Tohumculuğun ülkelerin tarım sektörleri için stratejik öneme sahip olduğuna dikkati çeken Balkaya, "Günümüzde tohum sadece tarımsal bir girdi değil, aynı zamanda teknoloji kullanılarak elde edilen ve yüksek gelir getiren ekonomik değere sahip bir üründür. Dünyada artan nüfusun gıda gereksiniminin karşılanması ve gıda güvenliğinin sağlanmasında tohumculuk sektörü, önemli düzeyde yenilikler ve katkılar sağlamıştır.'' diye konuştu.
Türkiye'nin tohum üretimi açısından çok uygun ekolojik özelliklere sahip olduğunu, özellikle son 20 yılda hibrit çeşit üretimindeki gelişmeler ile genetik mühendisliğindeki atılımlar ve moleküler teknikler kullanılarak yeni çeşitlerin seçiminin tohumculuk sektörünün gelişmesine katkı sağladığını anlatan Balkaya, "Türkiye'de ticari amaçlı üretilen tohumlukların toplam değerinin bir milyar dolar civarında olduğu tahmin edilmektedir. Tohumculuk konusunda tamamen dışa bağımlı olduğumuz söylemi, bilgi kirliliğinden oluşmaktadır. Sebze tohum üretimi, tarım sektörü içerisinde en dinamik ve gelişmeye açık alanlardan birini oluşturmaktadır. Türkiye birçok ülkeye hem tohum ihraç etmekte hem de birçok bitki türünde tohum ithalatı yapmaktadır." diye konuştu.
- "Tohum ithalatının yüzde 44'ü domates tohumuna ait"
Balkaya, Türkiye'nin tohumda hem ihracatı hem de ithalatı bulunduğuna işaret ederek, şunları kaydetti:
"Türkiye'nin ithalatının İsrail'e bağlı olduğu şeklindeki bilgi kirliği, bir şehir efsanesidir. 2015 yılı değerlerine göre ülkemizin sebze tohum ithalatında İsrail'in payı yaklaşık 10 milyon dolar, yani yüzde 9,7'dir. Yıllara göre baktığınızda İsrail'den tohum ithalatımız yüzde 5 ile 10 arasında değişen rakamlarda olmuştur. 2015 yılı verilerine göre en fazla sebze tohum ithalatını Peru, Hollanda, Çin, Tayland'dan yapmışız. Tohum ithalatımızın büyük kısmını, yani yüzde 44'ü sadece domates tohumuna aittir. Domates tohumu için yıllık yaklaşık 142 milyon liralık ödeme yapılıyor."
Türkiye'de tohumculuk sanayisinin en temel sorununun tohum üretim maliyetinin yüksek olmasıyla özel sektörün Ar-Ge potansiyelinin sınırlı kalmasından kaynaklandığını vurgulayan Prof. Dr. Balkaya, her şeye rağmen Türkiye'nin tohum sektörünün gelişmiş ülkelerle rekabet edebilecek, bölge ülkelerinin liderliğini yapabilecek kapasite ve birikimi bulunduğunu kaydetti.
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.
