ANKARA (AA) - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, kadın ruhunun yaşamın hamuruna katılmadığı bir geleceğin, eksik ve yarım olacağını belirterek, "Daha adil, içinde herkese yer olan, medeniyet değerlerinin korunduğu bir gelecek için kadınları iş başına davet ediyorum." dedi.
Emine Erdoğan, Halk Bankası (Halkbank) tarafından 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla düzenlenen, Üreten Kadınlar Zirvesi'ne gönderdiği video mesajla izleyicilerle buluştu.
Halkbank'a tüm kadınlara ilham olacak bu etkinliği düzenlediği için teşekkür eden Emine Erdoğan, "Kadınlarımıza açtığı her tür kredi ve imkan, umutlarımızı artırıyor. Bu desteklerin, katlanarak artmasını diliyorum. Emeği geçen herkesi tebrik ediyorum." diye konuştu.
İnsanların; gayreti, çalışması ve azmiyle güzel bir dünya inşa etmeye muktedir olduğunu dile getiren Emine Erdoğan, "Bu anlamda dünya, ektiklerimizi topladığımız, verimli bir toprak gibidir. İçinde çocuklarımızın yaşamasına razı olacağımız geleceğin dünyası, kadın eli değmeden kurulamaz." ifadelerini kullandı.
Zirvedeki tüm kadınların birer "kutup yıldızı", hayat yolunu çizme arayışındaki genç kızlar için de "yol gösterici" olduğunu vurgulayan Emine Erdoğan, "Kadınlar, birbirini destekleyip güç birliği yaptıkça her zamankinden daha güçlü bir toplum olacağımıza inancım tamdır." dedi.
Emine Erdoğan, sanayi devrimiyle modern dünyanın, kadınları "çalışan-üreten" diye etiketlediğini, bu sistemin dışında kalanları ise "atıl" olduklarına inandırdığını anlatarak, şöyle devam etti:
"Üretimi, belli kalıplar içine sıkıştırarak, kadının hayatın içindeki emeğini, görünmez kıldı, özgüvenlerini elinden aldı. Kadınlarımız bir anlamda, adı konmamış bir tecrit yaşadılar. Tabii bu esnada anne olmak, nesil yetiştirmek, en büyük değer olan ailenin lokomotifi olmak önemsizleştirildi. Halbuki Anadolu kadınının, tarih boyunca üretmediği, çalışmadığı tek bir an olmamıştır. Köklü medeniyet tarihimizde kadın, yaradılışının tüm cevherlerini, hem sosyal hem de ekonomik hayata katmıştır. Aynı zamanda evlat, kardeş, eş ve anne gibi hayatın içinden geçtiği tüm evrelerde mutlaka söz sahibi olmuştur. Toplumumuzun kendine has ruhu ve gücü, kadınlarımızın hem ev içinde hem de ev dışındaki emekleriyle kazanılmıştır. O nedenle kadınlarımızın toplumsal hayata ilk kez katılıyormuş algısı, medeniyet tarihimize büyük bir haksızlık olur."
- "Türk kadınının ezelden beri var olan gücünü yeni kazanıyormuş gibi lanse edemeyiz"
Emine Erdoğan, küresel akımlar ve sistemlerin, her şeyi ve herkesi tek tip hale getirmenin peşinde olduğuna dikkati çekerek, "Ancak biz, Türk kadınının ezelden beri var olan gücünü yeni kazanıyormuş gibi lanse edemeyiz. Biz uzun zamandır basmakalıp modeller değil, kadının toplumsal hayata katılımını, onun fıtratını örselemeden artıran modeller peşindeyiz. Kadınların özel ve kamusal alandaki hayatlarını dengeli bir şekilde yürütebilmelerine imkan arıyoruz. Aslında bu çabanın sonuçları, bugün bu zirvede, sanattan spora, ticaretten gastronomiye kadar her alanda, büyük işler yapan kadınlarla, karşımızda duruyor." değerlendirmesinde bulundu.
Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını günlerinde, dünyanın yeniden şekillendiğini ve tüm dünyanın büyük bir yarış içinde olduğunu vurgulayan Emine Erdoğan, şunları kaydetti:
"Bugün salgın şartları, çalışma hayatı ile ilgili tüm ezberleri bozmuş durumda. Evlerin içi birçok insan için ofis haline geldi, yeni iş modelleri gelişti. Tüm bunlar kadınların da girişimci ruhlarını yürürlüğe sokabilecekleri büyük fırsatlardır. Şunu unutmayalım, kadın ruhunun yaşamın hamuruna katılmadığı bir gelecek, eksiktir, yarımdır. Dolayısıyla daha adil, içinde herkese yer olan, medeniyet değerlerinin korunduğu bir gelecek için kadınları iş başına davet ediyorum. Güçlü Türkiye'nin ancak güçlü kadınlarla mümkün olduğuna, yürekten inanıyorum."
Dijital ortamda gerçekleştirilen etkinlikte Halk Bankası Genel Müdürü Osman Arslan da bir konuşma yaptı.
Üç oturum olarak gerçekleştirilen zirveye, sinema sanatçısı Hülya Koçyiğit, milli tekvandocu Kübra Dağlı ile çeşitli alanlarda başarılı olmuş girişimci kadınlar da katıldı.
Kaynak: