Avrupa'nın bugün nasıl ırkçılıkla sarsıldığını gördüklerini ifade eden Soylu, bütün bunların yanı sıra Türkiye'nin de hangi güvenlik tehditleri altında olduğunu bildiklerini söyledi.
Soylu, Terör örgütlerinin yıllarıdır hem silahlı eylem gayreti içinde olduğunu hem de demokratik alana sızarak, demokrasi postuna bürünerek, özgürlükleri kısıtlamaya çalıştığını, kamu düzenini, huzurunu teröre etmek istediğini bildiklerini kaydetti.
"24 ilde toplam 114 eylem ve etkinlik gerçekleştirildi"
Sızmadan kastını rakamlarla örneklendiren Soylu, "Geçen yılki Boğaziçi Üniversitesi olaylarını hatırlayın. Merkez Kampüs'te 108 gözaltı yapmıştık. Bunların 101'inin Boğaziçi Üniversitesi ile hiçbir resmi, hukuki, öğrencilik veya mezuniyet bağı yoktu. Bunların da 79'u DHKP-C, TKP-ML ve diğer terör örgütlerinin üyesi olan kişilerdi. Bugüne dönelim. 'Yurt bulamayan öğrenciler' bahanesiyle bir dizi eylem yapıldı. Ülke genelinde 24 ilde toplam 114 eylem ve etkinlik gerçekleştirildi." dedi.
"Bunların sadece 310'unun öğrenci olduğu tespit edildi"
Gerçekleştirilen eylemlere 2 bin 243 katılım olduğunu, mükerrerleri düşünüldüğünde eylemlere 2 bin 57 kişinin katıldığını belirten Soylu, "Bunların sadece 310'unun öğrenci olduğu tespit edildi ve bu 310 öğrencinin tamamına yakınının hiçbir yurt başvurusu olmadığı, daha ziyade sol marjinal gruplara müzahir olduğu belirlendi." ifadelerini kullandı.
"Bu eylemler, bunların eleman devşirme ortamlarıdır"
Eylemlerde 29 gözaltı yapıldığını dile getiren Soylu, bunların da 6'sının PKK/KCK, 6'sının MLKP, 5'inin TKKÖ, 2'sinin TKP Kıvılcım, 1'inin FETÖ/PDY, 1'inin TKİP, 1'inin DKP, 4'ünün de LGBTİ üyesi olduğunun tespit edildiğini söyledi.
Soylu, şöyle devam etti:
"Peki bu profil bize yabancı mıdır? Elbette ki değil. Yıllardır üniversitelerimizde, bazen de dışarıda, özellikle Taksim Meydanı'nda bu ve benzeri gruplar artık klişeleşmiş eylemlerini yaparlar. Örgütlerinin, gruplarının isimleri hemen hemen aynıdır. Üç veya dört harfli, yetmezse araya bir de tire koyar, beş yaparlar. Kullanılan sloganlar birbirine benzer, pankartlarda kullanılan renkler birbirine benzer, söylemleri birbirine benzer, hatta slogan atarken tutturdukları ritim bile birbirine benzer. Çoğu ya öğrenci değildir, ya da kayıt dondurmuş veya derslere girmeyen kişilerdir. Yıllardır aynı profiller… Ya devrimcidir, ya halk hareketidir, ya kurtuluş bilmemnesidir… Esasen tüm bu yapıların çıkış noktası, birkaç silahlı marjinal terör örgütüdür ve bu eylemler, bunların eleman devşirme ortamlarıdır. Bazen piknik organizasyonlarıyla, bazen gençlik festivali adı altında, bazen konser organizasyonlarıyla, eleman devşirme faaliyetlerini aralıksız sürdürürler ve sürekli olarak demokratik eylemlere, özgürlük alanına sızma girişimini sürdürürler."
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.