Cumhurbaşkanı Erdoğan, mesajında şunları kaydetti;
Teknolojik gelişmelerin hız kazandığı dijitalleşmenin sosyal ve beşeri hayatımızı derinden etkilediği bir dönemden geçiyoruz. Bu süreçte stratejik iletişim faaliyetlerinin de önemi gün geçtikçe artıyor. Sosyal medya mecralarının yaygınlaşmasıyla birlikte yalanın, üretilmiş haberlerin, dezenformasyonun hızla yayıldığını görüyoruz. Etkili bir denetim mekanizmasının olmadığı bu mecralardan yayılan bu tarz haberler nedeniyle milyonlarca insanın hayatı kararmaktadır.
İlk ortaya çıktığında özgürlüğün sembolü olarak nitelenen sosyal medya günümüz demokrasisi için ana tehdit kaynaklarından birine dönüşmüştür.
"Toplumumuzun savunmasız kesimlerini yalana karşı korumaya çalışıyoruz"
Yükselen dijital faşizm ve yalan haber furyası karşısında bizim gibi dünyanın gelişmiş demokrasileri de teyakkuz halindedir. Gelinen aşamada dezenformasyon sadece bir milli güvenlik meselesi olmanın ötesine geçerek küresel bir güvenlik sorunu halini almıştır. Kamuoyunu doğrudan bilgilendirmek, dezenformasyon ve propaganda ile hakikat dairesinde mücadele etmek bu bakımdan önem arz ediyor. Vatandaşlarımızın doğru ve tarafsız haber alma hakkına halel getirmeden insanımızı özellikle toplumumuzun savunmasız kesimlerini yalana ve dezenformasyona karşı korumaya çalışıyoruz.
"Yasal düzenlemeleri hayata geçiriyoruz"
Dünyadaki iyi örnekler ışığında kendi ihtiyaçlarımız çerçevesinde yasal zeminde gerekli hukuki ve idari düzenlemeleri hayata geçiriyoruz. Tüm bunları yaparken demokrasinin ve uluslararası hukukun bize tanıdığı yetkiler çerçevesinde hareket ediyoruz. Maddi gücü, uluslararası, konumu iddiası ne olursa olsun kimsenin hiçbir şirketin hukukun üstünde olmayacağını vurguluyoruz. Kendini layüsel olarak gören küresel şebekelere rağmen açık ve temiz bir iletişim anlayışı ile mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz. Hakikatin algı operasyonları ile değersizleştirilmesine, gerçeklerin üstünün yalanlarla örtülmesine kesinlikle izin vermeyeceğiz.
Bu hedef doğrultusunda şimdiye kadar tarihi önemde birçok adım attık. Ulusal Kamu Diplomasisi Strateji Belgesi ve eylem planını yayımlayarak ilgili kurumların yol haritasını oluşturduk. Halen hazırlıkları süren Stratejik İletişim Politika Belgesi ile bu çabalarımızı bir üst seviyeye çıkaracağız. İlk kez düzenlenen Uluslararası Stratejik İletişim Zirvesi'ni de bu yönde adımda atılmış bir diğer önemli adım olarak görüyorum. Zirvenin bu alanda trendleri belirleyen yetkin katılımcıları ile stratejik iletişim çalışmalarına yön veren bir platforma dönüşeceğine inanıyorum.
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.
