İSTANBUL (AA) - Yardımeli Derneğince, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kapsamında düzenlenen "Mülteci Kadın Olmak" panelinde, savaş ve çatışmalar nedeniyle ülkelerinden ayrılan kadınlar yaşadıklarını anlattı.
Zeytinburnu Belediyesi Kazlıçeşme Kültür Merkezi'nde gerçekleşen panelin açılışını yapan Yardımeli Derneği Genel Başkanı Sadık Danışman, kadınlara yönelik şiddeti kınayarak, insanlığın bundan tamamen arınması temennisinde bulundu.
Derneklerinin mazlum coğrafyada yaptığı yardım ve hizmetleri anlatan Danışman, şunları kaydetti:
"Dünyamızda yaklaşık 65-70 milyon arasında mülteci yaşamaktadır. Mülteci Kadın Olmak paneli ile özellikle mülteci kadınlarımız kendi ülkelerinde neler yaşadıklarını, ülkesinde ne oldu da mülteci durumuna geldiklerini ve ne tür zorluklarla ülkemize ulaştıklarını anlatacak. Dünyadaki mülteci kadınlarımız adına söylüyorum acaba umutları ne. Tekrar vatanlarına, topraklarına, evlerine dönebilme umutlarını yaşıyorlar mı? O açıdan farklı ülkelerden gelen 7 panelistten bunları direkt dinleme imkanı bulacağız."
Rusya ve Ukrayna savaşına da değinen Danışman, paneli hazırlarken savaş başlamadığı için Ukraynalı mültecileri panelistler arasına alamadıklarını söyledi.
Danışman, Ukraynalıların Avrupa'nın farklı ülkelerine gitmek zorunda kaldığını ve mülteci durumuna düştüklerini belirterek, "Ukrayna'da, kadınların ve Ukraynalı kardeşlerimizin çektikleri yüreklerimizi yakmaktadır. Özellikle Filistin'de yaşanan zulümlere, yoksulluklara, insan hakları ihlallerine hiçbir zaman kayıtsız kalmadık. İnsani yardım kuruluşu olarak üzerimize düşeni ifa etmeye gayret ettik." ifadelerini kullandı.
- Mülteci kadınlar yaşadıklarını anlattı
Açılış konuşmasının ardından tiyatrocu-yazar Hale Canat'ın moderatörlüğünü yaptığı panelde, Filistin Gazze'den üniversite öğrencisi Rima Naimoğlu, Doğu Türkistan Nuzugum Kültür ve Aile Derneği Başkanı gazeteci Münevver Özuygur, Suriyeli Fatma Hüseyin, Arakan'dan Yasmin Muhammed Sultan, Mısırlı Aya Atia Adlan, Atia Ramadan, Yemenli Araştırmacı yazar-aktivist Misk Aljunaid savaşta ve mülteci olarak neler yaşadıklarını anlattı.
Uluslararası Afganistanlı Kadınlar Derneği Başkanı Berna Sefer, Türkiye'de doğup büyüdüğünü, anne ve babasının 30 sene kadar önce buraya yerleştiğini anlattı.
Sefer, babasının üniversite öğrencisi olarak Türkiye'ye geldiğini dile getirerek, "Öncelikle Afganistan'daki cehaletten kurtulmak için Türkiye'ye gelmiş ve sonrasında geri dönmemiş. Çünkü ülkenin durumları belli, sıkıntılar çok. Savaşın içinde direkt bulunmadım fakat Afganistan'a gittiğimde Taliban'ın bir kere saldırısına uğradım." dedi.
Afganistan'da kadınların çok fazla sorun yaşadığını vurgulayan Sefer, şöyle devam etti:
"Şu anda halihazırda mülteci ve sığınmacı olarak hemşehrilerimin, vatanımın, toprağımın insanları Türkiye'ye gelirken yaşadıkları sıkıntıları elimden geldiğince en aza indirmek için çalışıyorum. Açlık, sefalet, yoksulluk Türkiye'ye geldikleri zaman bitmiyor. Çünkü biliyorsunuz ki çok farklı bir dili konuşuyoruz Afganistan'da. Çok farklı bir kültüre sahibiz. Bu yüzden buraya geldiğimizde uyum sağlamakta zorlanıyoruz. Özellikle son 10-20 yılda gelen kadınlarımız ve onların ailelerinin uyum sağlayabilmeleri için çalışmalar yapıyoruz."
Sefer, gelecekte Afganistan'a gidip yaşıtlarına, kadınlara ve çocuklara yardımcı olmak istediğini belirterek, "İstihdam yaratıp kadınlarımıza eğitim vermek istiyorum. Kadınlarımızın daha eğitimli, daha bilgili, daha güzel parlak geleceklere sahip olan çocukları yetiştirmesi için onlara destek olmayı hedefliyorum." diye konuştu.
Kaynak: