Konferansın açılış konuşmasını gerçekleştiren İleri Teknoloji Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Doç. Dr. Abdullah Sivrikaya, “Selçuk Üniversitesi 43 yıllık geçmişiyle ülkemizin önemli üniversiteleri arasındadır. Üniversitemiz, eğitim veren bir üniversite olması yanında ileri araştırmaların yapıldığı ve bunun teknolojik ürünlere de dönüştürüldüğü bir üniversite haline getirmek için, Kalkınma Bakanlığı tarafından desteklenen ‘Selçuk Üniversitesi, ARGE Merkezi Altyapısının Kurulması’ projesi ile 2009 yılında faaliyete başlamış ve İleri Teknoloji Araştırma ve Uygulama Merkezi altyapısı 2016 yılında tamamlanmıştır. Kasım 2017 tarihi itibariyle bu bayrağı gururla taşımanın heyecanını yaşamaktayız. Görevi devraldığımız tarihten bugüne ilk kez düzenlediğimiz ve sonrasında sürekliliğini sağlayacağımız Bilim Günleri’nde katılımcılarımız ile ülkemizin güzide bilim insanlarını buluşturacağımızı ve İLTEK bünyesindeki çalışmalarımızı güçlendireceğimizi bu vesile ile ifade etmek isterim” diye konuştu.
Yaşam umudu olmak için bilim camiasının sürekli çalıştığını söyleyen İleri Teknoloji Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Doç. Dr. Abdullah Sivrikaya, “Son yıllarda yapılan çalışmalar, maddesel düşüncelerden ziyade vücudumuzda madde ötesinde çok değerli olan kök hücrenin varlığının ve buna yönelimin gerekli olduğunu göstermektedir. Vereceğimiz 3 tüp kanla binlerce hastaya yaşam umudu olabilirken, aynı zamanda bu yaklaşımların klinikte uygulanabilir olması için birçok soruya cevap bulmalıyız. Bu bağlamda İLTEK olarak bu konferansı düzenlemekteki amacımız, ihtiyacımız olan tek şeyin, klinik deneme yapmak isteyen hekimlerimizin önünü açmak olduğunu vurgulamak isteriz” ifadelerini kullandı.
“SELÇUK ÜNİVERSİTESİ ARAŞTIRMA ÜNİVERSİTELERİ ARASINDA YER ALIYOR”
Selçuk Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Kağan Karabulut, “Üniversitemiz, 97 bin öğrencisiyle Türkiye’nin örgün öğretimdeki ikinci büyük üniversitesidir. Büyük üniversite olmak sadece çok fazla sayıda öğrenciye, meslek yüksek okuluna ve fakülteye sahip olmak değildir. Bilim ve teknoloji alanında da Selçuk Üniversitesi, büyüklüğüyle orantılıdır. Türkiye, bugün Yüksek Öğretim Kurumu’nun değerlendirmesi göre; 15 ‘Araştırma Üniversitesi’ içinde yer alıyor. Bu üniversitesinin yönetimiyle değil, bizatihi üniversitenin çalışanları ve öğretim üyelerimizin gayretleriyle teknolojiye verdikleri önemle ve araştırma merkezlerimizin mevcudiyetiyle olan bir şeydir” dedi.
“GLOBAL HÜCRE TEDAVİLERİ PAZARI YÜZDE 31 BÜYÜDÜ”
Okan Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ender Altıok, “Dünya’da ve Türkiye’de kök hücre çalışmaları” hakkında bir sunum gerçekleştirdi. Kök hücre tedavilerinin önemini vurgulayan Prof. Dr. Ender Altıok, “Kök hücre tedavilerinde gerekli çalışmaları yapar, kendimize gerekli görevleri edinirsek bu konuda başarılı olacağız. Böylece kök hücrede sayılı ülkeler arasında yer alacağız. Konya Ovası’na inşallah kök hücre tohumlarını ekip öyle gideceğimizi umuyorum” dedi.
Sağlık sektöründe hücre tedavilerinin önemli olduğunun altını çizen Prof. Dr. Altıok, global hücre tedavileri pazarında yüzde 31’lik bir büyüme gerçekleştiğini kaydetti.
“SAĞLIK BAKANLIĞI KÖK HÜCRE ÇALIŞMALARINI DESTEKLİYOR”
Sağlık Bakanlığı’nın kök hücre çalışmalarını desteklediğini söyleyen Prof. Dr. Altıok, “Sağlık Bakanlığı kök hücre çalışmalarıyla Türkiye’de araştırmacıların ve uygulayıcıların her yönden önünü açmak istiyor. Türkiye’nin bu alanda ilerlemesi için Dünya’nın pek çok ülkesinde zor verilen izinler çok ciddi kontroller altında Türkiye’de çok daha kolay veriliyor” diye konuştu. Avrupa’da klinik çalışmalarda İspanya’nın çok ciddi çalışmalar yaptığını söyleyen Prof. Dr. Altıok, Avrupa ülkeleri içerisinde örnek olduklarını dile getirdi.
Türkiye’deki kök hücre çalışmaları anlatan Prof. Dr. Altıok, “Türkiye’de kök hücre alanında ciddi atılımlar var. Her an ciddi katkılarda bulunmamız mümkündür. Türkiye’de şu an 85 Transplantasyon Merkezi var. Aynı zamanda Türk Kök Projesi kapsamında verici sayısı 200 bini aştı. Verici sayısı bakımından Almanya’dan sonra ikinci sıradayız. Ciddi bir ilerleme var. Türkiye, Avrupa’da İspanya hariç toplamı kadar 500 hücre tedavilerine projesine onay vermiş durumundadır. Belki burada Selçuk Üniversitesi’ne bir pay çıkar” diye konuştu.
İnsan doku hücresinin satılamayacağının altını çizen Prof. Dr. Altıok, sadece ulaşılabilir hale getirmek için hizmet parası alındığını belirterek, doku ve hücrenin Allah’ın insanoğluna bir hediyesi olduğunu vurguladı.
Program teşekkür plaketi ve hediye takdiminin ardından sona erdi.
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.
