Ülkenin her köşesine gittiğinde hep muhabbetle karşılaştığını ifade eden Davutoğlu, nereye gitse Konya'yı gördüğünü, Konya'nın kendisi için daima ana kucağı, ata diyarı, manevi feyz alma mekanı olduğunu ifade etti.
Ruhu daralsa Konya'ya sığındığını, güç almak istese Konya'ya başvurduğunu aktaran Davutoğlu, "Konya'ya teşekkür ziyareti için geldim. Konya 1 Kasım’da seçim neticelerinin geldiği anda bütün sokakları, meydanları doldurdu ve '7 Haziran'da arkanızdaydık, şimdi de arkanızdayız' sesini bize duyurdu” diye konuştu.
Ülke etrafındaki ateş çemberinin ve dünyadaki bütün krizlerin açıkça görüldüğünü vurgulayan Davutoğlu, "Bütün bu çalkantılar içinde bizim tek rüyamız var, Türkiye’nin yükselmesinin devamı. Tek beklediğimiz, milletimizin “Bizi iyi temsil ettiniz. Allah razı olsun. Allah emeğinizi zayi etmesin' diye dua etmesidir" ifadesini kullandı.
Son dönemde ziyaret edemediği şehit ailelerini de ziyaret ettiğini belirten Davutoğlu, şöyle devam etti:
"Emin olun bu mübarek şehit ailelerinin hepsi, şehitliğin anlamını öyle kavramışlar ki bir şehidimizin mübarek babası, İhsan Amca, oraya gidince 'Sizi bekliyorduk' dedi. Sarıldı ve gözleri doldu. 'Ben hep evlat acısı çekmeyeyim diye dua etmiştim ama Rabbim bana şehit babası olmayı nasip etmiş ve bugün ülkenin başbakanı benim ziyaretime geliyor. Bu ne büyük şeref. Ben sizi televizyonda dinlerken hürmeten ayağa kalkarım' dedi. Düşünün, ben şehit babasını teselliye gitmişim o bana güç veriyor. Ben de ona dedim ki, 'Amca! Şehit babası olmanın makamı başka hiçbir makamla karşılaştırılmaz. Hürmet bizden sizedir. Sizden daha büyük bir makam tanımıyorum'. Hiçbir makam -başbakanlık da dahil- bir şehit babasının ve anasının ulaştığı makamdan daha büyük, daha aziz değildir. Hepimiz son ahir anımız için dua ederiz. Allah son nefesimizde hayırla gitmemizi vesile olsun deriz ama hiçbirimiz son anımızdan emin değilizdir. Ama şehitlerimizin son anı bellidir. Şehit babaları ve anneleri de o son anın bereketi ile yaşarlar."
Davutoğlu, terör saldırılarında hayatını kaybeden güvenlik görevlilerine ve vatandaşlara Allah'tan rahmet, şehitlerin ailelerine ve yakınlarına sabır diledi.
Şehit ailelerinin gösterdiği direnç ve metanete dikkat çeken Davutoğlu, "Bilinsin ki bu şehit anneleri, şehit babaları bu dirençle ayaktaysa, bilinsin ki etraf ateş çemberindeyken bir ülkede o ateş çemberinin içinde insanlarımız böylesine toplantılarla ekonomiyi ayakta tutuyorlarsa, herkes karamsarlığa doğru dönüp Türkiye'yi bazı ajanlar, paralel yapılar, içeride ve dışarıda bir karanlık tablo takdim ederek, Türkiye'yi karamsarlığa döndürmek isterken sizler, bereketli iş dünyasının öncüleri, 'Hayır biz buradayız, biz buradaysak, biz çalışıyorsak, biz bu topraklarda üretiyorsak Türkiye'yi kimse karamsarlığa sokamaz' diyorsanız işte bu ülke her zaman bütün bu zorlukları aşacak kudrete ve güce de sahiptir" değerlendirmesinde bulundu.
Şehit anne ve babalarının acılarını yüreklerinde hissettiklerini aktaran Davutoğlu, bu acının, bu hürmetin gereğinin yas tutmak değil daha çok çalışmak olduğunu vurguladı.
