İSTANBUL (AA) - Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Türkiye-Azerbaycan İş Konseyi Başkanı Selçuk Akat, şu anda Türkiye-Azerbaycan ticaret hacminin 4,5 milyar dolar civarında olduğunu belirterek, "Devlet başkanlarının 15 milyar dolarlık hedefi var. Hedefin üçte birine yaklaştık. Gelecek dönemde Karabağ'daki yatırım potansiyeli ile birlikte hedefi yakalayacağımızı, hatta geçeceğimizi düşünüyorum." dedi.
Ekonomi Gazeteciler Derneği (EGD) ve DEİK iş birliğiyle başlatılan "Ticari Diplomasi Yolculuğu" başlıklı toplantı dizisine katılan Akat, yaptığı konuşmada, Azerbaycan'da iş birliği içindeki kurum ve kuruluşlarla ilişkilerini sürdürdüklerini, salgın nedeniyle çevrim içi toplantılar düzenlediklerini söyledi.
Azerbaycan ordusunun Dağlık Karabağ'da elde ettiği zaferin törenle kutlandığını hatırlatan Akat, "Salgın kontrol altına alınmıştı. Ancak zafer kutlamaları sebebiyle vatandaşlar meydanlara dökülünce Kovid-19 vaka sayılarında ciddi artışlar oldu. Ülkede tekrar sıkı tedbirler uygulanmaya başlandı. Kısıtlamalar perakende ve yeme-içme alanında daha fazla hissedilse de büyük şirketler ve sanayi kuruluşları çalışmalarına devam ediyor." diye konuştu.
Azerbaycan'ın yaklaşık 50 milyar dolarlık bir ekonomi olduğunu belirten Akat, devamla şunları kaydetti:
"Azerbaycan'ın 10 milyona yakın nüfusu var. Vatandaşlarının büyük bir kısmı yurt dışında yaşıyor. Azerbaycan'ın birkaç milyar dolarlık dış borcu var. Hatta buna siyaseten yapılmış dış borç da diyebiliriz. Çünkü borç almaya çok da ihtiyacı olmayan bir ülke. Petrol fonundaki varlıklarıyla Azerbaycan, güçlü ve stabil bir ekonomi. Petrol fiyatları da Azerbaycan lehine ilerliyor. Azerbaycan petrolü, kalitesinden dolayı normal fiyatın biraz üzerinde satılıyor.
Azerbaycan, altyapı yatırımlarının tamamına yakınını tamamlamış durumda. 1991'den sonra altyapı ve üstyapısını yeniledi. Açıkçası son dönemde Türkiye açısından Azerbaycan'da yeni ve büyük bir proje yoktu. Fakat Karabağ zaferiyle birlikte yeni bir dönem başladı. Karabağ, Azerbaycan topraklarının yüzde 20'sine tekabül eden bir büyüklüğe sahip. 30 yıldır orada hiçbir şey yapılmamış. Karabağ'ın bir an önce Azerbaycan'ın diğer topraklarının gelişmişlik düzeyine ulaşması için büyük yatırımlar planlanıyor. Bu anlamda Azerbaycan'ın büyüme motoru bugünden sonra Karabağ olacak."
Akat, Türk inşaat şirketlerinin her yerde iş yaptığını belirterek, "Karabağ'da çalışmak bizim görevimiz. Karabağ'ın kalkınması için Türk şirketlerinin çalışmasını bir iş olarak değil, görev olarak görmemiz lazım." dedi.
- "Hazar'daki gazın TANAP ile dünyaya ulaştırılması gelecek dönemdeki en büyük proje"
Selçuk Akat, Azerbaycan'ın, petrol dışındaki sektörlerin büyümesi için çok büyük bir gayret içerisinde olduğunu söyledi.
Bakü-Tiflis-Ceyhan Petrol Boru Hattı projesinin hayata geçirilmesinin 2 önemli noktası bulunduğunu ifade eden Akat, "Azerbaycan petrolünün Akdeniz'e ulaştırılıp uluslararası pazara ulaştırılması kısmı projeyi önemli kılıyor. Bundan daha da önemli olan, bütün dünyanın Türkiye ve Azerbaycan'ın böyle büyük bir projede iş birliği yapmasını kabul etmesi." diye konuştu.
Akat, Hazar Denizi'nde bulunduğu tahmin edilen petrol ve doğal gaz rezervlerine ilişkin, "Hazar Denizi'ndeki rezervlerin TANAP'a bağlanması gelecek dönemin en önemli konusu olacak. Azerbaycan ve Türkmenistan, Hazar'daki sınırlar ve gaz rezervleri konusunda anlaşma sağladı. Hazar'daki gazın TANAP ile dünyaya ulaştırılması gelecek dönemdeki en büyük yeni proje olacak." dedi.
Akat, Bakü-Tiflis-Kars demir yolu ve Nahçıvan'dan Azerbaycan'a geçiş koridoru ile nakliye fiyatlarında gelecek dönemde düşüşler yaşanacağını söyledi.
- "15 milyar doları yakaladıktan sonra düşüş yaşamamak için iki ülke arasında STA yapılmalı"
Türkiye-Azerbaycan İş Konseyi Başkanı Akat, şu an Türkiye-Azerbaycan ticaret hacminin 4,5 milyar dolar civarında olduğunu belirterek, "Devlet başkanlarının 15 milyar dolarlık hedefi var. Hedefin üçte birine yaklaştık. Gelecek dönemde Karabağ'daki yatırım potansiyeli ile birlikte hedefi yakalayacağımızı, hatta geçeceğimizi düşünüyorum. 15 milyar doları yakaladıktan sonra olası düşüşler yaşamamak için iki ülke arasında Serbest Ticaret Anlaşması (STA) yapılması gerekiyor." şeklinde konuştu.
Öte yandan, 146 iş konseyi ile dış ekonomik ilişkilerin geliştirilmesi için ticari diplomasi faaliyetlerini sürdüren DEİK'in, iş konseyi başkanlarının katılımıyla her hafta salı günü çevrim içi buluşma gerçekleştireceği bildirildi.
Kaynak: