​Kuyruk Sokumu Ağrısını İhmal Etmeyin

Sürekli oturarak çalışanlarda ya da kuyruk sokumu üzerine düşenlerde görülen kuyruk sokumu ağrısı tedavi edilmediği takdirde kronikleşebilir; o bölgede, ileri dönemlerde kireçleme oluşabilir. Kemiğin altında oluşan ödemin sinirlere bası yapması ya da kemiğin açı yapması sonucu belde ağrı ve hareket kısıtlılığı görülebilir.
Kuyruk sokumu, insan vücudunda bulunan 33 tane omurun en alt kısmında bulunan son parçasıdır. Bu kemiğe halk arasında büzdüm, poçik, tıp dilinde ise koksiks adı verilir. Koksiks ağrısına sürekli oturarak çalışanlarda, kuyruk sokumu üzerine düşenlerde ve bu bölgeyi sert bir yere çarpanlarda daha sık rastlanır. Sebebi bilinmeyen koksiks ağrılarının %70'inde bel fıtığı saptanmıştır. Kadınlarda erkeklere göre daha sıktır. Kadınlarda zor doğum da koksiks kemiğinde kırığa veya bağ zorlanmasına yol açabilir.
Kuyruk sokumu bölgesi ağrıları, hastanın günlük yaşam kalitesini düşürür. Ağrılı bölge hassas olduğundan özellikle oturma sırasında ağrı oluşur. Tedavide; oturunca ağrının artmasını önlemek için ortası boş, simit şeklinde minder tavsiye edilir. Koksiks kemiğine yük binmemesi için hastaların yan yatması, ağır kaldırmaması, sert zemine oturmaması önerilir. Hastalık tedavi edilmediği takdirde kronikleşebilir ve özellikle kırık ve çıkık sonrası oluşan koksiks ağrısında o bölgede ileri dönemlerde kireçleme görülebilir. Tedavisinde geç kalındığında kuyruk sokumu kemiğinin altında oluşan ödem, sinirlere bası yapıp daha ciddi sonuçlar doğurabilir. Ayrıca kemiğin açı yapması sonucu belde ağrı ve hareket kısıtlılığı ortaya çıkabilir. Bu yüzden kronikleşmeden, uzman bir hekime başvurularak tedavi edilmelidir.
Kuyruk sokumu ağrılarında ödemin giderilmesi ve ağrılı bölgenin tedavi edilmesi için yüksek yoğunluklu lazer terapisi (Hilterapi) günümüzün en gelişmiş teknolojisidir. Ülkemizde çok yaygın bulunmamasına rağmen bu teknoloji Medicana Konya Hastanesi Fizik Tedavi Kliniği’nde rutin olarak uygulanmakta ve hastalara ciddi fayda sağlamaktadır. Yüksek yoğunluklu lazer, ağrının giderilmesini sağlayarak hastanın günlük yaşam kalitesini arttırır. Hiç bir yan etkisi olmayan bu tedavide, aynı seans içinde rahatlama fark edilir. Tedavide lazer, ödemin de hızla giderilmesine yardımcı olur. Hilterapi ile güvenli bir şekilde tepki vermeyen dokuları canlandırmak, diğer terapi yöntemlerinin yetersiz kaldığı hastalıkları başarılı bir şekilde tedavi etmek, ilk uygulamada ağrının hafifletilmesi, daha az seans ile fonksiyonların hızlı bir şekilde eski haline döndürülmesi ve tedavinin kısa sürede tamamlanması mümkündür. Yüksek yoğunluklu lazer tedavisinde amaç; ağrının geçici olarak giderilmesi değil, hastanın kalıcı ve kesin tedavisinin yapılmasıdır. Kısa sürede tedavi edici, iltihap sökücü ve ağrı kesici etki sağlar. Kuyruk sokumu ağrısında en etkili tedavilerden biri de manuel terapidir. Manuel terapi ile kemik altında ödemli ve hassas olan bölge dışarıdan gevşetilir ve bölge, mobilize (hareketlendirme) edilir. Böylece kuyruk sokumu bölgesi rahatladığı gibi bu problemden kaynaklanan bel ağrıları ve hareket kısıtlılıkları da tedavi edilmiş olur. Manuel terapide herhangi bir cihaz, ilaç ya da enjeksiyon kullanılmadığı için hiçbir yan etki göstermez. Hilterapi gibi manuel terapide de aynı seans içinde rahatlama görülür ve hasta kısa sürede etkili şekilde tedavi edilir.