yaşındaki annesi evlerinde ölü bulunmuştu.
Saldırgan Rathjen'in avcılık belgesi olduğu ve ardında bir mektupla video bıraktığı kaydedilmişti.
Dönemin Başbakanı Angela Merkel saldırıyla ilgili "Irkçılık zehirdir, nefret de zehirdir ve bu zehir toplumumuzda vardır." ifadelerini kullanmıştı.
Federal Savcılık tarafından Aralık 2021'de yapılan açıklamada, saldırıyla ilgili soruşturma kapsamında başka kişilerin suç ortağı, azmettirici veya yardımcı olduğuna ya da failin bir sırdaşı bulunduğuna dair yeterli delil bulunamadığı gerekçesiyle takipsizlik kararı verildiği belirtilmişti.
Kaynak: