İSTANBUL (AA) - İstanbul Sanayi Odası'nın (İSO) Sürdürülebilirlik Vizyonu kapsamında 6'ncısını açıkladığı Elektrikli Teçhizat ve Elektronik Ürünler Sanayi raporuna göre, ihracatının yüzde 58'lik kısmını AB ülkelerine gerçekleştiren sektörün Avrupa Yeşil Mutabakatı (AYM) çağrısı ile oluşabilecek riskleri öngörmesi ve bunları fırsata çevirmek için aksiyon alması büyük önem taşıyor.
İSO'dan yapılan açıklamaya göre, Oda, küresel iklim değişikliği ve Avrupa Yeşil Mutabakatı gibi sürdürülebilirlik çerçevesinde uluslararası ticarette yaşanan yeni sistemleri göz önünde bulundurarak belirlediği Sürdürülebilirlik Vizyonu kapsamında 10 sektör için hazırladığı yol haritalarını açıklamaya devam ediyor.
İSO, bünyesindeki 55 meslek komitesinin gruplandığı 10 ayrı sektör için küresel pazarda yüksek katma değer üretmek ve sürdürülebilirlik yetkinliklerini artırmak amacıyla hazırladığı rehberlerden 6'ncısını, büyüme ve refahın korunmasında ve sürdürülebilir bir topluma geçişte önemli rol oynayan Elektrikli Teçhizat ve Elektronik Ürünler Sanayi sektörü için açıkladı.
İSO Elektrikli Teçhizat ve Elektronik Ürünler Sanayi sektörü raporu, söz konusu sanayi grubunun meslek komiteleri olan elektrik, elektronik, bilişim ve kablo sanayi, enerji ve elektrik ekipmanları sanayi, aydınlatma donanımları sanayi, iklimlendirme ekipmanları sanayi ve beyaz eşya ve ev aletleri sanayinin gelecek dönem sürdürülebilirlik çalışmalarına özel yol gösterici öncelikleri ve takip göstergelerini sunmak amacıyla hazırlandı.
- AB'ye ihracatta elektronik ürünlerin geri dönüşümlü olması gerekiyor
Rapora göre, AB'nin uygulayacağı Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması (SKDM) kapsamında değerlendirilecek ilk 5 sektör arasında elektrik sektörünün de yer aldığı ve Avrupa'nın 2050 yılına kadar dünyanın ilk iklim-nötr kıtasına dönüştürülmesi hedefinin ortaya konduğu AYM ile yaşanacak en büyük dönüşümlerden biri enerji ve ham madde kullanımının yüksek olduğu elektronik ürünler sanayinde olacak.
Türkiye'nin 2019 yılı elektrik ve elektronik ürün ihracatının yüzde 58'lik kısmı AB ülkelerine gerçekleşti. Bu nedenle AB ile yapılan ticarette büyük bir payı olan sektörün Avrupa Yeşil Mutabakatı çağrısı ile oluşabilecek riskleri öngörmesi ve bunları fırsata çevirmek için aksiyon alması önem taşıyor.
AB'nin Döngüsel Ekonomi Eylem Planı'nda elektronik, bilgi ve iletişim teknolojileri sektöründe, AB pazarına sunulan ürünlerin daha dayanıklı olması ile onarılması, iyileştirilmesi, geri dönüştürülmesi ve yeniden kullanılması daha kolay olacak tasarımlar şeklinde üretilmesi gerekiyor. AYM kapsamında teknolojik ürünlerin geri dönüşümüne ve tamir edilebilirliğine yönelik tüketicilerin doğru bilgilendirilmesi sektör önceliklerinde ön plana çıkıyor.
- Atık piller, en hızlı büyüyen atık akışında yer alıyor
Raporun Elektrikli Teçhizat ve Elektronik Ürünler Sanayi Sürdürülebilirlik Öncelikleri Çevre Üzerindeki Etkimizi Azaltmak bölümünde, teknolojik gelişmelerle birlikte elektronik ürün tüketiminin arttığı, özellikle gelişmekte olan ülkelerde, elektrikli ve elektronik ekipman atıkları ile atık pillerin, en hızlı büyüyen atık akışında yer almasına sebep olduğu ve AB'de bu sektördeki atıkların yüzde 40'ından daha azının geri dönüştürüldüğünün tahmin edildiğine işaret ediliyor.
Türkiye'de ise Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından 2012 yılında yayımlanan ve elektrikli ve elektronik eşyaların üretiminden başlayarak kullanım ömrünün tamamlanmasına ve bertarafına kadar olan süreç esaslarını düzenleyen Atık Elektrikli ve Elektronik Eşyaların (AEEE) Kontrolü Yönetmeliğine atıfta bulunularak atık geri dönüşümü ile tekrar ekonomiye kazandırılamayan elektronik ürünlerin ekonomide değer kaybı yaşanmasına sebep olduğu hatırlatıldı. Bu kaybın yaşanmaması için döngüsel ekonomi yaklaşımının elektronik ürünlerin üretiminde çevresel olumsuz etkinin azaltılmasına katkı sağlayacağı vurgulandı.
Nadir Toprak Elementlerinin (NTE) elektrikli teçhizat ve elektronik ürünlerin üretimi için son derece kritik materyaller olduğu, NTE'nin geri kazanımıyla birlikte hem tehlikeli atık oluşumunun engelleneceği hem de ham maddenin tekrar kullanımının sağlanacağı not düşüldü.
Raporda ayrıca, metropollerden kırsal kesime kadar toplumun neredeyse tamamının hayatına dokunan çözümler sunan sektörün yarattığı sosyal pozitif etkinin artırılması için insanı merkeze alan çözümlere daha fazla odaklanılması gerektiği, elektrikli ürünlerde kullanılan ham maddelerin sorumlu tedarikinin, sektörün değer zinciri üzerindeki etkisi açısından dikkat edilmesi gereken ve regülasyonların sıkılaşacağı öngörülen noktalardan birisi olduğu vurgulandı. Yine tedarik zincirindeki insan hakları ihlallerinin önlenebilmesi açısından da şirketlerin aksiyon almasının önem taşıdığına işaret edildi.
Elektrikli Teçhizat ve Elektronik Ürünler özelinde Avrupa Yeşil Mutakabatı'nda öne çıkan konular şöyle:
"Temiz enerji dönüşümü, elektronik ürünlerin enerji verimliliğine ilişkin etiketleme mevzuatındaki değişiklikler, Ecodesign Direktifi kapsamında cep telefonları, tabletler ve beyaz eşyalar dahil olmak üzere düzenleyici önlemler, özellikle elektronik cihazlarda 'Onarım Hakkı' ihtiyacını analiz edecek ve cihazların kendiliğinden eskimesini engelleyecek özendirici önlemlerin sunulması, 2030 itibarıyla her türlü ambalaj ve paketlemenin biyolojik olarak çözünür ve bitki bazlı plastik yoluyla sağlanması yönünde uygulamalar ve tek kullanımlık plastiklere getirilecek yaptırımlar, elektrikli ve elektronik ürün ekipmanlarında yer alan tehlikeli maddeler çerçevesinde kimyasal stratejisi ile güvenli ve sürdürülebilir kimyasallar için inovasyonun teşvik edilmesi ve insan sağlığının ve çevrenin tehlikeli kimyasallara karşı korunması, kurulan ortak girişimler ve ittifaklar kapsamında belirlenen tematik alanlarda ortaya koyulacak inovasyon, Sınırda Karbon Düzenlemesi Mekanizması (SKDM) ile şirketlerin karşı karşıya kalacağı vergi yükü ile ilgili düzenlemeler."
Kaynak: