Figen Çoban'ın ölümüne ilişkin Muğla Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianame, 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edildi. İddianamede, Mehmet Emin Ata Çoban, kardeşi Süleyman ve annesi Hatice Çoban'ın şüpheli ve çelişkili durumlarının, olayın intihar olmadığını gösterdiği belirtildi. Mehmet Emin Ata Çoban'ın olay sırasında alkollü olduğu, olay tarihinde ve önceki dönemlerde eşine şiddet uyguladığı, kendisini aldattığını düşündüğü iddianamede yer aldı. Figen Çoban'ın başına aldığı darbenin etkisi ile beynin ön tarafında yerleşimli, bilinçli düşünmeden sorumlu olan frontal bölgede ekimoz meydana geldiği, bu yaralanma nedeniyle hareket kabiliyetinin kısıtlandığı belirtildi. Ayrıca, sırtüstü yatar vaziyette olduğu sırada üzerine hızlandırıcı madde dökülüp yakıldığı, çakmağın elinin yanına yerleştirildiği de aktarıldı.
'ANNEMİ BABAM YAKTI'
İddianamede ayrıca Adli Tıp Kurumu 1'inci Adli Tıp İhtisas Kurulu'nun otopsi raporunda; alınan doku örneklerinin Kimya İhtisas Dairesi'nde yapılan tetkikinde tespit edilen ilaç etken maddelerinin, kişinin tedavisinde kullanıldığı, toksik düzeyde olmadığı ifade edildi. Tespit edilen karbonmonoksit düzeyinin ise tek başına ölüm meydana getirebilecek miktarda olmadığı, aranan diğer toksik maddelerin bulunmadığı, kişinin zehirlenerek öldüğünün tıbbi delillerine ulaşılamadığı vurgulandı. İddianamede; çiftin 6 yaşındaki oğullarının adli görüşme odasında alınan ifadesinde; babasının annesini yaktığını anlattığına yer verildi.
İddianamede, şüphelilerin fikir ve eylem birliği içerisinde hareket ettikleri de vurgulandı. Mehmet Emin Ata Çoban ile kardeşi Süleyman Çoban'ın 112 Acil Çağrı Merkezi'ni aramadan önce yanan cesedin fotoğrafını çektikleri belirtildi. Ayrıca Mehmet Emin Ata Çoban hakkında soruşturma yürütülmesini engellemek için olay sırasında evde olmadığına yönelik delil yaratmak için güvenlik kamerası olan markete gittiği vurgulandı. Figen Çoban'ın komşusu Vahit Sarı'nın 112 Acil Çağrı Merkezi'ne, 'Biri, eee birisi birilerini yaktı' diye ihbarda bulunduğu, Süleyman Çoban'ın ise olayı görmesine rağmen şüphelilere konu ile ilgili konuşmamalarını söylediği belirtildi. Mehmet Emin Ata Çoban, Süleyman Çoban ve Hatice Çoban için 'kadına karşı kasten öldürme', 'canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürme', 'eşi kasten öldürme' suçlarından ağırlaştırılmış müebbet hapis, Vahit Sarı içinse 'suçluyu kayırmak' suçundan 5 yıla kadar hapis cezası istendi.
İLK DURUŞMA GÖRÜLDÜ
Muğla 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde Figen Çoban'ın ölümüyle ilgili davanın ilk duruşması görüldü. Çoban'ın annesi Zeliha Karataş (63), babası Haydar Karataş (66), kız kardeşi Filiz Karataş'ın (22) da katıldığı duruşmada tutuklu sanıklar Mehmet Emin Ata Çoban, Süleyman Çoban, Hatice Çoban, tutuksuz yargılanan Vahit Sarı ile avukatlar hazır bulundu.
'EVE VARDIĞIMDA YANMIŞTI'
Sanık Mehmet Emin Ata Çoban, savunmasında, "Figen'in cep telefonuna aynı iş yerinde çalıştığı B.A.'dan gelen mesajı gördüm. Bunun üzerine Figen ile tartıştık. Eşim mesajlara cevap vermediğini söyleyerek sürekli ağladı. Kahvaltı yaptıktan sonra bakkala gitmek için evden çıktım. 15 dakika sonra kardeşim aradı, 'Figen yanıyor' dedi. Eve vardığımda yanmıştı. Olay yerinde kardeşim ve çocuklar vardı. Nabzını kontrol ettim, atmıyordu ama karnı inip kalkıyordu. Cesedin yerini değiştirmedim. Mağdurum. Çoluğumdan, çocuğumdan ayrı kaldım" dedi.
'YENGEMİ YANAR HALDE GÖRDÜM'
Diğer sanık Süleyman Çoban ise olay günü evde olduğunu belirtip, suçlamaları kabul etmedi. Jandarmadaki ifadesini baskı altında verdiğini ifade eden Çoban, "Olay günü evde kahvaltı ettik. Ağabeyimin telefonu çaldı, konuşmaya başladı. Telefonun ardından yengemle aralarında tartışma çıktı. Yengemin saçlarını tuttu. O esnada yengem evden gitmek istedi. Babasına gideceğini söyledi. Ağabeyim izin vermedi ve odaya geçmesini söyledi. Ağabeyim, arabayla bakkala gitmek için evden çıktı. Aşağıdan anahtarı istedi. Yengem camdan arabanın anahtarını verdi. Yengem ağabeyimin gidip, gitmediğini sorarak teyit aldı. Ardından da avluya gideceğini söyledi. Çocukları öpmüş. Aradan 10-15 dakika geçince bir yanık kokusu geldi. O esnada yeğenlerimden biri aşağıya indi. Evin önünde çığlık atarak 'Amca koş annem yanıyor' diye bağırmaya başladı. Yengemi yanar halde gördüm. Komşumuz geldi. Yengemin üzerine su tuttum. Kolluk kuvvetlerini aradım" diye konuştu.
'FİGEN YERDE YANIYORDU'
Sanıklardan Hatice Çoban da "Kahvaltı yapıyordum. Figen geldi, çocukların ilacını istedi ve gitti. Merdivene çıktım bir baktım Figen yerde yanıyordu. Sol elinde çakmak gördüm. Oğlumun Figen'i tehdit ettiğini hiç duymadım. Torunuma sordum sadece saçını çekti dedi" ifadelerini kullandı.
'ORAYA VARDIĞIMDA SÜLEYMAN SU TUTUYORDU'
Tutuksuz yargılanan Vahit Sarı ise "Çocukların sesini duydum. Kendi işime bakıyordum. Dumanı gördüm. Çocuklar koşturuyorlardı. Oraya vardığımda Süleyman su tutuyordu. 112'yi aradım" dedi.
Mahkeme heyeti, hakkında yeterli delil olmadığı gerekçesiyle Hatice Çoban'ın tahliyesine, sanıklardan Mehmet Emin Ata Çoban ve Süleyman Çoban'ın tutukluluğunun devamına, Vahit Sarı'nın ise tutuksuz yargılanmaya devam etmemesine hükmetti. Mahkeme heyeti ayrıca, dosyadaki eksiklerin giderilmesine karar vererek, duruşmayı 2 Ekim'e erteledi.
Kaynak: DHA
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.