KIRCAALİ (AA) - İHVAN RADOYKOV - Üyelerinin çoğunluğunu Türk ve Müslümanların oluşturduğu Hak ve Özgürlükler Hareketi (HÖH) Genel Başkan Yardımcısı ve Kırcaali Belediye Başkanı Hasan Azis, 14 Kasım'da Bulgaristan'da eş zamanlı yapılacak cumhurbaşkanı seçimi ve genel seçimler için vatandaşlara birlik ve beraberlik içinde hareket etmeleri çağrısı yaptı.
Azis, Bulgaristan'da seçim yasası gereği kampanya sırasında Türkçe konuşamadığı için AA muhabirine ülkenin resmi dili Bulgarca demeç vererek ilk kez bir Türk'ün cumhurbaşkanlığına aday olduğu seçimlerle ilgili değerlendirmelerde bulundu.
Partisinin 32 yıllık mazisinde ve Bulgaristan'ın demokrasi tarihinde ilk kez HÖH Genel Başkanı Mustafa Karadayı ile bir Türk'ün cumhurbaşkanlığına adayı gösterildiğine vurgu yapan Azis, "Bu seçimler hem partimizin hem de Bulgaristan'ın demokratik gelişiminde tarihi bir an. İnsanlar arasındaki hakim olan duygu, adayımıza destek verilmesinden yana. Biz de bu desteği hem Bulgaristan'da hem de Bulgaristan vatandaşların bulunduğu Avrupa, ABD ve Türkiye'de bekliyoruz." diye konuştu.
Azis, Bulgaristan'da 1980'li ve 90'lı yıllarında yaşanılan siyasi göçe de değinerek, "İnsanlar gerek Avrupa'da gerek komşu Türkiye'de sığınak aramıştı. Ancak bu süreç artık sona ermiş bulunuyor. Maalesef son 10 yılda ekonomik nedenlere dayalı bir göç süreci gözlemleniyor. Eğitimli genç insanlar hem Avrupa hem de Türkiye'ye gidiyorlar. Bulgaristan'ın ve bölgemizin, bu insanların ülkeye dönmelerine ihtiyacı var. Burada Kırcaali’de yatırımlara ihtiyacımız var. Genç aileler, eğitimli insanlar kendi memleketlerinde kalsınlar ve Bulgaristan'ın geleceğini hep birlikte inşa edelim." ifadesini kullandı.
-"HÖH Borisov'un 10 yılı aşkın süren yönetimi sırasında iktidardan uzak kaldı"
Eski Başbakan Boyko Borisov'un 10 yılı aşkın süren yönetimi sırasında HÖH'ün iktidardan uzak kaldığını hatırlatan Azis, "Bu durum yerel yönetimi, yerel ekonomiyi ve demokrasiyi (olumsuz) etkiliyor. O yüzden bizim için, bu seçimde iyi bir sonuç edebilmemiz her zamankinden daha önemli. Son 10 yıldaki yatırımlar, Avrupa Birliği (AB) projeleri temelinde gerçekleşti. Özellikle HÖH'nin elindeki yerel yönetimlerin çok küçük bir bölümü merkez yönetimden destek alabiliyor." dedi.
Son yıllarda Kırcaali bölgesine yatırımların ağırlıklı olarak AB ve Türkiye'den geldiğini belirten Azis, "Türkiye'den yapılan yatırım sayesinde Kırcaali bölgesini, otomotiv sanayi merkezi haline getirdik. Ancak insanlarımızın burada kalmalarını sağlayacak makina inşaat sektörü ve tarım sektörü yatırımlarına ihtiyacımız var." değerlendirmesinde bulundu.
- "HÖH artık cumhurbaşkanlığı makamının sorumluluğunu taşıyacak seviyede"
Azis, HÖH'nin kurulduğu günden bu yana ulusal sorumluluk sahibi bir siyasi parti olarak kendisini kanıtladığını, Bulgaristan'ın NATO ve AB üyeliğini desteklediğini, partinin artık cumhurbaşkanlığı makamının sorumluluğunu taşıyacak seviyede olduğuna inandıklarını söyledi.
HÖH Genel Başkanı Karadayı'nın "Ulusun Birliği İçin" sloganıyla cumhurbaşkanı adayı olduğunun altını çizen Azis, sözlerini şöyle sürdürdü;
"Bulgaristan'da 24 cumhurbaşkanı ve cumhurbaşkanı yardımcısı adayı ikilisi arasında sadece HÖH, Karadayı ve (Avrupa Parlamentosu Milletvekili İskra) Mihaylova'yı, ulusumuzun birliğinin sembolü olarak etnik bir Türk ve etnik bir Bulgar'ı aday göstermiş bulunuyor."
Karadayı ve Mihaylova'nın "hoşgörünün başkenti" olarak adlandırılan Kırcaali’de Hristiyan ve Müslüman cemaatlerine saygılarının göstergesi olarak merkez kiliseyi ve camiyi ziyaret ettiğini de değinen Azis, ABD'de siyahi Barack Obama'nın iki kez başkan seçildiğini, komşu Romanya'da bir Alman kökenlinin cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturduğunu hatırlattı ve "Neden Bulgaristan'da Mustafa Karadayı gibi etnik Türk bir cumhurbaşkanı seçilmesin? Bence Bulgaristan toplumu ve hepimiz artık buna hazırız." diye konuştu.
Son 30 yıldır hep birlikte Bulgaristan'ın demokrasi tarihini yazdıklarına dikkati çeken Azis, şunları kaydetti:
"İster Sofya'da, Kırcaali'de ister Chicago'da, Brüksel'de ister Bursa'da, İzmir'de veya Ankara’da bulunalım, bizler ülkemizin demokratik gelişiminin parçasıyız. Ve özellikle bu seçimlerde Bulgaristan'ın atması gereken tarihsel adımın parçası olduğumuzu göstermemiz gerekiyor. Bu tarihsel adım demokrasiyi desteklemek demek. Çünkü demokrasinin ne belirli bir etnisitesi ne belirli bir dili ne de belirli bir milliyeti vardır. Demokrasi, canımızda taşıdığımız şeydir. Ve eminim ki, ABD'de, Avrupa'da ve Türkiye'de yaşayanlar kendi canında ve yüreğinde hem Bulgaristan'ı hem de adalet ve demokrasi anlayışını taşıyor.
Son 30 yılda yaptığımız gibi, şimdi de sorumluluk taşıdığımızı gösterme zamanı gelmiştir. Bu seçimde 17 numaralı pusula ile oy vererek, cumhurbaşkanı adayı Karadayı ve cumhurbaşkanı yardımcısı adayı Mihaylova'ya 'Ulusun Birliği İçin' olduğumuzu gösterelim. Gerek ABD'de gerek Avrupa'da, Bulgaristan'da ve Türkiye'de tüm kardeşlerimize, uzun ince birlik-beraberlik ve demokrasi yolunda yürüdüğümüz için teşekkür etmek istiyorum. Bu seçimlerde de o gücümüzü gösterelim."
Bulgaristan'da 14 Kasım'da yapılacak seçimlerde yurt içinde 12 bine yakın oy kullanma merkezi kurulacak. Aralarında Türkiye'nin de bulunduğu birçok ülkede yaşayan Bulgaristan vatandaşları da 775 merkezde oy kullanabilecek.
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.