- "Tek birimiz kalana kadar ülkenin bölünmesine izin vermeyeceğiz"
Davutoğlu, şöyle devam etti:
"Bu acının, bu hüznün gereği olan, birilerinin Türkiye'yi sanki savaşa giriyormuş gibi karamsar bir tabloya sürüklemesine inat hepimizin, 'Bu ülke barış ülkesidir, kardeşlik ülkesidir' diye haykırmasıdır. Birilerinin bu ülkeyi Kürt-Türk, Sünni-Alevi diye bölmesine inat Konya'da olduğu gibi Cihanbeyli'de, Kulu'da, Yunak'ta olduğu gibi 'Biz Türküz, Kürtüz ama her şeyden önce bu ülkenin evlatlarıyız' diye el ele verme bilinci ve şuurudur. Biz taziyelerimize yanıyoruz, bakıyorsunuz haince bir saldırıyı, haince masum insanlara dönük, kimi öldürdüğü bile belli olmayacak şekilde bir cinayeti işleyen bir katilin taziyesini de yapan milletvekili çıkabiliyor bu ülkede. Biz yüreğimizle bu ülke evlatlarının her birinin içimizde derinden acısını hissederken birileri Türkiye'nin üzerinde oyun oynayan dış mihrakların piyonu olarak bu ülkeyi karıştırmak istiyorlar. Bu ülkenin ilk başkentinden, başkentler başkentinden ifade ediyorum tek birimiz kalana kadar bu ülkenin bölünmesine asla ve asla izin vermeyeceğiz."
Büyük milletlerin zor zamanlardaki birliktelikleriyle, zor zamanlardaki dirençleriyle tarihe geçtiğinin altını çizen Davutoğlu, çok zor zamanlar gördüklerini, kendilerinin de her türlü fedakarlığı yapabileceğini söyledi.
Davutoğlu, hangi şartta olursa olsun, hangi tehditle karşılaşıyor olunursa olunsun, bu ülkenin Başbakanı ve bakanları ve milletin sorumluluk verdiği kişiler olarak her an ülkenin her yerine gideceklerini, her yerde kardeşlik ilkesi, eşit vatandaşlık, tarihdaşlık temeli üzerinde birlik ve beraberliği haykıracaklarını belirterek, "Her yerde 'biriz' diyeceğiz, 'Beraberiz' diyeceğiz, 'Diriyiz' diyeceğiz, 'Ebediyete kadar kardeşiz' diyeceğiz" şeklinde konuştu.
- "Bereketinizi doğu ve güneydoğu ile paylaşın"
Ahmet Davutoğlu, ödül töreninde bulunanlara şu çağrıda bulundu:
"Bereketinizi Doğu ve Güneydoğu'daki kardeşlerimizle paylaşın. Oralara çöktürülmek istenen kara bulutlara karşı omuz omuza verelim ve o kara bulutları birlikte dağıtalım. Bir Konya milletvekili olan Abdullah Ağralı Bey'e Şırnak'ta milletvekilimiz olmadığı için Şırnak milletvekili olma görevi verdim. Hakkari'ye, Tunceli'ye de fahri milletvekili olarak bazı milletvekillerimizi dağıttık. Her birimiz bütün Türkiye'yi temsil ediyoruz. İnşallah, Konya birliğin, beraberliğin adresi, 'Birlikte Konya'yız' diyerek haykıranların, 'Birlikte Türkiye'yiz' diye sesi olmaya azmetmiş Konyalıları ülkenin her yerinde görmek istiyorum. Her yerinde yardımlarla, kardeşlik ahitleşmeleriyle, bereketli ortaklıklarla, yatırımlarla da görmek istiyoruz."
Her şeyden daha fazla ihtiyaç duyulanın, birlik ve beraberliği yaşatma ve istikrarı koruma olduğuna dikkati çeken Davutoğlu, ekonominin ancak istikrarla kaim olacağını kaydetti.
Her ne suretle olursa olsun öz güvenin kaybedilmemesine işaret eden Başbakan Davutoğlu, "Kim hangi açıdan olursa olsun bir hüznü yüreğinde duysa bile hiç birimizin başı öne eğilmeyecek. Hiçbir kardeşimin, 78 milyon kardeşimin ve bunun içinde de hiçbir Konyalının başının önüne eğilmesini istemiyorum. Mademki şehidimizin babası İhsan Amca'nın başı diktir; dünyaya ibret olsun, hainlere ibret olsun diye başımızı her zaman dik, gönlümüzü her zaman ferah, zihnimizi her zaman millet sevgisiyle dolu tutacağız" ifadelerini kullandı.
Medeniyet şehri olan Konya'nın uzunca süre hak etmediği bir ilgisizlik yaşadığını aktaran Davutoğlu, hükümetleri döneminde bu ilin tarihteki ihtişamlı konumuna doğru yol almaya başladığını söyledi.
Türkiye'nin her bir şehrinin yükselme trendi içinde olduğunu vurgulayan Davutoğlu, 57 İslam ülkesinin tamamının üye olduğu İslam İşbirliği Teşkilatının, 2016 yılı için Konya'yı "İslam Dünyası Turizm Başkenti" ilan ettiğini hatırlattı.
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.
