Avrupa bütünleşmesinin ve AB'nin temellerini atan Schuman Deklarasyonu'nun 72. yıl dönümünün, tüm Avrupa halklarıyla birlikte Türkiye'de de Avrupa Günü olarak kutlandığını belirten Çavuşoğlu, Rusya ile Ukrayna arasındaki savaşa değinerek şöyle devam etti:
"Bu yıl Ukrayna Savaşı'nın gölgesinde kutladığımız Avrupa Günü'nde barışın korunmasının ne kadar zor ve kıymetli olduğunu bir kez daha müşahede ettik. 21. yüzyılda Avrupa'nın ortasında yaşanan ve bizi adeta 1940'ların Avrupa'sına geri götüren Ukrayna'daki trajedi, hepimiz için bir uyarı işaretidir. Soğuk Savaş sonrasındaki güvenlik mimarisini kökten değiştirecek olan bu savaş, Avrupa'nın geleceği açısından da bir dönüm noktasıdır."
"Türkiye yapıcı bir politika izlemeye devam ediyor"
Çavuşoğlu, Avrupa projesinin pek çok tehditle sınandığını vurgulayarak "Sıcak savaş ve çatışmaların yanı sıra küresel belirsizlikler, iklim değişikliği, enerji bağımlılığı, terör ve düzensiz göç Avrupa'yı derinden etkilemektedir. Ayrıca, ayrımcılık, yabancı düşmanlığı ve İslam karşıtlığı gibi aşırı akımlar Birliğin bir arada yaşama kültürünün aşınmasına neden olmakta ve Avrupa'nın üzerine inşa edildiği ortak değerleri temelinden sarsmaktadır." ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin bir aday ülke ve NATO müttefiki olarak, Avrupa'nın karşı karşıya olduğu tüm bu sınamaların çözümünde anahtar ülke olduğunu kaydeden Çavuşoğlu, "Her ne kadar özellikle Avrupa Birliği içerisinde bazı kesimler zaman zaman ülkemizi rakip ve hatta tehdit olarak gösterseler de Türkiye gerek Soğuk Savaş döneminde gerek sonrasında Avrupa'nın güvenliği adına pek çok fedakarlık yaparak, kıtanın istikrar ve refahına önemli katkılar sağlamıştır. Türkiye, stratejik hedefi olan AB üyeliği süreci çerçevesinde her alanda iş birliği ve diyaloğu geliştirmek için yapıcı bir politika izlemeye devam etmektedir." değerlendirmesinde bulundu.
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.