ANKARA (AA) - Avrasya İncelemeleri Merkezince (AVİM) "Ömer Engin Lütem Konferansları: Bağlamda Osmanlı-Ermeni Tehcirleri" çevrim içi konferansı gerçekleştirildi.
AVİM Kurucusu ve Onursal Başkanı Ömer Engin Lütem Konferansları kapsamında çevrim içi düzenlenen konferansta Antalya Bilim Üniversitesi Uluslararası ilişkiler Profesörü Edward J. Erickson, yakın zamanda yayınlanan "Kontrgerilla Savaşında Küresel Tehcir Tarihi" kitabında yer alan "Osmanlı-Ermeni Tehcirleri" bölümüne ilişkin bir sunum yaptı.
Tehcirin "dünyanın her yerinde kullanılan gerçek bir askeri strateji" ve "küresel bir fenomen" olduğunu kaydeden Erickson, bunun 1755-1973 yılları arasında Büyük Güçler tarafından kullanıldığını dile getirdi.
Tarih kavramının çeşitli tanımlamalarını paylaşan Erickson, bir şeyi anlamak için benzer ve farklı olayları karşılaştırma gerekliliğine vurgu yaptı.
Erickson, tarihin "küratörlüğünü" yaptığını ve tehciri açıklamak için tarihten 12 olayı seçtiğini dile getirdi.
Tarihte yeniden yerleştirilen topluluklara ve bu eylemin nasıl adlandırıldığına ilişkin bilgiler paylaşan Erickson, çoğu tehcirin insanları öldürme amacı taşımadığını belirtti.
Erickson, tehcirlerin savaş zamanında çoğunlukla askeri güçler tarafından alınan stratejik kararlar olduğunu belirterek, vakaların hepsinde ulusal güvenliğe tehdit oluşturduğuna inanılan etnik azınlığın yerlerinin değiştirildiğini söyledi.
Öte yandan Erickson, 19. yüzyılda tehcir edilen çok sayıda insanın yetersiz beslenme ve sanitasyon ve tıbbi bakım eksikliği gibi nedenlerle öldüğünü dile getirdi.
Erickson, Yahudi soykırımında (Holokost) 6 milyon Avrupalı Yahudinin ise Nazi rejimine tehdit olmamalarına rağmen toplama kamplarına imha için götürüldüğüne dikkati çekti.
- "Müttefik İstikrarsızlaştırma Stratejisi"
"Müttefik İstikrarsızlaştırma Stratejisi"nden bahseden Erickson, bu stratejinin Osmanlı İmparatorluğu içindeki isyanları destekleme anlamına geldiğini belirtti.
Ermeni Hınçak ve Taşnak devlet dışı silahlı grupların İngiliz, Fransız ve Ruslar tarafından desteklendiğini kaydeden Erickson, bunu Türkiye dışındaki çoğu insanın hatırlamadığını dile getirdi.
Erickson, bu grupların iyi silahlanmış, iyi desteklenmiş olduğunu ve 1880'lerin sonlarından Birinci Dünya Savaşı'nın başlangıcına kadar terör eylemleri gerçekleştirdiklerini belirtti.
Osmanlı İmparatorluğu'nun 1915'teki lojistik durumunu anlatan Erickson, bu terör eylemlerinin Osmanlı İletişim Hatlarını tehlikeye attığını söyledi.
- "Osmanlı Ermenileri bu tehcirin parçası değildi"
Erickson, Birinci Dünya Savaşının sonunda 350 bin Osmanlı Ermenisinin asla başka bir yere taşınmadığını vurguladı.
Bu gerçeğin önemine dikkati çeken Erickson, "Osmanlı Ermenileri bu tehcirin parçası değildi. İzmir ve Konya'daki Osmanlı Ermenileri tehcirin bir parçası değildiler. Savaşın sonunda 350 bin kişinin tamamı kendi evlerindeydi." dedi.
Erickson, öte yandan 1917'de Doğu Anadolu'daki Ermenilerin kamplara taşındığını belirtti.
Kaynak: