Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"Çocuk hakları, kanuni ve ahlaki düzeyde, dünyadaki tüm çocukları kapsayan ve çocuğun doğduğu andan itibaren sahip olduğu, yaşama, barınma, sağlık ve eğitim gibi temel haklarının yanı sıra psikolojik, fiziksel, cinsel ve ekonomik yönden ihmal ve istismara karşı korunma hakkını da içeren evrensel bir kavramdır.
Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi’ni imzalayan bütün ülkeler için çocuk hakları açısından atılacak her adımın çocuğun yüksek yararını ilkesini gözeterek atılması temel ilke olmalıdır.
Sosyal hizmet mesleğinin, birincil uygulama alanlarından birisi ise çocuk refahı alanıdır. Çocuk refahı alanına yönelik hizmetlerin geliştirilmesi, çocukların ruh ve beden sağlıklarının korunması ve istismar edilmelerine yönelik tüm tedbirlerin alınması çalışmalarını sosyal hizmet mesleğinin etik ilke ve değerleri çerçevesinde multidisipliner bir ekip anlayışı ile yerine getiren çocuk dostu bir meslek grubu olarak olarak; savunuculuk rolümüzle çocukların haklarına erişimi ve haklarının korunması mücadelesinde yanlarında olduğumuzu bildirmek isteriz.
Özellikle bu mücadele; çocuklarımızın yaşam haklarının korunması için gereklidir.
Bugün Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi hükümlerinin uygulanmasında bir çok ülkede sorunlar yaşanmaktadır. Ülkemizde de çocuk ihmali ve istismarına yönelik sorunlar gündemdeki yerini korumaktadır.
Adalet Bakanlığı 2017 verilerine göre; Çocuklara karşı işlenen cinsel suçlara ilişkin açılan dava sayısı: 16 bin 348 dir.
Çocuk istismar vakaları son 10 yıl içerisinde % 700 oranında artmıştır.
TÜİK verilerine göre; 2017 yılında yaşları 16-17 aralığında olan, 23.906 kız çocuğu evlendirilmiştir.
2017 yılında 22 çocuk öldürülmüştür.
2018 itibariyle çocuk işçi sayısı 2 milyon civarında ve çalışan her 10 çocuktan 8'i kayıt dışı işlerde çalıştırılmaktadır.
Bu yıl içerisinde yaşları, 15, 16 ve 17 olan üç çocuk çalışırken hayatını kaybetmiştir.
İç savaş nedeniyle, Suriye'den sığınmacı olarak ülkemize gelen okul çağında ki çocuk sayısı 850 bine ulaşmıştır.
Milli Eğitim Bakanlığı 2017 verilerine göre; 490 binden fazla Suriyeli çocuk ülkenin çeşitli yerlerindeki okullara kayıtlı durumda iken, buna karşın 380 bin çocuk okula gidememiştir.
Yukarıdaki istatistiksel verilerden de anlaşıldığı gibi, ülkemizde çocukların yaşam hakkından, eğitim hakkına kadar bir çok alanda haklarının korunması, uygulanması ve haklarına erişiminde sorunlar yaşandığı görülmektedir.
Mesleki rol ve sorumluluk gereği; Dünyada ve ülkemizde çocukların uğradığı, fiziksel, cinsel, sınıfsal ve psikolojik her türlü istismarın takipçisi ve ayrıca sorunların çözümünde çocuk haklarının korunması için mücadele etmeyi onur sayan sosyal hizmet mesleğinin uygulayıcıları olarak,
Çocuk hak ve ihlallerinden sorumlu tüm yetkili kurumlara ve tüm siyasi erklere, sorumluluk ve yükümlülüklerini hatırlatarak, Çocuklarımız için; eğitimden, sağlığa, sosyal hizmetlerden adalet sistemine kadar, bütüncül hak temelli bir yaklaşımla, ayrımcılığın yaşanmayacağı ve yüksek yararının gözetileceği, mutlu ve umut dolu bir dünya kurmaya davet ediyoruz"
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.