Filistinli bazı kaynaklardan alınan bilgiye göre Mısır, Katar ve Birleşmiş Milletler (BM), 6-7 Nisan'da, İsrail ve Filistinli gruplarla, tansiyonun düşmesi ve sükunetin sağlanması için iletişime geçti.
ABD merkezli "Axios" internet sitesinin İsrail Savunma Bakanlığından ismi açıklanmayan iki yetkiliye dayandırdığı habere göre Binyamin Netanyahu hükümetindeki bakanlar, Lübnan'dan atılan roketlere karşılık verilmesiyle ilgili temaslar gerçekleştirdi.
Bakanlar, Lübnan'daki bir savaşın bölgesel çatışmaya dönüşebileceğini ve Tel Aviv'in bölgesel bir çatışmaya sürüklenmesinde hiçbir çıkarının olmadığını düşünüyor.
Haberde ayrıca İsrail'in, Hizbullah'la daha büyük bir çatışmadan kaçınmak için saldırılarını, Gazze ve Lübnan'daki Hamas hedeflerine yoğunlaştırdığı iddia edildi.
"İsrail'in Gazze ve Aksa saldırısı bir kez daha gerginliği tırmandırır"
Hamas Sözcüsü Hazım Kasım da yaptığı açıklamada, "Siyonist güçlerin Gazze saldırısıyla beraber direniş, halkını savunmak için hazırdı. Direnişin tutumu, Siyonist bombardımana karşılık verme çerçevesinde gerçekleşti. Bu misillemenin boyutu ise işgal güçlerinin sahadaki tutumuna göre belirlendi." dedi.
Kasım, bu gerginliğin İsrail'in Mescid-i Aksa bünyesinde yer alan Kıble Mescidi'ndeki Filistinlilere düzenlediği vahşi saldırının ardından başladığını vurgulayarak, "İsrail'in Gazze ve Mescid-i Aksa'ya yönelik saldırısı bir kez daha çeşitli sahalarda gerginliği tırmandırır." uyarısında bulundu.
"İsrail sükunete bağlı kaldığı sürece biz de bağlıyız"
İslami Cihad Hareketi'nden ismi açıklanmayan bir yetkili de "İsrail sükunete bağlı kaldığı sürece kendilerinin de bağlı kalacağını ve İsrail'in angajman kurallarını değiştirmesine izin vermeyeceklerini" söyledi.
7 Nisan Cuma gecesi patlak veren gerilim dalgasının sona erdiğini kaydeden yetkili, "Olanların tüm sorumlusu İsrail'dir. Nitekim Aksa'da namaz kılanlara saldıran odur. Yaşanan her şey Mescid-i Aksa'nın ihlali zeminindedir." ifadelerini kullandı.
Yetkili, İsrail Mescid-i Aksa'da namaz kılanlara ve itikaf yapanlara yeniden saldırırsa tansiyonun yeniden yükseleceğini kaydetti.
İsrail'in Gazze ve Lübnan saldırıları nasıl başladı?
Fanatik Yahudi yerleşimciler, 3 Nisan'da Yahudilerce kutsal Pesah Bayramı sebebiyle Mescid-i Aksa'ya baskın düzenleme ve burada kurban kesme çağrıları yaptı.
Bunun üzerine İsrail güçleri, 4 Nisan Salı günü Mescid-i Aksa'da kılınan teravih namazının ardından Kıble Mescidi'ne sığınan bir grup Filistinliye şiddet kullanarak müdahale etti; kutsal mabedi savaş alanına çevirdi.
İsrail polisinin, Mescid-i Aksa'daki Müslümanlara ses bombası, kauçuk kaplı mermi ve coplarla orantısız güç kullanarak müdahale etmesi işgal altındaki Doğu Kudüs'te gerilimi tırmandırdı.
İsrail güçlerinin, Aksa'ya gece yarısı düzenlediği baskının ardından sabah namazından sonra ikinci kez baskın düzenlemesi olayların tırmanmasına yol açtı.
Mescid-i Aksa baskınlarının ardından abluka altındaki Gazze Şeridi'nden İsrail yönüne roketler atıldı. İsrail uçakları da roketlere karşılık Gazze Şeridi'nin batısında iki noktaya hava saldırısı düzenledi.
İsrail, 6 Nisan Perşembe günü ise Lübnan'dan ülkenin kuzey bölgelerine bir dizi roket atıldığını ve ülkenin kuzey bölgelerinde uyarı sirenlerinin devreye girdiğini duyurdu.
İsrail tarafı, Lübnan'dan düzenlenen saldırıda, 34 roket atıldığını ve bunlardan 25'inin havada imha edildiğini, en az 5'inin ise topraklarına düştüğünü, akşam saatlerinde de Lübnan'dan İsrail'in kuzeyine üç havan mermisi atıldığını açıkladı.
Roket saldırılarının Hamas'ın Lübnan’da konuşlu unsurları tarafından düzenlendiğini bildiren ve Hamas’ı sorumlu tutan İsrail ordusu, topraklarından İsrail'e roket atılmasında Lübnan hükümetinin de sorumluluğu bulunduğunu kaydetti.
İsrail, bunun üzerine 7 Nisan Cuma gecesinin ilk saatlerinde Gazze'ye saldırı başlattığını, Gazze'de bazı hedeflere bir dizi hava saldırısı düzenlediğini açıkladı. İsrail'in Gazze Şeridi’ne düzenlediği hava saldırılarına karşılık Gazze'den İsrail'e roket saldırıları gerçekleştirildi.
Hamas ise Kudüs ve Gazze'ye yönelik saldırganlığından İsrail'i sorumlu tutarak, saldırılara karşılık verildiğini savundu.
İsrail ordusu, 7 Nisan'da öğle saatlerinde yaptığı açıklamada, Gazze'deki bazı hedeflerin bombalanması ve Gazze'den de İsrail'e gönderilen roketlerin ardından Gazze Şeridi çevresindeki yasa dışı Yahudi yerleşim bölgelerinde hayatın normale döndüğünü duyurdu.
Son olarak dün akşam İsrail Kamu Yayın Kuruluşuna (KAN) konuşan ismi açıklanmayan İsrailli "üst düzey" yetkililer, İsrail'e ateş açılmadığı sürece Gazze ve Lübnan'a saldırı yapılmayacağını söyledi.
Haberde ayrıca, İsrailli yetkililerin, "İsrail'deki güvenlik teşkilatı, özellikle Pesah (Hamursuz) Bayramı sırasında tüm cephelerde gerilimi daha fazla tırmandırmamaya kararlıdır." ifadelerine yer verildi.
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.