Özsarı, yaptığı açıklamada, yarış ömrünü tamamlamış atlara ev sahipliği yaptıklarını söyledi. Çiftlikte dünyaya gelen taylara özenle bakıldığını anlatan Özsarı, şöyle konuştu:
"Yarış hayatı bitmiş atları damızlık olarak kullanıyoruz. Anneleri burada gebe kalıyorlar. Dünyaya gelen taylara 18 aya kadar bakıyoruz. Gelişen bu tayları daha sonra sahaya gönderiyoruz. Bu atların günlük bakımlarını titizlikle yerine getiriyoruz. Özellikle beslenmelerine azami özen gösteriyoruz. Atlarımız, yonca, yulaf ve protein değeri yüksek besinler tüketiyor. Atların gezinmesi ve koşması gerekiyor. Bunu muntazam sağlıyoruz. Yarışlardaki performansı, bir anlamda burada yapacağı antrenmana bağlı."
- Şampiyon atlar ilçenin gururu oldu
Türkiye'nin en büyük yarışının Gazi Koşusu olduğuna dikkati çeken Özsarı, ilçede yetişen atlardan çoğunun bu yarışlarda birinci geldiğini dile getirdi. İlçenin 200 yarış atına ev sahipliği yaptığını ifade eden Özsarı, şunları söyledi:
"Atlar belli bir yaşa geldiğinde sahaya gidiyor, hazırlık sürecinin ardından koşmaya başlıyor. Yarış atlarının birçoğu Ereğli'den çıkıyor. Bu ilçeden çok sayıda şampiyon çıktı. Geçen yıl Türkiye'nin en büyük koşusunu ilçemizdeki bir at kazandı. Bu bizi gururlandırıyor. Ereğli'yi atçılıkta iyi bir yere getiriyor. At sahiplerine de ciddi miktarda para kazandırıyor. Çiftlikte hem üretim hem de konaklama imkanı sağlıyoruz. Atlar yaşamını burada sürdürüyor."
Atlarda, ırk ve anne babanın çok önemli olduğuna işaret eden Özsarı, bu hayvanların yarış hayatının fiyatını çok etkilediğini, şampiyon bir atın tayının da yüksek fiyata satıldığını kaydetti.
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.
