İSTANBUL (AA) - Küçükçekmece'de tüfekle oynarken kız arkadaşının ölümüne neden olan sanık Egemen Vardar'ın, Yargıtay'ın bozma kararı doğrultusunda, "bilinçli taksirle ölüme neden olma" yerine "olası kastla öldürme" suçundan 25 yıla kadar hapisle cezalandırılması istendi.
Bakırköy 9. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuksuz sanık Egemen Vardar Kovid-19'a yakalandığı gerekçesiyle katılamadı. Duruşmada, maktul Yağmur Önüt'ün annesi Sevgi Gülseren, babası Tamer Önüt ile Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının avukatı ve tarafların avukatları hazır bulundu.
Müştekilerin avukatları ve Cumhuriyet savcısı, Yargıtayın bozma ilamına uyulmasını, sanık avukatı ise ilk kararda direnilmesini istedi.
Maktulün annesi Sevgi Gülseren, sanıktan şikayetçi olduğunu söylerken, baba Tamer Önüt ise 55 yaşında olduğunu belirterek, "Bana bugün pompalı tüfek verilse kullanamam. Sanık bir önceki duruşma sonrasında üzerime yürüdü. Kızım hayatını kaybettikten sonra bir baş sağlığı bile dilemediler." dedi.
Mahkeme, Yargıtayın bozma kararına uyulmasına hükmederek, cumhuriyet savcısına esas hakkındaki mütalaasını açıklaması için söz verdi.
Esas hakkındaki mütalaada, maktul ile sanık arasında herhangi bir husumet bulunduğunun tespit edilemediği belirtilerek, sanığın olay günü uzunluğu 330 santimetre, genişliği 243 santimetre olan odada eline aldığı pompalı tüfeği ilk olarak halasına, sonrasında boşluğa ve en sonda ölene doğrulttuğu anlatıldı.
Sanığın boş olduğunu düşündüğü tüfeğin boş olup olmadığını tam tespit etmediği anlatılan mütalaada, yaklaşık 2 metre mesafeden gerçekleştirilen atışın bitişik atış mesafesinde değil, toplu atış mesafesinde yapıldığı, sanık dahil 3 kişinin bulunduğu küçük ebatlı bir odada sanığın elinde bulundurduğu av tüfeği ile oynadığı kaydedildi.
Sanığın av tüfeğini tam karşısında bulunan Yağmur Önüt'e doğrulttuğu ve bu sırada elinin de tetikte bulunduğu ifade edilen mütalaada, sanığın tüfeğin atış alabileceğini, ölüm olabileceğini öngörmesine rağmen bu neticenin gerçekleşmemesi için çaba sarf etmediği kaydedildi.
Mütalaada, tüm dosya değerlendirildiğinde sanık Egemen Vardar'ın "olası kastla öldürme" suçundan 20 yıldan 25 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması istendi.
Sanık Vardar'ın avukatı, mütalaaya karşı beyanda bulunmak için süre istedi.
Mahkeme heyeti, sanık avukatına süre vererek, duruşmayı erteledi.
- Yargıtay kararı
Yargıtay 12. Ceza Dairesi, Bakırköy 9. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 2017 yılında sanığa "bilinçli taksirle ölüme neden olma'' suçundan verdiği 5 yıl 10 ay hapis cezasını bozmuştu.
Dairenin kararında, üniversite öğrencisi sanık Egemen Vardar ile üniversite öğrencisi maktul Yağmur Önüt'ün nişan planı yaptıkları, sanığın babasına ait av tüfeğiyle şaka yaparken silahın ateş almasıyla yaralanan Yağmur Önüt'ün aynı gün vefat ettiği, ikili arasında herhangi bir husumet bulunmadığı kaydedilmişti.
Sanığın kendisi dahil 3 kişinin olduğu küçük ebatlı bir odada elinde oynadığı av tüfeğini tam karşısında bulunan Önüt'e doğrulttuğu anlatılan kararda, "bu sırada eli de tetikte bulunan sanığın, bu şekilde bulundurduğu tüfeğin ateş alabileceğini ve ölüm neticesinin gerçekleşebileceğini öngörmesine rağmen, öngördüğü neticenin gerçekleşmemesi için çaba sarf etmediği" tespiti yapılmıştı.
Kararda, sanığın "olası kastla öldürme" suçundan cezalandırılması gerekirken, suç vasfında yanılgıya düşülerek "bilinçli taksirle öldürme" suçundan mahkumiyetine karar verildiğine işaret edilmişti.
- Davanın geçmişi
İddianamede, sanık Egemen Vardar'ın 19 Nisan 2016'da halasının evinde Yağmur Önüt ile şakalaştıkları sırada tüfeğin ateş alması sonucu Önüt'ün hayatını kaybettiği belirtilerek, Vardar hakkında, ''bilinçli taksirle ölüme neden olma'' suçundan 4 yıl 6 aydan 9 yıla kadar hapis cezası talep edilmişti.
Davaya bakan Küçükçekmece 6. Asliye Ceza Mahkemesi, sanığın "kasten öldürme" suçundan yargılanması gerektiğine işaret ederek, görevsizlik kararıyla dosyayı Bakırköy Ağır Ceza Mahkemesi'ne göndermişti.
Bakırköy 9. Ağır Ceza Mahkemesi, 31 Ocak 2017'de davayı karara bağlamıştı.
Mahkeme, "kasten öldürme" suçundan dava açılmışsa da eylemin "bilinçli taksir" aşamasında kaldığı anlaşıldığından suçun meydana geliş şekli ve bilinçli taksirin derecesi sonucunda sanığı 5 yıl hapis cezasına çarptırmıştı.
Sanığın eyleminde öngördüğü neticeyi istememesine karşın olayın meydana geldiğine kanaat getiren mahkeme, olay bilinçli taksirle gerçekleştiğinden 7 yıla çıkardığı cezayı, sanığın duruşmalardaki iyi haline gözeterek 5 yıl 10 aya düşürmüştü.
Kaynak:
