TUNUS (AA) - AİŞE YAHYAVİ/YÜSRA VENNAS - Tunus'ta Cumhurbaşkanı Kays Said'in 25 Temmuz'da aldığı ve tüm yetkileri elinde toplayan kararlar, ekonomik açıdan zor günler yaşayan ülkeyi dış destekten de mahrum bıraktı.
Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını boyunca özellikle turizm gelirleri ve yabancı yatırımların gerilediği ülkede yaşanan ekonomik darboğaz, Cumhurbaşkanı Said'in, Anayasa'nın 80. maddesine dayandırdığı ve pek çok siyasi çevre tarafından tepkiyle karşılanan kararlarıyla daha da derinleşti.
Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Mısır'dan Said'in kararlarına destek gelse de ABD ve AB gibi uluslararası bağışçı ülke ve kurumların, Tunus'un içine girdiği yeni demokratik süreçle ilgili taşıdığı kaygılardan ötürü yardımda bulunmakta çekinceli davrandığı görülüyor.
ABD Kongresi, 14 Ekim'deki oturumunda Tunus'taki siyasi durum hakkında uzman görüşlerini dinlemiş ardından ülkedeki demokratik durumun tehdit altında olduğu ve tehlike barındırdığı uyarısı yapmıştı.
Tunus Dışişleri Bakanı Osman el-Cerendi ise 20 Ekim'de yaptığı açıklamada, ülkede anayasanın askıya alınmasının ardından yeni bir yol haritası belirlenmesi yönünde dış baskıların arttığı bir ortamda Cumhurbaşkanı Said'in, Tunus'un ortaklarına güvence vermek için adımlar atacağını belirtmişti.
Cumhurbaşkanı Said 7 Ekim'de Merkez Bankası Başkanı Mervan el-Abbasi ile görüşmesinde, Tunus'un dostlarının bu zor dönemde yanlarında yer alacağını ifade etse de bugüne kadar hiçbir devlet yaşanan ekonomik sıkıntıya rağmen Tunus'a yardım yapacağını açıklamadı.
- Ekonomik darboğaz sürerken dış yardım ümidi azalıyor
Ülkede, ekonomistlerin aylar önceden uyarısını yaptığı ekonomik darboğaz sürerken; hükümetin, memur maaşlarını ödeyememesi ve verilen tüm güvencelere rağmen ülkenin yıl sonuna kadarki ihtiyaçlarını karşılayamaması yönünde ciddi kaygılar oluştu.
Suudi Arabistan ve BAE, Tunus'a desteklerini açıklamış olsa da Said'in dış destek bulmayan bu karar ve adımlarını devam ettirebileceğine de güvenmediği düşünülüyor.
Tunus ekonomisini ve yatırım projelerini en çok destekleyenlerin başında yer alan ABD ve AB ise Said'in kararlarından olumsuz etkilenen demokratik ve anayasal düzen için endişe ediyor.
- Ülkenin ekonomi karnesi alarm veriyor
Tunus'ta, yılın ilk yedi ayındaki bütçe açığının 2,63 milyar dinar (947,1 milyon dolar) olduğu göz önüne alındığında ülkenin, hibe şeklinde likiditeye ihtiyaç duyduğu ortaya çıkıyor.
Ekonomi ve Maliye Bakanlığının ülkenin genel bütçesine ilişkin raporuna göre, bütçe açığının 2021 yılının sonunda 7,94 milyar dinara (2,85 milyar dolar) ulaşması bekleniyor.
Yılın ilk yedi ayındaki bütçe açığını kapatabilmek için 8,78 milyar dinar (3,15 milyar dolar) borçlanan Tunus'un, yıl sonuna kadar 10 milyar dinarı (3,59 milyar dolar) aşkın ek fon kaynağını harekete geçirmesi gerekiyor.
Dünya Bankasının yakın zamandaki bir raporuna göre, Tunus'un dış borçları 2017'de 33,5 milyar dolar iken bu rakam 2018'de 35 milyar, 2019'da 39,3 milyar, 2020'de de 41 milyar dolara ulaştı.
Dış baskılar karşısında Tunus'un 2022 bütçe taslağını bu yılın sonlarına doğru açıklaması bekleniyor. Bu bütçede, Said'in uluslararası camiaya gerçek güvenceler sunmadığı sürece kredi ve hibelerle finanse edemeyeceği açıklar olması öngörülüyor.
Kaynak: