Örgütün hiyerarşik yapısının anlatıldığı iddianamede, eğitim danışmanının (ED), il talebe yapılanmasının en üstünde yer aldığı vurgulandı.
Gaziantep bölge eğitim danışmanının, altında bulunan "büyük bölge talebe mesulleri", dershane ve okul "serrehberleri" ile her hafta toplantı yaparak raporlar alıp gündem hakkında bilgilendirmede bulunduğu ifade edilen iddianamede, eğitim danışmanının maddi anlamda çok güçlü olduğu, öğrencilere verilecek burs, dağıtılacak iaşe, alınacak et miktarına kadar birçok konuyu belirlediği ve "il imamı" üzerinde etkili olduğu kaydedildi.
İddianamede, sanık Atilla Serper'in "Sedat" kod adını kullandığı, il eğitim danışmanları ve il imam vekillerini atamaya yetkili olduğu aktarılarak, "Sanığın 'Sedat A' adıyla kullandığı Eagle programında, 6 Aralık 2016'da 'Elit' isimli bir grupta, 'Muhterem abiler bu hafta ayın 15'inde verilecek raporları topluyorsunuz bildiğim kadarıyla... İsmail abinin de Türkiye gündemlerini şekillendirmesiyle, elit toplantımızı haftaya yapmış olalım' şeklinde mesaj yazarak, toplantı yapılması yönünde talimat verdiği anlaşılmıştır." ifadesi kullanıldı.
Örgüt üyelerini aklamak için savunma argümanları hazırlamışlar
Sanığın merkez Şehitkamil ilçesindeki ikametinde yapılan aramada, "ByLock Konusuna Uluslararası Bakış 1", "Terör Örgütü Üyeliği Suçlamasına Yönelik Savunma Argümanları", "Örgüt Üyeliği Suçlaması", "Tutuklamaya İtirazdan Hemen Sonra AİHM Başvurusu", "Aleyhe İfade Veren Tanık ve Müştekilerin İfadeleri Konusunda Yapılabilecekler", "Adli İşlemlere Karşı Yapılabilecek İşlemler", "Anayasa Mahkemesi Bireysel Başvuru Formu", "Herhangi bir derneğe üye olunması terör örgütü üyeliği suçuna kanıt olabilir mi", "Bylock Verileri Delil Sayılamaz" başlıklı evrakın ele geçirildiği aktarılan iddianamede, belgelerin, bazı örgüt üyelerini aklamak için savunma aracı olarak kullanıldığı değerlendirildi.
Sanığın cep telefonunda yapılan incelemede de örgüt elebaşı Fetullah Gülen'e ait çok sayıda dokümanın tespit edildiği belirtilen iddianamede, tanık beyanlarına da yer verildi.
Tanık A.A. ifadesinde, ByLock'un 2015'in Ocak ayında telefonlardan kaldırılmasının istendiğini, daha sonra Eagle isimli programın kullanıldığını aktardı.
"Okunan mesajları 3 gün sonra kendiliğinden silmektedir"
A.A, 2016 yılının Şubat ayından itibaren de "Face" isimli uygulamayı kullandıklarını belirterek, şunları anlattı:
"İl eğitim danışmanları ve daha üst seviyedeki sorumlular bu programı kullanabilir. İnternet üzerinden kullanılan bu uygulamaya bilgisayarla erişmek de mümkündür. Bilgisayar üzerinden erişim sağlandığında dosya alışverişine de imkan tanımaktadır. Uygulamaya 6 hanelik rakamlardan oluşan kullanıcı adı ve değişik basamaklardaki şifreyle giriş yapılır. Herhangi bir VPN uygulaması telefonda aktif olmadığı sürece, uygulamaya giriş yapılamaz. Yine bu uygulama da diğer uygulamalarda olduğu gibi okunan mesajları 3 gün sonra kendiliğinden silmektedir. Bu uygulamada, diğer uygulamalardan farklı olarak konuşma özelliği de bulunmaktadır. Kişi uygulamada çevrim içiyse bu durum karşı kişilerce görülmektedir. Ben bu uygulama üzerinden Sedat abiyle (Atilla Serper) ve Sinan abiyle görüştüğümü hatırlıyorum. Çok sağlıklı çalışan bir uygulama olmadığı için irtibatımızı genelde Eagle üzerinden yapıyorduk."
Güvenlik güçlerince el konulan bilgisayarıyla Face isimli uygulamaya defalarca giriş yaptığını kaydeden A.A, "Bu bilgisayar, bana Ankara'dan kurulu vaziyette geldi. Bilgisayarın yanında 32 GB veya 64 GB olan ve sistem flaşı denilen bir de harici bellek veriliyordu. Bu flaş bilgisayara takılı olmadan açılırsa normal bilgisayar açılıyordu. Ancak bu flaş bellek bilgisayara takılıp da açılırsa bilgisayar başka şekilde açılıyor ve şifre istiyordu. Şifreyi girdiğimde bilgisayar açılıyordu. Bu flaş belleğin içerisinde ayrıca sorumlu olduğum askeri öğrencilerin listesi bulunuyordu." ifadesini kullandı.
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.
